Güncelleme Tarihi:
Yeşil Bursa, bugünlerde karamsar. Bursa ekonomisi, hem otomotiv hem de tekstilde yaşanan krizin pençesinde can çekişiyor. Bursa'nın can damarlarının tıkanması, Bursa ekonomisini sekteye uğratırken; işveren, işçi, tüccar, esnaf, bankacı hemen hemen herkes, bu krizden nasibini alıyor.
Krizi şimdilik uzaktan seyretmekle yetinen Ankara da, bu durumdan olumsuz etkileniyor. Ankara krizi; vergi gelirlerindeki azalmayla direkt hissediyor. Ancak, kapı önüne konulan işçiler nedeniyle kamuoyunda açılan sosyal yara yakın bir zamanda Ankara'yı daha zor durumda bırakacak. Gerçekten de, Bursa'da bu yıl büyük miktarda vergi kaybı bekleniyor. Kapanan işyerleri, vergi borcunu ödemekte zorlanan sanayici ve esnaf nedeniyle, Bursa Defterdarlığı'nın vergi tahsilatında zorlanacağı belirtiliyor.
İŞSİZLER ORDUSU
Krizden en çok etkilenen kesim ise otomotiv sanayii çalışanları... Otomotiv yatırımlarıyla Detroit, Torino gibi dünyadaki otomotiv merkezlerinden biri haline gelen Bursa'da, çalışan nüfus içinde otomotiv sanayiinde çalışanların oranı oldukça yüksek. Tofaş, Renault ve yan sanayiide çalışanların aileleri ve akrabaları da hesaba katıldığında, krizden etkilenen Bursalıların sayısı artıyor.
Bursa'da geçen yılın sonlarında patlak veren ekonomik kriz sonrasında 2 bin 500 küçük işyeri kapanırken, bugüne kadar işsiz kalanların sayısı 24 bini buldu. İşsiz kalanların büyük bir çoğunluğunu otomotiv sektöründe çalışanlar oluşturuyor. 1998'in ikinci yarısından bu yana otomotivde işini kaybedenlerin sayısı yaklaşık 9 bin...
Bursa'da 1994'de yaşanan krizin etkileri hala silinmemiş. O günden bugüne geçen 5 yılın ortalamasına bakıldığında her yıl 1000 işçinin işini kaybettiği görülüyor. Otomotiv sanayiinde çalışan bir işçinin dolaylı yollardan 10 kişiye iş olanağı yarattığı gözönüne alındığında, Bursa'da işini kaybedenlerin sayısının 5 yılda 50 bin kişiyi bulduğu ortaya çıkıyor. Krizden en fazla etkilenen sanayi tesisleri arasında Tofaş ilk sırada yer alıyor. Tofaş'ın içinde bulunduğu sıkıntı, Tofaş'a üretim yapan yan sanayicileri de doğrudan etkiliyor. Hatta, bu küçük ve orta ölçekli firmalar, krizden daha fazla etkileniyorlar.
Otomobil talebinin patladığı yıllarda yatırımlarına hız veren ve Türkiye'nin en büyük üretim kapasitesine sahip olan, en fazla istihdam sağlayan Tofaş'ta krizle birlikte çalışan sayısı hızla eridi. 1993 yılında 8 bin 300 olan çalışan sayısı bugün 3 bin 300 kişiye geriledi.
İhracat ağırlıklı üretim yapan Oyak Renault fabrikasında ise işler yolunda gidiyor. İç piyasadaki daralma nedeniyle yarı kapasite çalışan fabrikada 3 bin 200 işçi çalışıyor.
‘İşçiler personel bölümünün kapısından geçemiyor’
Türkmetal Sendikası Bursa Şubesi Başkanı Sabri Özdemir, işçilerin son yaşanan olaylardan sonra huzurlarının kaçtığını söyledi. İşçilerin tedirgin olduğunu belirten Özdemir, işçilerin içinde bulunduğu durumu şu sözlerle anlattı: ‘‘Bursa'da işini kaybetmeyen şanslı işçiler de huzursuz. Arkadaşı işten çıkaralan işçi, bir gün sıranın kendisine geleceği endişesini taşıyor. İşçiler , korkuyla fabrikaya geliyorlar. Bu korkuyu işçi aileleri de yaşıyor. İşçiyi, kapıda karısı ‘‘kötü haber’’ var mı? diye karşılıyor. Hatta işçiler bugünlerde, korkudan nedeniyle personel bölümünün kapısından bile geçemiyor. Avans çekmek isteyen işçi, personel bölümüne gidemiyor. İşçiler temel ihtiyaçlarının dışında harcama yapmıyor. Çünkü yarınını göremiyor.’’
Otomotiv işçisi karnını zor doyuruyor
BURSA'daki krizin en önemli tanıklarından olan ustabaşı Necip Turgut, işçilerin içinde bulunduğu sorunları şu sözlerle ortaya koyuyor: ‘‘Bütün işçiler endişeli. Herkes birbirine ‘‘Daralma devam eder mi, sıkıntı artar mı? diye soruyor. 3-4 ay sonrasını göremedikleri için alışveriş yapmaktan kaçınıyor. Acil ihtiyaçları dışında para harcamıyorlar.
Sendikalar İş ve İşçi Bulma Kurumu gibi çalışmaya başladı
SENDİKALAR krizle birlikte İş ve İşçi Bulma Kurumu haline geldi. İşten çıkan işçiler, ilk olarak soluğu Türk Metal Sendikası'nda alıyorlar. İşçilerin ortak talebi, sendikanın kendilerine yeni bir iş bulması. Hem de ücret ne olursa olsun.
Krizle birlikte işsiz kalanları zor bir hayat bekliyor. İşlerini kaybeden işçilerin büyük bir çoğunluğu boş oturuyor. Kahvehanelerde vakit öldüren otomotiv işçileri, tekrar işlerinin başına dönebilecekleri umudunu taşıyorlar.
İşsiz kalanların bir kısmı tazminatlarıyla geçinmeye çalışıyorlar. Tazminatlarını bitirenler ise ya inşaatlarda çalışıyor ya da seyyar satıcılık yapıyor.