Sadi ÖZDEMİR
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 27, 2002 02:09
Koç Üniversitesi'nin kuruluş öyküsü kitap oldu. Rahmi Koç, kitabın sunum mektubunda üniversite için 325 milyon dolar yatırdıklarını belirtti. Kitapta, üniversiteyi kurarken karşılaşılan bürokrasi ve siyaseti aşmaya ömrü yetmeyen Vehbi Koç'un, ‘‘Paramızla bizi rezil ettiler’’ sözü dikkat çekiyor.
KOÇ Üniversitesi'nin bürokrasiyle ve siyasetle 15 yıl süren mücadelesi kitaplaştı. Kitaba göre başlangıçta 3 dosya olan kuruluş evrakları, sonradan çıkarılan engelleri aşmak için yapılan yazışmalarla bir kütüphane dolduracak kadar çoğaldı.
Bugüne kadar Vehbi Koç Vakfı tarafından toplam 325 milyon
dolar kaynak aktarılan Koç Üniversitesi'nin büyük tartışmalara neden olan kampüsünün açılışını görmeye kurucusunun ömrü yetmedi. ‘‘Koç Üniversitesi Kuruluş Tarihi’’ adıyla basılan kitaba göre, Vehbi Koç sağlığında anlamsız tartışmalara, çıkarılan engellere çok üzülüyordu. Traji-komik yazışmalar ve tartışmalar sürerken de 25 Şubat 1996'da hayata veda etti. Vehbi Koç ölmeden önce Seha Tiniç'e ‘‘Paramızla bizi rezil ediyorlar’’ derken, yine de zorlukların aşılacağına inanıyordu.
Kitapta aktarılan anılara göre, Vehbi Koç; ölümünden kısa bir süre önce kendisini ziyarete giden kızı Semahat Arsel'in ‘‘Baba bırakın bu üniversite işini, üniversite İstinye'de kalsın. Rumelifeneri'ne gitmeyelim’’ şeklindeki sözlerine de şöyle karşılık verdi:
‘‘Ben ölürüm, sen ölürsün, o çengeli takanlar ölür... Fakat bu üniversite Türkiye'de kalır ve yaşar.’’
ERDOĞAN'IN ŞİRİNLİĞİ
Rahmi Koç ve Tamer Şahinbaş, Nurettin Sözen döneminde çıkan engellerin Recep Tayyip Erdoğan döneminde daha da keskinleşeceğinden korkarken, başlangıçta tam tersi bir davranışla karşılaşmış. Erdoğan'ı seçildiği günlerde ziyarete giden ikiliye, Şahinbaş'ın anlatımına göre Erdoğan, ‘‘Genel başkanımızın (Erbakan) talimatı var. Bir; eğitim kurumlarına, iki; sağlık kurumlarına, üç; eskeri kuruluşları, dört; ibadethanelere elimizden gelen her yardımı yaparız. Siz bir hayır işi yapıyor; bir üniversite kuruyorsunuz. Size yardım ederiz; konu siyah ise gri, gri ise beyaz görürüz’’ dedi.
Bu sözünün ardından da bazı olumlu adımlar attı. Ancak daha sonra Koç Üniversitesi'nin kampüs inşaatını Koç-RP kavgasına dönüştüren kişi oldu.
ERBAKAN'A MEKTUP
Erdoğan'ın olumsuz tavrı bazı medya organlarında da destek bulunca üniversite işi Koç Ailesi'ni hedef alan siyasi bir tartışmaya dönüşür. Bazı gazeteler üniversite yerine Koç Plaza yapılacağını iddia eder ve Koç'un asıl amacının ormanın ortasına bir iş merkezi kurmak olduğunu yazar. Ancak projede Koç Plaza diye yazılan yerin Koç Meydanı anlamına geldiği Plaza sözcüğünün ise mimarlıkta hem gökdelenler hem de meydanlar için kullanıldığı anlaşılır. Yine de bu sözcük Koç'un projesine zarar verecek şekilde kullanılır. Bu tartışmalar üzerine de Suna Kıraç, Erbakan'a bir mektup yazar ve ‘‘İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Koç Üniversitesi aleyhine bir dava açtığını ve üniversite yerleşim alanına karşı çıktığını, medya aracılığı ile asılsız iddilar yayıldığını, kendisini savunmak zorunda kalan Koç Üniversitesi'nin de kendi bilgi ve belgelerini kamuoyuna açıklayacağını’’ bildirir.
Sonuç olarak Bedrettin Dalan döneminde başlayan, Nurettin Sözen ve Recep Tayyip Erdoğan dönemlerinde zorluklarla karşılaşan Koç Üniversitesi'nin kampüsü için 31 Mayıs 1996'da temel atılır. Birçok kurumla da bürokratik engeller yaşanır. 20 Kasım 1999'da da açılış yapılır. Ancak bürokratik engelleme girişimleri bir süre daha devam eder.
Yavuz Alangoya'ya göre bütün tartışmaların içinde Koç Üniversitesi Kampüsü hiçbir safhada kaçak inşaat durumuna düşmmiş. Sürekli ihtilaflar olmuş ancak bir satranç oyunu gibi her zaman başka bir hukuki imkanla devamı sağlanmış.
13 bin kamyonluk ağaç kesilir mi? KOÇ Üniversitesi kampüsünün aleyhine Anayasa Mahkemesi'ne giden Fazilet Partisi'nin iddiası inşaat sırasında 58 bin ağaç kesildiğidir. Ancak iddia edildiği gibi 58 bin ağaç kesilmesi için 13 bin kamyonluk yük taşıması gerekmektedir ve böyle bir taşımanın da Orman Muhafaza Memurları'nca farkedilmemesi imkansızdır. Mahkeme böyle bir iddianın hukuki denetim imkanı bulunmadığına karar verir. Davalar birbirini izlerken İSKİ de Deşarj Kalite Kontrol Ruhsatı için 625 milyar lira bedel ister. Koç Üniversitesi bu bedeli de öder.