A.A.
Oluşturulma Tarihi: Aralık 02, 2008 12:37
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Kasım ayında ihracatta yaklaşık yüzde 20, ithalatta ise yüzde 30 gerileme olduğunu belirterek, “Cari açığımız belki daha az olacak. Ama daralan bir ekonomide böylesine düzelme rakamlarının o kadar da anlamlı olmayacağı açık” dedi.
Türk-Japon İş Konseyi Toplantısı'nda konuşan Tüzmen, Türkiye ile Japonya arasındaki ilişkilerin güçlenerek devam ettiğini, siyasi ilişkilerde hiçbir sorun bulunmadığını, bütün dünya platformlarında iki ülkenin birbirlerini desteklediğini ifade etti.
Tüzmen, “Siyasi ilişkilerde sıkıntı olan ülkelerde dahi gerçekleştirdiğimiz dış ticaret başarısını maalesef Japonya ile gerçekleştiremedik. Ben biraz da kendimi sorumlu tutuyorum. Bakıyorum bütün dünyanın diğer ülkelerinde çok ciddi ihracat artışları, ortalama yüzde 35 sağlarken, Japonya'da bunu başaramadık” diye konuştu.
2006 yılı Ekim ayında geniş kapsamlı bir heyet ile birlikte gerçekleştirdiği ziyaret sırasında muhataplarının yanı sıra Japonya'nın önde gelen iş adamlarıyla görüşmeler yaptığını anlatan Tüzmen, “Görüntü iyi ama bize biraz da ses lazım. Bu ilişkilerin neticelerini görmek istiyoruz. Tam zamanıdır diye düşünüyoruz” dedi.
Bakan Tüzmen, ABD piyasalarında yaşanmaya başlanan sorunların hızla diğer ülke piyasalarına da yansımakla sınırlı kalmadığını, gelişmiş ülkelerin neredeyse tamamının ekonomik daralma sürecine girdiğini, Türkiye ve Japonya'nın da bunu ithal ettiğini, herkesin likit kalmak istediğini ve ihracatın finansmanında büyük sıkıntılar yaşandığını anlattı.
Döviz kurlarında aşırı değerlilik zamanını şu anda geçtiklerini ifade eden Tüzmen, “Ben senelerce YTL'nin aşırı değerli olmasından şikayet eden bir dış ticaret bakanı olarak
Dolar-YTL paritesi şu anda uygun bir ortam sağlıyor ama bizim için o yıkıcı etkisini şu ana kadar yapmış bulundu. Nakit akış tablolarında sıkıntı yaşandığı için toparlanma süresinin çok daha hızlandırılması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Artık yabancıların direkt ihracat değil gelip içeride üretip, iç piyasaya pazarlayabileceği bir dönemi de bu kur değişikliklerinin yaşatacağını belirten Tüzmen, navlun ücretlerinin azalmasının da Uzak Doğu'ya ihracat açısından önemli bir fırsatı beraberinde getireceğini söyledi.
“KURALSIZ BİR DÖNEM BAŞLIYOR”Kürşad Tüzmen, kuralsız bir dönemin başladığını ifade ederek, finans piyasalarındaki kuralsızlıktan doğan bir sıkıntıyla karşı karşıya bulunduklarını, şu anda dünya ticaretinde de kuralsızlıkların olduğu, herkesin kendi gemisini kurtarmaya çalıştığı bir döneme doğru gidildiğini dile getirdi.
Hep rekorlar kırarak ihracat rakamlarını açıkladıklarını, artık rekorların olmadığını vurgulayan Tüzmen, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Eski rekorları kıramıyoruz. Dünyada olimpiyatlarda bazen rekorların kırılmadığı da olur. Böyle olimpiyatlar da, yarışmalar da olur. Bu ay (Kasım) için ihracatta yaklaşık yüzde 20, ithalatta da yüzde 30 gerileme var. Herkesin o şikayet ettiği cari açığımız belki daha az olacak. Hep eleştirilen ihracatın ithalatı karşılama oranı belki çok daha iyi olacak. Ama daralan bir ekonomide böylesine düzelme rakamlarının o kadar da anlamlı olmayacağı açık. Bu krizi bir fırsat haline getirip kendi açımızdan toparlanma sürecini nasıl sağlarız ona çalışıyoruz.”
Bakan Tüzmen, Türkiye'nin ihracatının en iyi gittiği zamanda dahi Japonya'ya olan ihracatın artmamasının, karşılıklı olarak ticaret ve yatırım açısından sıkıntı olduğunu kendilerine gösterdiğini de ifade ederek, 1990 yılında toplam ithalatın içinde Japonya'nın payı yüzde 5 iken bu rakamın geçen yıl yüzde 2'ye gerilediğini bildirdi.
İkili ticaretin 2008 yılı Ocak-Eylül döneminde yüzde 27 artarak 3,5 milyar dolar olarak gerçekleştiğini belirten Tüzmen, yıl sonu itibariyle ikili ticaretin küresel krize rağmen 4,3 milyar dolar olarak gerçekleşmesinin beklendiğini kaydetti.
Tüzmen, Japonya'nın Türkiye'de yatırımlarının bulunduğu otomotiv, otomotiv yan sanayii, inşaat ve elektronik sektörlerinin yanı sıra enerji ve iletişim alanlarında Japon firmaları için önemli fırsatların mevcut olduğunu düşündüklerini de sözlerine ekledi.