Güncelleme Tarihi:
Türkiye'de bugün e-Nabız gibi sistemlerin kullanımını mümkün kılan ‘dijital sağlık’ teknolojileri, 2025’teki global büyüklüğü 500 milyar dolar olarak hesaplanan dev bir ekonomi yarattı. Özellikle pandemide uzaktan sağlık hizmetleri almak için dijital sağlık çözümlerinin kullanımı yaklaşık iki kat arttı. Pazardaki ihtiyacı gören yatırımcı, başka bir sektörde bile olsa dijital sağlık alanına portföyünden pay ayırmaya başladı. 2018’de 86 milyar dolar olan dijital sağlık ekonomisi 2020’de 192 milyar dolara ulaştı. 2022’de pandemiden dolayı biraz düşse de uzmanlar pazarın 2025’te 500 milyar dolarlık büyüklüğe erişeceğini hesaplıyor.
Bu büyük pastanın sahiplerini ise sadece teknolojik güç değil, aktif sağlık nüfusu ve hastaneden insan kaynaklarına kadar uzanan geniş altyapı gücü belirleyecek. Bu kriterler son dönemde dijital sağlık yatırımcılarının gözünün Türkiye’ye çevrilmesine neden oldu. e-Nabız, MHRS, Neyim Var, Elektronik Tıbbi Kayıt Modeli (EMRAM), Sağlıkta İstatistik ve Nedensel Analizler (SİNA) Sistemi, Hayat Eve Sığar (HES) gibi uzaktan sağlık yatırımları sektöre girmek isteyenlerin iştahını artırdı.
‘TÜRKİYE’Yİ SORUYORLAR’
10 Şubat 2022’de çıkan ‘Uzaktan Sağlık Hizmetlerinin Sunumu Hakkında Yönetmelik’ ile Türkiye, bu işin yasal altyapısı için adım attı. Çünkü yönetmelikle uzaktan sağlık hizmeti sunan tesislerin faaliyet izin belgeleri ve şartlar belirlendi. EY CESA Bölgesi Sağlık ve Yaşam Bilimleri Kıdemli Danışmanı Ufuk Eren, yönetmelikle birlikte İngiltere’den Japonya’ya yatırımcılardan “Bu iş Türkiye’de nasıl yapılır” soruları yağdığını belirtti. Yabancı yatırımcıdan talep yağınca EY, 25 sayfalık bir rapor hazırladı. Ufuk Eren, ‘Dijital Sağlıkta Dünya ve Türkiye Perspektifi’ adındaki raporun Türkiye’nin su alanda global yatırımcılara sunacağı bir “road show” kataloğu niteliğinde olduğunu belirtti. Dedi ki, “Türkiye son dönemde 2.8 milyar dolarlık sağlık yatırımı yaptı. Bunun içinde uzaktan sağlık önemli pay aldı. Ciddi bir sağlık verisi var. Bu veri Türkiye’nin petrolü gibi. Dijital sağlık Türkiye’nin dünyanın içinde bulunduğu resesyon dönemini atlatırken önemli silahlarından olabilir. Eğer iyi sondaj yaparsak pastadan aldığımız payı iki-üç katına çıkarırız.”
YERLİ YATIRIMCININ DA RADARINDA
Giyilebilir teknolojiler ya da uzaktan psikiyatri hizmetleri gibi girişimler, dijital sağlığı start-up’ların dünyasıyla sınırlıymış gibi gösterse de büyükler de pazarda iştahlı. Vehbi Koç Vakfı Sağlık Kuruluşları’nın önümüzdeki yıllarda iki yatırım odağı var: Dijital sağlık ve zihin sağlığı. Aynı şekilde Sabancı, Eczacıbaşı gibi şirketlerin de satın alma yaptıklarını görüyoruz. Ufuk Eren’e göre yatırımcıların birçoğunun planında portföyündeki sağlık girişimlerini artırmak var. Eren şu bilgileri verdi: “Uluslararası Volitan Global ve Aescuvest, portföy yönetim şirketi NeoPortföy ortaklığıyla 2023’ün ilk yarısında ağırlıklı dijital sağlık alanındaki Türk girişimlerine yatırım yapacak 10- 20 milyon dolar aralığında bir girişim sermayesi yatırım fonu kuruyor. Yine bir girişim sermayesi InnoHealth ise haziran ayı itibarıyla 15 girişime yatırım yapmayı planlıyor. Aynı şekilde ilaç ve teknoloji şirketleri de dijital sağlık yatırımları için Türkiye’de fırsatları kolluyorlar. ‘Doctor Turkey’ platformuna yapılan yatırım da iyi bir örnek.”
‘2023’TE HIZLANMA BEKLİYORUZ’
EY Türkiye Sağlık ve Yaşam Bilimleri Sektör Lideri Ahmet Sağlı’ya göre 2023 Türkiye’nin dijital sağlık yatırımlarında hızlanacağı bir yıl olacak. 2022’deki yönetmeliğin bunun önünü açtığını belirten Sağlı, “Türkiye’de hastaların yüzde 90’ı sosyal güvenlik kapsamında. Uzaktan sağlıkla ilgili ciddi çalışmalar yapılıyor. Bu yönetmelik tam anlamıyla yürürlüğe girdiğinde yatırımların sıçrama yapacağını düşünüyoruz. Hastanelerin dijital sağlığı uygulama karnesine bakıldığında Türkiye Avrupa’da ilk sıralarda” diye konuştu.
SAĞLIK TURİZMİNİ DE ARTIRACAK
Sağlık turizminde marka haline gelmeye başlayan Türkiye’nin önündeki engellerden biri, hasta takibi. Bu aşamada uzaktan sağlık teknolojilerinin geliştirilmesinin sektöre önemli bir katkı sağlayacağını belirten Ufuk Eren, “Türkiye’nin iki adım atması gerekiyor; SUT fiyatları artırılmalı ve dijital sağlık verilerinin nasıl kullanılacağı regüle edilmeli. Bu iki eksik tamamlanırsa Türkiye pazarda ilk 20 ülke arasından daha da yukarılara çıkar” dedi.