TÜSİAD’dan, tüketimi artırmak için ’KDV oranını indirin’ önerisi
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 03, 2008 00:00
Bu dönemde tüketici harcamalarının, iç tüketimin canlı tutulmasının da çok önemli olduğunu vurgulayan TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, KDV’nin indirilmesinin tüketimi arttırıcı etkisi olacağını, bunun piyasaya olumlu yansıyacağını söyledi.
BAŞTA İngiltere olmak üzere bazı Avrupa ülkeleri vergi düzenlemelerine giderken, Türkiye’de oluşan indirim beklentilerine hükümet sıcak bakmıyor. Ancak, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nden (TÜSİAD) KDV indirim yönündeki taleplere destek verdi. TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın "Benim vergilerime dokunmayın" şeklindeki açıklamasının aksine, KDV indiriminin "çok faydalı" olacağını savunarak, "Kesinlikle tüketimi arttırıcı etkisi olur" değerlendirmesini yaptı. 6’ncı e-TR Ödülleri ve Kongresi sırasında gazetecilerin soruları yanıtlayan TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, güven unsurunun da üzerinde durarak, tüketicilerin harcamalarının, iç tüketimin canlı tutulmasının da çok önemli olduğunu kaydetti. Arzuhan Doğan Yalçındağ, "Üreticinin, tüketicinin, finans kesiminin ve ekonomi yönetiminin hep beraber aynı gemide olduğunu bilmesi gerekli. Ne olursa olsun güvenimizi kaybetmememiz lazım" diye konuştu.
IMF ile anlaşma
Krizde likidite ve güven olmak üzere iki önemli unsur bulunduğuna dikkat çeken Yalçındağ, şöyle konuştu: "Tüm dünyada zora giren likidite konusunda bazı önlemler alınması gerektiğini uzun süredir söylüyoruz. Şimdi galiba hükümet bu konuda bir girişim, hazırlık içinde. Bu da sevindirici. IMF ile bir köprü kredi sağlayarak anlaşma yapmak da onlardan biriydi. Dolayısıyla bu kadar likidite daralmış iken IMF ile yapılacak anlaşmanın Türkiye için büyük faydası var."
Tedbir alma konusunda gecikme yaşandığını "Çok daha önce yapılabilirdi" sözleriyle dile getiren Arzuhan Doğan Yalçındağ, konuşulan ve üzerinde mutabakata varılan önlemlerin ’bir bütün halinde’ yürürlüğe konulmasının, etkisini artıracağını vurguladı.
Tek paket olmalı
Yalçındağ, bir paketin piyasadaki likiditeyi, finans sektörünü ve reel sektöre kredi alışverişini de daha rahatlatacağını söyledi. Reel sektörde firmaların likit sıkışıklığından battıklarını kaydeden Yalçındağ, bunu önlemek için de bazı ufak tefek tedbirlerin alınabileceğini, vergilerin belli bir süreye yayılması gibi bir önlemin de bunun içinde yer alabileceğini kaydetti.
Faiz yarışına düzen
Mevduat güvencesiyle ilgili olarak bazı endişelerini dile getiren Arzuhan Doğan Yalçındağ, şu noktalara dikkat çekti: "Bankalar arası faiz yarışı gibi ama onu belli kurumlar, BDDK ve saire düzenleyebilir. Reeskont kredilerini söylüyoruz. Merkez Bankası uzun süredir yapılmayan ama yeniden gündeme getirilebilecek reeskont kredilerinde sanıyorum bu konuda bir açılım var. Bankaların, Merkez Bankası’nda özellikle döviz kredilerinde ayırdığı karşılıkların düşürülmesi yine finans piyasalarını canlandırıp likidite akışkanlığını sağlayacak bir şey. Orada da bir adım atılıyor."
Realist olmamız lazım pembe tablo çizmeyin
EKONOMİ yönetimine önemli görevler düştüğünü vurgulayan Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, şunları dile getirdi: "Aramızda çok büyük fikir ayrılıkları yok. Aynı şeyleri söylüyoruz ama konuşulan ve üzerinde mutabakata varılmış önlemler parça parça değil bir bütün halinde yürürlüğe konulmalı. O zaman etkisi çok daha fazla olacak. Bu yapıldığı takdirde piyasalarda biraz daha güven oluşacak. "Realist olmamız lazım. Pembe tablolar çizmemeliyiz."
