OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 30, 2003 00:00
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Türk lirasındaki aşırı değerlenme nedeniyle ortaya çıkan köpüğün alınması, Merkez Bankası'nın Türk ihracatçısı için daha sevimli bir kurum haline gelmesi gerektiğini söyledi.Tüzmen, bugün başlayacak İran ticaret heyeti gezisi öncesinde düzenlediği basın toplantısında, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bakan Tüzmen,
döviz kurlarında bir köpük oluştuğu ve bunun alınması gerektiğine dönük açıklamalarının hatırlatılarak, bu köpüğün nasıl alınacağının sorulması üzerine şöyle dedi: ''Piyasa ile beraber hareket etmek, ihracatçıya dünya fiyatlarından girdi temin etmek gerekli. Halen yüzde 5 civarında olan ihracatçıların vadeli piyasayı kullanım oranı artırılmalı. Bir de Merkez Bankası'nın Türk ihracatçısı için daha sevimli hale gelmesi gerekir.'' Dünyadaki tüm dış ticaretten sorumlu bakanlar gibi kendisinin de değerlenen bir yerli para biriminden memnun kalmasının düşünülemeyeceğini belirten Tüzmen, şöyle devam etti: ''Aşırı değerlenen TL varken memnuniyetsizliğim artıyor. Burada bir köpük var. Türkiye'ye ciddi yabancı sermaye girişi yok. Dış ticaret fazlamız yok. Ekonomide tam istihdam yok. Kapasite kullanımı tam değil. O zaman TL'deki değer artışını açıklamak mümkün olmuyor.   Bu suni artışın önümüzdeki günlerde dengeye kavuşacağına inanıyorum. Sadece ihracatta değil, taşımacılık, turizm, müteahhitlik sektöründe de kurdaki aşırı değerlenmeden dolayı yurtdışına kaynak aktarımı yapılıyor.'' Bakan Tüzmen, ithalattaki hızlı artışa da dikkat çekerek, ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 60'lara inmemesini arzuladıklarını, bu konuda temkinli yaklaştıklarını vurguladı.    İhracatçının moralinin bozulmaması gerektiğini kaydeden Tüzmen, Maliye Bakanlığı'nın ihracatta KDV iadelerindeki hızlı artış nedeniyle hayali ihracat incelemesi başlattığı yolundaki soruya da ''Ne kadar zorluklar altında çalışan ihracatçıların, böyle yasal olmayan yollara gitmeyeceklerine inanıyorum. Türkiye'yi düşünen ülkesini seven ihracatçının bu yollara tevessül etmeyeceğine inanıyorum'' yanıtı verdi."3 SINIR TİCARET MERKEZİNİ 1 AY İÇİNDE FAALİYETE GEÇİREBİLİRİZ" Ziyaret sırasında, Gürbulak, Kapıköy ve Esendere'de kurulması öngörülen sınır ticaret merkezlerine ilişkin müzakereleri tamamlamayı da planladıklarını anlatan Tüzmen, İran ile mutabakat sağlanması halinde, bu merkezlerin 1 ay içinde faaliyete geçirilebileceğini bildirdi. Tüzmen, STM'lerde yaklaşık 120 milyon dolarlık bir ticaret hacmine ulaşılmasının beklendiğini kaydetti.    İki ülke arasında oluşturulması öngörülen tercihli ticaret sistemine ilişkin müzakereleri de yıl sonuna kadar tamamlamayı hedeflediklerini belirten Tüzmen, Türkiye ile İran arasındaki ticaretin, doğalgaz alımı nedeniyle İran lehine arttığına işaret ederek, şunları söyledi: ''İki ülke arasında 1999'da 794 milyon
dolar olan ticaret hacmi, geçen yıl 1.2 milyar dolara yükseldi. Bu yıl rakamın ikiye katlanarak 2.3 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Türkiye ile İran arasındaki 2.3 milyar dolarlık ticaret hacmi, bu iki ülkenin tüm dünya ile gerçekleştirdiği toplam 150 milyar dolarlık ticaret hacminin sadece yüzde 1.4'ünü oluşturuyor. Orta vadede hedefimiz bunu yüzde 47'e çıkarmaktır. İki ülke arasında otomotiv yan sanayii, dayanıklı tüketimmalları, enformasyon teknolojileri ve diğer sanayi alanlarında işbirliği olanaklarını araştıracağız. Türk firmalarının teknik anlamdaki beceri ve üstünlükleri ile İran'ın ucuz enerji imkanlarının biraraya gelmesiyle yapılacak ortak yatırımların, diğer Körfez ülkelerinin ihtiyaçlarını karşılayabileceğini düşünüyoruz. Ürün paylaşımı yöntemi uygulanarak, maliyetler düşürülebilir.''   Türkiye'nin mevcut gümrük koruma oranını yüzde 4.4 olduğunu, İran'ın gümrük vergi düzeyinin ise daha yüksek olduğuna işaret eden Tüzmen, tercihli ticaret sistemi kapsamında, İran'ın bu vergileri Türkiye için kademeli olarak indirmesinin söz konusu olacağını, bunun da ticaretin daha dengeli olarak seyretmesini ve artmasını sağlayacağını belirtti. Tahran'da 2-6 Ekim günleri arasında düzenlenecek ve 95 Türk firmasının katıldığı 3. Uluslararası Tahran Sanayi Fuarı'nın açılışınada iştirak edeceğini açıklayan Tüzmen, 2 Ekim'de Türkiye'ye dönecek. Bakan Tüzmen, toplantıda, erken
seçim ihtimalinin dış ticaret dengeleri ve kurdaki geliÅŸmeleri nasıl etkileyeceÄŸi yönündeki bir soru üzerine, Türkiye'nin geçmiÅŸte de bu tür suni gündemlerle meÅŸgul edildiÄŸini belirterek, şöyle yanıt verdi:     ''Enflasyon ve faizler istikrarlı bir ÅŸekilde düşüş trendine girdi. Girdi maliyetleri de dünya piyasa fiyatları düzeyine çekilirse, ihracatçı önemli avantajlar saÄŸlar. Biz iniÅŸlere, çıkışlara alışkın bir toplumuz. Ancak, istikrarlı bir ihracat artışını saÄŸlayan bir ülkeyiz. Ä°stikrarlı büyümeyi saÄŸlayacak ülkeyiz. Türkiye'nin kendi çizmiÅŸ olduÄŸu bu yolda, hiçbir engel Türkiye'yi durdurmayacaktır.''    Uluslararası piyasada doların deÄŸerinde düşüş beklendiÄŸi yolundaki bir soruya da Tüzmen, doların uluslararası piyasadaki trendinden farklı olarak TL'nin deÄŸer kazandığına iÅŸaret ederek, ''Bunu köpük olarak adlandırıyoruz ve alınması gerektiÄŸini belirtiyoruz. Yüzde 17'lik bir köpükten bahsediyoruz ve bunun alınması lazım'' diye yanıt verdi.Â
button