TÜSİAD'dan yoksulluk raporu

Güncelleme Tarihi:

TÜSİADdan yoksulluk raporu
Oluşturulma Tarihi: Aralık 06, 2000 00:00

TÜSİAD tarafından hazırlatılan Yoksulluk Raporu, düzenlenen toplantıyla kamuoyuna sunuldu. Toplantıda nüfusun en fakir yüzde 20'lik kesiminin gelirden aldığı payın yüzde 6.3'ten yüzde 4.9'a gerilediği, en zengin yüzde 20'lik kesimin gelirden aldığı payın ise 1978 yılında yüzde 47 iken, 1994 yılında yüzde 54.9'a yükseldiği ifade edildi
Haberin Devamı

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erkut Yücaoğlu, gelir dağılımının iyileştirilmesi sürecinde ön koşulun istikrarlı bir makro ekonomik yapı olduğunu ve uygulanmakta olan makro ekonomik uyum programıyla bu yolda önemli bir mesafe katedildiğini söyledi.

TÜSİAD Başkanı Erkut Yücaoğlu, "Türkiye'de Bireysel Gelir Dağılımı ve Yoksulluk-Avrupa Birliği ile Karşılaştırma" başlıklı raporun kamuoyuna sunulduğu panelde yaptığı konuşmada, ancak yaşanan son gelişmelerle birlikte bugün yeniden istikrarsızlık kıskacına düşüldüğünü ifade etti.

Yücaoğlu, şunları söyledi:

"Türkiye bir kez daha likidite sıkışıklığının yol açtığı finansal sorunlarla karşı karşıya. Uygulamakta olduğumuz makro ekonomik uyum programının toplum olarak yaptığımız fedakarlıklar sonucunda sağladığımız bir yıllık başarılı sonuçları bugün ciddi bir tehdit altında. Mali piyasalarda yaşananlar 3 yıllık program hedeflerini geciktirmiş durumda."

Türkiye'de sürdürülebilir ekonomik ve sosyal kalkınmanın gerçekleştirilmesinde ve gelir dağılımının daha adil hale getirilmesinde devletin rolünün yeniden tanımlanması gerektiğini vurgulayan Yücaoğlu, devletin temel eğitim, sağlık, sosyal güvenlik, savunma, yargı, altyapı ve bölgesel kalkınma gibi asli görevlerini yerine getirmesi gerektiğini kaydetti.

Refah artışı

Erkut Yücaoğlu, asli görev alanına çekilen devletin, gelir dağlımının iyileştirilmesi ve sosyal refahın artırılması için daha fazla kaynak bulabileceğini, sağlanacak istikrarlı ve sağlıklı büyümenin de refah artışı sağlayacağını anlattı.

Devletin gelir dağılımını düzenleyici mekanizmaları da ekonomide tesis etmesi gerektiğini belirten Yücaoğlu, kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması ve verginin tabana yayılmasının önemli olduğunu belirtti.

Türkiye'nin AB üyeliği açısından yerine getirmesi gereken konulardan birisinin bölgesel kalkınma olduğunu ifade eden Yücaoğlu, AB'nin kendi içinde oldukça dengeli bir toplum haline geldiğini, artık gelir dağılımı bozukluğundan bahsedilen ülke veya ülke içi yörelerin çok azaldığını kaydetti.

Erkut Yücaoğlu, AB'nin de Türkiye'de bölgeler arası eşitsizliğin giderilerek bölgesel kalkınma ile yeni dengelere kavuşturulması beklentisinde olduğunu belirtti.

Ekonomi büyüdü yoksulluk arttı

Toplantıya katılan Devlet Bakanı Tunca Toskay da, yoksullukla mücadelenin topyekün bir kalkınma meselesi olduğunu belirterek, "Ekonomik istikrar, sürdürülebilir büyüme trendinin yakalanması ve adil gelir dağılımı politikalarıyla, yoksulluğun önümüzdeki 10 yılda ülkemizin gündeminden büyük ölçüde kaldırılacağına inanıyorum" dedi.

Bakan Toskay, son yıllarda teknolojik, ekonomik ve sosyal alanda meydana gelen değişikliklerin, küreselleşme ve bilgi toplumu yanında yoksulluk konusunu da ön plana çıkardığını söyledi.