Arzuhan Doğan Yalçındağ, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moodys’in "Türkiye’nin Uluslararası Para Fonu (IMF) ile bir anlaşma yapmaması durumunda 1-2 yıl içinde resesyona (durgunluk) gireceği"ni açıklamasını ise "spekülatif değerlendirmeler yapılmaması gerekli" sözleriyle değerlendirdi.
’Kriz inişe geçti’ demek iddialı
TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın son ulusa sesleniş konuşmasında yaptığı "Tahminimiz odur ki şu an itibariyle kriz tepe noktasına ulaşmış ve inişe geçmiş durumdadır" şeklindeki değerlendirmesini nasıl bulduğunun sorulması üzerine, şöyle konuştu: "Krizin tepe noktasına eriştiği bir temenni ise bütün kalbimle katılıyorum. İnşallah, umut ediyorum tepe noktasını bulmuştur. Ama bir öngörü ve görüş ise katılmakta tereddüt ederim. Çok iddialı."
Bu kez başkalarının krizine ortak olduk
TÜRKİYE Bilişim Vakfı (TBV) Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Eczacıbaşı, süregelen global ekonomik krize ilişkin "Bu kez krizin sebebi biz değiliz. Başkalarının krizine ortak olmak durumundayız" dedi. Eczacıbaşı, içinde bulunulan kriz döneminin Türkiye için yeni bir sınav niteliğinde olduğunu belirterek, bu olumsuz ortama rağmen Türkiye’nin rekabet gücünün daha fazla azalmaması gerektiğini söyledi.
Bunu, kamu ve özel sektörün birlikte verimliliği arttırmaya çalışarak, inovasyon ve Ar-Ge’den vazgeçmeden sağlayacağını belirten Eczacıbaşı, şunları söyledi: "Ülkemizde ekonominin kan damarları finans sistemi ise, bilgi ve iletişim teknolojileri de sinir sistemidir. Kriz geldi diye Türkiye’nin ’e-dönüşümü’ için gerekli olan Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarında yavaşlanmaması gerekir. Çünkü yavaşlarsak krizden çıktıktan sonra daha güçsüz oluruz. E-dönüşüm sadece bürokrasinin, devletin değil, bütün kamu ve özel kuruluşların verimli çalışmasını amaçlıyor. Etkin ekonomi verimli ekonomidir. Verimli olmayan ekonomi ise kalkınamayan ekonomidir."
eTR ödülleri sahiplerini buldu
TÜSİAD ve Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) tarafından düzenlenen 6’ncı eTR" ödülleri sahiplerini buldu. "Kamudan Vatandaşa eHizmetler" kategorisinde birinciliği, Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı ve Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü paylaştı. "Kamudan İş Dünyasına eHizmetler" kategorisinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, "Kamudan Kamuya eHizmetler" kategorisinde ise Orman Genel Müdürlüğü birinci oldu. "e-Belediyecilik Özel Teşvik Ödülü" Bayrampaşa Belediyesi’ne, "e-Belediyecilik Özel Başarı Ödülü" ise Fatih, Bakırköy ve İstanbul Büyükşehir Belediyesine verildi.
IMF ile anlaşma
Krizde likidite ve güven olmak üzere iki önemli unsur bulunduğuna dikkat çeken Yalçındağ, şöyle konuştu: "Tüm dünyada zora giren likidite konusunda bazı önlemler alınması gerektiğini uzun süredir söylüyoruz. Şimdi galiba hükümet bu konuda bir girişim, hazırlık içinde. Bu da sevindirici. IMF ile bir köprü kredi sağlayarak anlaşma yapmak da onlardan biriydi. Dolayısıyla bu kadar likidite daralmış iken IMF ile yapılacak anlaşmanın Türkiye için büyük faydası var."
Tedbir alma konusunda gecikme yaşandığını "Çok daha önce yapılabilirdi" sözleriyle dile getiren Arzuhan Doğan Yalçındağ, konuşulan ve üzerinde mutabakata varılan önlemlerin ’bir bütün halinde’ yürürlüğe konulmasının, etkisini artıracağını vurguladı.
Tek paket olmalı
Yalçındağ, bir paketin piyasadaki likiditeyi, finans sektörünü ve reel sektöre kredi alışverişini de daha rahatlatacağını söyledi. Reel sektörde firmaların likit sıkışıklığından battıklarını kaydeden Yalçındağ, bunu önlemek için de bazı ufak tefek tedbirlerin alınabileceğini, vergilerin belli bir süreye yayılması gibi bir önlemin de bunun içinde yer alabileceğini kaydetti.
