Güncelleme Tarihi:
UNCTAD'den yapılan açıklamada, Asya-Pasifik bölgesindeki yeni ticaret bloğunun daha yoksul ekonomilerin gelişmesinde ve salgın sonrası teşvikte önem taşıyacağı belirtildi.
Anlaşmanın Kovid-19 salgını sonrası ekonomik büyümeyi canlandırmaya yardımcı olabileceğine işaret edilen açıklamada, "Küresel ticari gerilimlerin olduğu bir zamanda bölge içi ticaret ve yatırım bağlantılarını güçlendirebilir ve daha fazla bölgesel işbirliği için bir çerçeve sağlayabilir." değerlendirmesinde bulunuldu.
"KALKINMA İÇİN YATIRIMI TEŞVİK EDEBİLİR"
Açıklamada, Asya'daki yeni ticaret bloğunun yatırımı artırmada kilit rol oynayabileceği vurgulandı.
Asya'nın doğrudan yabancı yatırımlar için önemli bir destinasyon olduğuna dikkat çekilen açıklamada, anlaşmanın taraf ülkelere ilave destek ve teşvik sağlayabileceği kaydedildi.
Açıklamada, anlaşmaya taraf ülkelerin birbirlerine özellikle de Güneydoğu Asya Ülkeler Birliği (ASEAN) ülkelerinde daha fazla yatırım yapmaları için önemli bir alan olduğu belirtilerek, "RCEP anlaşması, kalkınma için yatırımı teşvik edebilir." ifadesi kullanıldı.
Ortaklık kapsamındaki ekonomik işbirliğinin altyapıdaki proje finansmanını ve endüstriyel yatırımı artırabileceğine işaret edilen açıklamada, ortaklığın oluşumunun şirketleri, üretimde Çin'den uzaklaşarak blok içinde yeni projeler başlatmaya teşvik edebileceği aktarıldı.
2,2 MİLYAR TÜKETİCİ
Asya-Pasifik bölgesindeki 15 ülke, pazar günü dünyanın en büyük serbest ticaret anlaşması olarak RCEP anlaşmasını imzalamıştı.
RCEP anlaşması için ASEAN üyesi ülkeler ile Çin, Japonya, Güney Kore, Avustralya, Yeni Zelanda ve Hindistan arasında müzakereler 2012'de başlamıştı.
2,2 milyarlık tüketiciyi kapsayan RCEP, küresel gayri safi yurt içi hasılanın ve nüfusun yüzde 30'una tekabül ediyor.
RCEP anlaşmasının Çin'in Asya-Pasifik bölgesindeki ekonomik hakimiyetini artıracağı öngörülürken, ABD ve Avrupalı şirketleri serbest ticaret bölgesinin dışında bırakarak, dezavantajlı konuma getireceği düşünülüyor.