Gelir dağılımı ve yoksulluğun, toplumların çoğunluğunda çok ciddi sosyal sorunların ortaya çıkmasının ana sebeplerinden biri olduğunu vurgulayan Toskay, 6.2 milyar olan dünya nüfusunun 1.3 milyarının yoksulluk sınırının altında bulunduğuna dikkati çekti.

Ülkelerin içindeki gelir dağılımı adaletsizliğinin yanı sıra dünya tüketiminin ülkeler arasındaki paylaşımında da büyük dengesizlikler görüldüğünü kaydeden Bakan Toskay, dünyanın en yüksek gelirine sahip ülkelerde yaşayan nüfusun yüzde 20'sinin dünya tüketim giderlerinin yüzde 86'sını gerçekleştirdiğini söyledi.

Bakan Toskay, gelir dağılımı ve yoksullukta meydana gelen bu gelişmeler karşısında, Birleşmiş Milletler'in bir dizi uluslararası toplantı düzenleyerek, küresel anlamda yoksulluğun önlenmesi çabalarına ivme kazandırdığını anlattı.

Devlet Bakanı Tunca Toskay, 1980 sınrasındaki 20 yıllık süreçte ekonominin bazı alanlarında başarılı sonuçlar elde edilen ülkemizde gelir dağılımı ve yoksullukta olumsuz gelişmeler yaşandığını söyledi.

Toskay, insani gelişmişlik endeksine göre Türkiye'nin, dünyadaki 174 ülke arasında 1995'te 69, 1999 yılında ise 86. olduğuna işaret etti.

Türkiye'deki en zengin yüzde 20'lik kesimin gelirden aldığı payın 1978 yılında yüzde 47 iken, 1994 yılında yüzde 54.9'a yükseldiğini belirten Toskay, AB'de ise bu oranın yüzde 35-40 arasında seyrettiğine işaret etti. Bakan Toskay, aynı dönemlerde, nüfusun en fakir yüzde 20'lik kesiminin gelirden aldığı payın yüzde 6.3'ten yüzde 4.9'a gerilediğini, AB ülkelerinde ise bu oranın yüzde 9 civarında olduğunu anlattı.

Türkiye'de mutlak yoksul nüfus oranının yüzde 2.5 olmasına karşılık nispi yoksulluk oranının yüzde 15.7 olduğunu ve bunun yüzde 5-8 aralığında bulunan AB ülkelerinden yüksek olduğunu ifade eden Toskay, Anayasa'da da bulunan sosyal devlet kavramının etkin ve yeterli bir şekilde çalışmadığını kaydetti.

57. Hükümet'in önceliği

57. Hükümetin önceliğini, dar gelirlilerin aleyhine olan yüksek enflasyonun indirilmesine, üretim ve yatırımın önünü açacak bir faiz düzeyinin yakalanmasına ve makro ekonomik istikrarın sağlanmasına verdiğini anlatan Toskay, şunları söyledi:

"Enflasyonun tek haneli rakamlara indirilmesi hedeflenen 3 yıllık programın ilk yılının sonuna gelindiği bugünler, özellikle dar ve sabit gelirliler için oldukça sıkıntılı geçmektedir. Ancak çekilen sıkıntıların sonunda, sosyal kalkınmanın dengeli bir şekilde sağlanması için, gelir dağılımındaki bozulmanın etkilerini bertaraf etmenin gerektiğinin de bilincindeyiz.

Yoksullukla mücadele topyekün bir kalkınma meselesidir ve ekonomik istikrar, sürdürülebilir büyüme trendinin yakalanması ve adil gelir dağılımı politikalarıyla, yoksulluğun önümüzdeki 10 yılda ülkemizin gündeminden büyük ölçüde kaldırılacağına inanıyoruz."

DİE'den yeni anket

Devlet İstatistik Enstitüsü'nün önümüzdeki dönemde yapmayı planladığı çalışmalardan da söz eden Bakan Toskay, hane halkı gelir ve tüketim harcamaları anketinin 2001 Ocak ayından itibaren başlatılacağını ve elde edilecek sonuçların 2002 Temmuz ayında kamuoyuna açıklanacağını bildirdi.

Devlet Bakanı Tunca Toskay, 2002 yılı ilk yarısında hane halkı gelir dağılımı anketi yapılarak, sonuçlarının 2003 yılı başında kullanıma sunulacağını kaydetti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!