Faiz yarışına düzen
Mevduat güvencesiyle ilgili olarak bazı endişelerini dile getiren Arzuhan Doğan Yalçındağ, şu noktalara dikkat çekti: "Bankalar arası faiz yarışı gibi ama onu belli kurumlar, BDDK ve saire düzenleyebilir. Reeskont kredilerini söylüyoruz. Merkez Bankası uzun süredir yapılmayan ama yeniden gündeme getirilebilecek reeskont kredilerinde sanıyorum bu konuda bir açılım var. Bankaların, Merkez Bankası’nda özellikle döviz kredilerinde ayırdığı karşılıkların düşürülmesi yine finans piyasalarını canlandırıp likidite akışkanlığını sağlayacak bir şey. Orada da bir adım atılıyor."
Realist olmamız lazım pembe tablo çizmeyin
EKONOMİ yönetimine önemli görevler düştüğünü vurgulayan Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, şunları dile getirdi: "Aramızda çok büyük fikir ayrılıkları yok. Aynı şeyleri söylüyoruz ama konuşulan ve üzerinde mutabakata varılmış önlemler parça parça değil bir bütün halinde yürürlüğe konulmalı. O zaman etkisi çok daha fazla olacak. Bu yapıldığı takdirde piyasalarda biraz daha güven oluşacak. "Realist olmamız lazım. Pembe tablolar çizmemeliyiz."
Arzuhan Doğan Yalçındağ, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moodys’in "Türkiye’nin Uluslararası Para Fonu (IMF) ile bir anlaşma yapmaması durumunda 1-2 yıl içinde resesyona (durgunluk) gireceği"ni açıklamasını ise "spekülatif değerlendirmeler yapılmaması gerekli" sözleriyle değerlendirdi.
’Kriz inişe geçti’ demek iddialı
TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın son ulusa sesleniş konuşmasında yaptığı "Tahminimiz odur ki şu an itibariyle kriz tepe noktasına ulaşmış ve inişe geçmiş durumdadır" şeklindeki değerlendirmesini nasıl bulduğunun sorulması üzerine, şöyle konuştu: "Krizin tepe noktasına eriştiği bir temenni ise bütün kalbimle katılıyorum. İnşallah, umut ediyorum tepe noktasını bulmuştur. Ama bir öngörü ve görüş ise katılmakta tereddüt ederim. Çok iddialı."
Bu kez başkalarının krizine ortak olduk
TÜRKİYE Bilişim Vakfı (TBV) Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Eczacıbaşı, süregelen global ekonomik krize ilişkin "Bu kez krizin sebebi biz değiliz. Başkalarının krizine ortak olmak durumundayız" dedi. Eczacıbaşı, içinde bulunulan kriz döneminin Türkiye için yeni bir sınav niteliğinde olduğunu belirterek, bu olumsuz ortama rağmen Türkiye’nin rekabet gücünün daha fazla azalmaması gerektiğini söyledi.
Bunu, kamu ve özel sektörün birlikte verimliliği arttırmaya çalışarak, inovasyon ve Ar-Ge’den vazgeçmeden sağlayacağını belirten Eczacıbaşı, şunları söyledi: "Ülkemizde ekonominin kan damarları finans sistemi ise, bilgi ve iletişim teknolojileri de sinir sistemidir. Kriz geldi diye Türkiye’nin ’e-dönüşümü’ için gerekli olan Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarında yavaşlanmaması gerekir. Çünkü yavaşlarsak krizden çıktıktan sonra daha güçsüz oluruz. E-dönüşüm sadece bürokrasinin, devletin değil, bütün kamu ve özel kuruluşların verimli çalışmasını amaçlıyor. Etkin ekonomi verimli ekonomidir. Verimli olmayan ekonomi ise kalkınamayan ekonomidir."
eTR ödülleri sahiplerini buldu
TÜSİAD ve Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) tarafından düzenlenen 6’ncı eTR" ödülleri sahiplerini buldu. "Kamudan Vatandaşa eHizmetler" kategorisinde birinciliği, Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı ve Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü paylaştı. "Kamudan İş Dünyasına eHizmetler" kategorisinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, "Kamudan Kamuya eHizmetler" kategorisinde ise Orman Genel Müdürlüğü birinci oldu. "e-Belediyecilik Özel Teşvik Ödülü" Bayrampaşa Belediyesi’ne, "e-Belediyecilik Özel Başarı Ödülü" ise Fatih, Bakırköy ve İstanbul Büyükşehir Belediyesine verildi.