‘Türkiye’nin yeterli rezervi var’

Merkez Bankası’nın rezevleri azalırken, Türkiye’de yerleşik kişi ve kurumların döviz mevduatlarının tarihi yüksek seviyelerde bulunduğuna dikkat çeken BGC, “Cari açık bu seviyelere düşmüşken ve ekonomideki durgunluk göz önününde bulundurulduğunda döviz için ciddi bir talep yok. Türkiye’nin kısa vadeli yükümlülüklerini karşılayacak yeterli rezervi var” değerlendirmesinde bulundu. Kurum, Türkiye’de yerleşik kişilerin döviz hesaplarının toplam mevduatın yüzde 53’üne çıkarak rekor kırdığını vurgulayan BGC’nin analizinde ‘Türkiye kısa vadeli borçlarını ödeyebilir mi?’ sorusunun cevabının kesinlikle ‘evet’ olduğu belirtilerek, ancak bunun için nereye bakılmasını bilmek veya anlamak gerektiği de kaydedildi.

Türkiye’nin dış borç miktarı ile rezervlerinin karşılaştırılmasının yanlış bir bakış açısı olduğu dile getirilen analizde, Merkez Bankası’nın rezervinin ülkenin mevcut tüm yabancı para rezervlerini içerdiğine vurgu yapıldı. Yerel bankaların Merkez Bankası’nda rezerv gereksinimlerinin bir parçası olarak 56 milyar dolar tutarında bir karşılık tuttukları kaydedilen analizde, şirketler, bankalar veya yatırımcıların alacaklılara ödemeleri için bu rezervi kullanabileceğinin unutulmaması gerektiği belirtildi. “Başka bir deyişle, net rezervler, teknik olarak akut yabancı para ihtiyaçlarının olduğu zamanlarda kullanılabilir” diyen BCG Partners’in analizinde, net rezervler konusunda takıntıya gerek olmadığının da altı çizildi.

Merkez Bankası’nın sermaye istatistiklerinin bir parçası olarak “Uluslararası Yatırım Pozisyonu” adlı bir tablo yayınladığını ve finansal alacaklar ile yükümlülükleri bu raporda görmenin mümkün olduğu belirtilen analizde şu ifadeler yer verildi: “Türkiye’nin net Uluslararası Yatırım Pozisyonu, Şubat 2019 itibarıyla 363 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Doğrudan yatırımları hariç tutarsak, net 273 milyar dolara düşmektedir. 106 milyar dolarlık kısa vadeli borç mevcut. Yabancı yatırımcıların toplam özkaynaklarının ve iç borçlanma tutarının toplam 43 milyar dolar olduğu göz önünde bulundurarak, Türkiye’nin yeterli miktarda rezervi olduğuna inanıyoruz.”