OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 05, 2005 00:00
TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı, "Türkiye, kayıtdışını engellerse, piyasa mekanizmalarının tam çalışmasını sağlarsa, tüm alanlarda uluslararası rekabetin önü açılır" dedi. Sabancı, tarıma sadece 'geçimlik' gözüyle bakılmaması gerektiğini söyledi.TÜRK Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ömer Sabancı, Türkiye'nin kayıtdışının engellemesi, piyasa mekanizmalarının tam çalışmasını sağlaması, modern üretimi yaygınlaştırması, yatırımların önündeki teknik ve idari engelleri azaltması ve AB teknik mevzuatına uyum sağlaması gerektiğini söyledi. Sabancı, ‘Böylece sadece gıda sanayinde değil tüm alanlarda uluslararası rekabetin önü açılabilecektir’ dedi.DEĞİŞİME UYALIM: TÜSİAD-Sabancı Üniversitesi Rekabet Formu ve TÜSİAD tarafından düzenlenen ‘Uluslararası Rekabet ve Türk Gıda Sanayi’ konulu konferansta konuşan Sabancı, küresel pazarlarda ürün ve hizmet satmak, değişime ayak uydurmak ve esnek bir yapı kazanmanın, ancak süreçleri sürekli iyileştirebilmeyi öğrenen ve bu işler için gerekli kalite ve yönetim araçlarını kullanan kuruluşların olacağını söyledi. Sabancı, tarım-gıda zincirinin Türkiye ekonomisinde önemli bir yer tuttuğunu ifade ederek, gıda sanayinin büyümesi ve rekabet gücünü artırması, piyasaya kaliteli ürünler sunulabilmesinin tarım sektörünün gelişmesiyle çok yakından ilgili olduğunu belirtti.KAYITDIŞI REKABETE ENGEL: Sabancı, yurt içi piyasalarda kayıt altında faaliyet gösteren şirketlerin, kayıtdışı ekonomi nedeniyle ciddi bir rekabet dezavantajı yaşadığını ifade ederek, kayıtdışı ekonominin varlığının, ekonominin genelinde vergi ve vergi benzeri yüklerin artmasına sebep olduğunu, bunun da Türkiye'nin uluslararası rekabet gücünü olumsuz etkilediğini söyledi. Kayıtdışı şirketlerin gıdayla ilgili standartlara uygunluklarının da denetlenemediğinden tüketici sağlığı açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu anlatan Sabancı, ‘Dolayısıyla Türkiye kayıtdışını engellemeli, piyasa mekanizmalarının tam çalışmasını sağlamalı, modern üretimi yaygınlaştırmalı, yatırımların önündeki teknik ve idari engelleri azaltmalı ve AB teknik mevzuatına uyum sağlamalıdır. Böylece sadece gıda sanayinde değil, tüm alanlarda uluslararası rekabetin önü açılabilecektir’ diye konuştu.GEÇİMLİK ÜRETİMLE OLMAZ: Yıllardan beri uygulanan politikalara bağlı olarak tarımda verimliliği düşük geleneksel üretim yapısının hakim olduğunu vurgulayan Sabancı, şunları söyledi: ‘Ölçek, finansman, iş gücü gibi sorunlar, modern üretim yapısının gelişimini sınırlamış ve tarımda geçimlik üretim ağırlık taşırken piyasa ekonomisinin gelişimi yavaş olmuştur. Böylece tarımsal çıktıyı hammadde olarak kullanan sanayi ile tarım arasındaki ilişki yeteri kadar güçlenememiştir. Tarımsal girdi maliyetlerinin yüksekliği ve devletin piyasaya müdahalesi gibi sebeplerden dolayı tarım ürünlerinin bir çoğu dünya ortalamalarının üzerinde fiyatlandırılmış, bu durum ise hem yerli ve yabancı yatırımcıların önünü kesmiş hem de sektörün dış pazarlarda rekabet edebilme gücünü sarsmış ve ithalat-ihracat yapısının bozulmasına neden olmuştur. Tarımsal üretim yapısının değişmesiyle tarımda fiyatlanma davranışlarının da değişmesi ve sektörün dış pazarda rekabet edebilme konumunun güçlenmesi de hedeflenmelidir.’ MODERN ÜRETİM ŞART: Ömer Sabancı, tarımsal üretimin piyasa odaklı hale getirilmesinin tarımda yeniden yapılanmayı gerektirdiğini belirterek, ‘Bunun temel motifi de geleneksel üretim yapısının, Türkiye'nin şartlarına uygun modern üretim yapısına yerini bırakmasıdır’ dedi.Ocak enflasyonu memnuniyet vericiÖMER Sabancı, enflasyon sepetindeki değişiklik ve ocak ayı enflasyonunu nasıl değerlendirdiğine ilişkin sorusu üzerine, ocak ayı enlasyon oranlarının memnuniyet verici olduğunu belirtti. Sabancı, "Eğer bu işlere yakın olan insanlar, yani DİE böyle bir sepet değişikliğinin Türkiye'nin menfaatine olduğunu düşünmüşse, 'eski sistem olsaydı oran bu olurdu, yeni sistem olsaydı oran bu olurdu' gibi çekişmelerden kaçınmamız lazım. Bu işlerin içindeki profesyonellere güvenip, onların ortaya getirdiği rakamlara da güvenip buna göre bir pozisyon almamız lazım" dedi. Kıbrıs'ta tek taraflı tavizle bir yere varılmazÖMER Sabancı, konferans sonrasında gazetecilerin Kıbrıs'a ilişkin sorularına şöyle yanıt verdi: "Farkındayız, 3 Ekim'den önce Ankara anlaşmasının genişletilmesi isteniyor. Bunun içine Kıbrıs eklenmek isteniyor. Tek taraflı devamlı taviz vererek bir noktaya varmanız oldukça zordur. Bu konular karşılıklı görüşmelerle, yeri geldiğinde karşılıklı tavizlerle çözülebilir. Türkiye açısından, Türk hükümeti, Kuzey Kıbrıs Türk hükümeti gerekli cesur adımları bugüne kadar atmış olduğuna göre, artık Avrupa Parlamentosu'nun da Türkiye için vermiş olduğu birtakım sözleri hayata geçirmesi gerekiyor." Tarımda 3 milyar
dolar vergi kaybı GIDA Dernekleri Federasyonu BaÅŸkanı Åžemsi Kopuz, kayıtdışının tarım sektörünün en önemli sorunlarından biri olduÄŸuna iÅŸaret ederek, "Bir yandan bizden istihdamın artırılması istenirken, diÄŸer yandan kayıtdışının önünün alınamaması sektörü çok zor durumda bırakmaktadır. Gıdada kayıtdışından devletin sadece vergi kaybı 3 milyar doların üzerindedir" dedi.Â
button