Güncelleme Tarihi:
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Pre-COP26 Toplantısı için bulunduğu Milano'da AA muhabirine yaptığı açıklamada, iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında yapılacakları değerlendirdi. İklim değişikliğinin sınır tanımayan bir mesele olduğunu belirten Kurum, "İklim değişikliği sadece bir çevre meselesi değil, pek çok sektörü derinden etkileyen bir kalkınma meselesi, ülkelerin bir milli güvenlik meselesidir." dedi.
Son 200 yılda özellikle gelişmiş ülkelerin vahşi kalkınma modellerini benimseyerek, havaya, suya, toprağa saygı göstermeden büyümeleri ve aşırı tüketimleri nedeniyle dünyanın zarar gördüğüne işaret eden Kurum, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin Türkiye'de de büyük felaketler yaşanmasına neden olduğunu anımsattı. Küresel ısınma, sel, orman yangını, kuraklık ve çölleşme gibi felaketler nedeniyle iklim göçlerinin tetiklenebileceğine yönelik uyarıları hatırlatan Kurum, "Bütün bunlar sadece 1,1 artışla oldu. Bu artışı ve olumsuz etkilerini durduramazsak dünyamızın geleceğini büyük oranda etkileyecek." diye konuştu.
Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2053 yılında net sıfır emisyon hedefini ortaya koyduğunu hatırlatarak, net sıfır emisyonun özellikle fosil yakıtlardan kaynaklı sera gazlarıyla, bunları yutan, yok eden okyanus ve yeşil alanların birbirine eşitlenmesi anlamına geldiğini kaydetti. "Oluşan emisyonların yutak alanlarla dengelenmesi için hem denizlerimizin kirlilikten korunması hem de ormanların ve korunan alanların artırılması gerekiyor." ifadelerini kullanan Kurum, yürütülecek çalışmalarla bu dengenin kurulmasının sağlanacağını, net sıfır emisyon hedefiyle enerjiden tarıma, ulaştırmadan ticarete, sanayiden atık yönetimine kadar ekonomiye yön veren tüm alanlarda politika ve teknolojiler hayata geçirileceğini söyledi.
"TÜM SEKTÖRLERİN DİNLENDİĞİ VE FİKİRLERİNİN DİKKATE ALINDIĞI BİR ŞURA OLACAK"
Kurum, iklim değişikliğiyle mücadelede, net sıfır emisyon hedefinde, sadece devletin değil, devlet dışı aktörlerin, sivil toplumun, iş dünyasının, özel sektörün de aktif katılımını en yüksek dereceye çıkaracaklarını vurgulayarak, şöyle devam etti: "Böylece, ülkemizin milli gelirinin yükselmesi, ihracatın artması ve yeşil kalkınma hamlesini, kadınlarımızın, gençlerimizin liderlik ettiği projeler yaparak, çok taraflı platformlar kurarak, birlik ve beraberlik içerisinde başarılı bir şekilde gerçekleştireceğiz. Bu kapsamda 2022'nin Ocak ayında bir 'İklim Şurası" düzenleyeceğiz. Özel sektörümüzle, sivil toplum kuruluşlarımızla, üniversitelerimizle, sanayicilerimizle, uluslararası kuruluşlarla uzun vadeli stratejik eylem planımızı ortaya koyacağız. Önemli olan tüm paydaşların iklim değişikliğine ilişkin fikirlerinin, önerilerinin özgürce paylaşıldığı, tüm sektörlerin dinlendiği ve fikirlerinin dikkate alındığı bir şura olacak. Bu şuradan alacağımız fikir ve öneriler de aslında bundan sonraki süreçte ülkemizin 2053'e giden yolda net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda atacağımız adımlar için önemli kararların altyapısı olacaktır. Daha yaşanabilir bir dünya için net sıfır emisyon hedefine ulaşmaya sadece bizim değil, bütün dünyanın ihtiyacı var. Biz de buna katkı veriyoruz."
"AL-KULLAN-DÖNÜŞTÜR DÖNGÜSEL EKONOMİSİ OLUŞTURARAK EKONOMİYE KATKI SAĞLIYORUZ"
İklim değişikliğiyle mücadele kapsamında yürütülen çalışmaları da anımsatan Kurum, İklim Kanunu ile Emisyon Ticaret Sistemi kurulmasına yönelik hazırlıkların sürdüğünü belirtti. Kurum, "2023 hedeflerine yürüyen ülkemizin yatırım, üretim, istihdam politikalarında köklü değişikliklere yol açacağına inandığımız Avrupa Yeşil Mutabakatı'na dair eylem planımızı hazırladık. Ulusal İklim Değişikliği Stratejisini ve Eylem Planı'nı 2053 hedefleri doğrultusunda revize ediyoruz. Bölgesel İklim Değişikliği Eylem Planları ile akıllı şehir ve sıfır atık uygulamalarını yaygınlaştırıyoruz." dedi.
Kurum, şunları kaydetti: "Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendinin himayelerinde yürüttüğümüz Sıfır Atık Projemizle doğal kaynaklarımızın korunmasını sağlıyoruz. Al-kullan-dönüştür döngüsel ekonomisi oluşturarak ekonomiye katkı sağlıyoruz. Türkiye Çevre Ajansıyla 2022 yılında başlatacağımız zorunlu depozito uygulamalarımızı yaygınlaştıracak çalışmalar yürütüyoruz. 400 millet bahçemizle ve ekolojik koridorlarımızla yeşil alanlarımızı, ormanlaştırma yutak alanlarımızı artırıyoruz. Doğal korunan alanlarımızı artırıyor, bisiklet yolu ve yeşil yürüyüş yollarımızı yaygınlaştırıyoruz. Akıllı şehir ve sıfır atık uygulamalarını yaygınlaştırarak ülkemizin her yerinde; enerji verimli, iklime duyarlı yerleşim alanları kuruyoruz. Daha az fosil yakıt kullanmak adına, yenilenebilir enerji kaynaklarımızı ülkemizin her yerinde artırıyoruz."