Türkiye'de mükemmelin mükemmelini bulduk

Güncelleme Tarihi:

Türkiyede mükemmelin mükemmelini bulduk
OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 25, 2003 00:00

Dünyanın önde gelen hazır giyim markası Hugo Boss'un Yönetim Kurulu Ãœyesi Dr. Werner Lackas, Uluslararası Hazır Giyim Federasyonu'nun Ä°stanbul'daki toplantısında katılımcılara, ‘‘Dikkatinizi Türkiye'ye çekmek istiyorum. Burada mükemmelin mükemmelini bulduk. Yatırımımız artacak’’ dedi.ULUSLARARASI Hazır Giyim Federasyonu'nun (IAF) Ä°stanbul'da yapılan Genel Kurulu'na katılan dünyanın en büyük hazır giyim üreticilerinden Hugo Boss Yönetim Kurulu Ãœyesi Dr. Werner Lackas, tüm tekstil ve giyim alıcılarına seslenerek, ‘‘Hepinizin dikkatini Türkiye'ye çekmek istiyorum. Türkiye, çok önemli bir pozisyonda ve biz de Türkiye'de yatırımlarımızla yerimizi saÄŸlamlaÅŸtıracağız’’ dedi.ÇıraÄŸan Sarayı'nda yapılan IAF Genel Kurulu'nda konuÅŸan Hugo Boss Yönetim Kurulu Ãœyesi Lackas, Ä°zmir'de 4 yıl önce yatırım yaptıklarını hatırlatarak, ‘‘Yatırım öncesinde bölgesel hedeflerimizi düşünerek çok ayrıntılı kriterlere göre inceleme yaptık. Ve Türkiye'nin yatırım için en uygun yer olduÄŸunu tesbit ettik’’ diye konuÅŸtu.Yatırım sonrasındaki geliÅŸmelerden de son derece memnun olduklarını ve bu memnuniyet sonrasında yeni yatırımlar düşündüklerini söyleyen Lackas, şöyle konuÅŸtu: ‘‘Türkiye'de çok baÅŸarılı olduk ve Ä°zmir'de global olarak aradığımız tedarikçi özelliklerini yakaladık. Umarım rakiplerimiz buraya gelmez ve biz yalnız kalırız. Ben ÅŸahsen dünyanın her yerine gidiyorum, ama Ä°zmir'deki kadar mükemmel bir iÅŸ düzeni yok. Burada bir anlamda aradığımız mükemmelin mükemmelini yakaladık. Åžu anda 11.5 milyon Euro'luk yatırımımız var, tesisimiz günde 5 bin gömlek üretiyor. Ä°zmir'deki tesislerimizde spor ve kadın giyim üretimi de düşünüyoruz.’’Werner Lackas, Hugo Boss'un global ölçekleri konusunda da ÅŸu bilgileri verdi: ‘‘Dünya genelinde 5 bin satış noktamız, 108 ülkede satışımız var. 17 ülkede kendi show-room'umuzu kurduk. 581 maÄŸazada da tek ürün olarak satılıyoruz. Dünya genelinde 200 ÅŸirketle iÅŸbirliÄŸi yapıyoruz.’’TEDARÄ°KTE HIZ ÖNEMLÄ°George Ä°dari Direktörü Andy Bond, modanın küreselleÅŸtiÄŸini, bu yüzden hem üretimde hem de satışta küresel özelliklere dikkat etmek gerektiÄŸini vurguladı. Hızlı olmanın tedarikte önemine iÅŸaret eden ve Türkiye'nin bölgesel avantajına dikkat çeken Bond, şöyle devam etti:‘‘Birçok zengin pazar için Çin'den tedarik zordur, çünkü uzaktır. Bu nedenle bölgesel tedarikçilerle ortaklığa çok önem veriyoruz. ÖrneÄŸin GAP'in Türkiye'de yaptığı çok iyi bir yatırımdır. Biz de Türkiye'de olaÄŸanüstü özelliklere sahip tedarikçi firmalar tespit ettik. Ancak böyle firmalarla ortaklığa gidilirse, sanal organizasyon tam olarak kurulur ve global rekabetin gerektirdiÄŸi hızlı ve kaliteli üretime ulaşılır.’’ Ä°STANBUL'DAN MEMNUNUZJCPenney BaÅŸkan Yardımcısı Rod Birkins ise firmasının Amerika'nın 43'üncü büyük ÅŸirketi olduklarını belirterek, global tedariÄŸe çok önem verdiklerini anlattı. Birkins, ‘‘28 milyar dolar ciromuz var. 16 milyon JCPenney kartlı müşterimiz var. Birçok alanda perakende lideriyiz. Hedefimiz uygun fiyatla moda satmak ve müşteriye kendini iyi hissettirmek’’ dedi. Bu kapsamda 50'den fazla ülkede ürün sattıklarını, 27 ülkede ise üretim yaptırdıklarını kaydeden Birkins, ‘‘Bu 27 ülkeden biri de Türkiye ve Ä°stanbul'daki üretimden memnununuz. 2005'te kotaların kalkmasından da endiÅŸe etmiyoruz. Çünkü tedarikçilerimizin fiyatları daha da aÅŸağı inecek’’ diye konuÅŸtu.GAP Akdeniz Bölgesi Genel Müdürü Günsan Çetin, Türkiye'den 320 milyon dolarlık alım yaptıklarını belirterek, ‘‘Türkiye'nin ucuz mallarda adet bazında rekabet ÅŸansı yok. Zaten Türk Lirası'nın çok deÄŸer kazandığı bir dönemde alım miktarımızın artırılması da zor görünüyor’’ dedi. Satıcı: Büyük sıçrama yaparızTÃœRKÄ°YE Ä°hracatçılar Meclisi (TÄ°M) BaÅŸkanı OÄŸuz Satıcı ise kongrenin açılışında yaptığı konuÅŸmada, Türkiye'nin ihracatta ve özellikle de hazır giyim ve tekstil sektöründe 1980'lerdeki gibi hızlı bir atılıma hazırlandığını söyledi. Satıcı, ‘‘Türkiye bütün olumsuzluklara raÄŸmen demokrasiden ve serbest pazar ekonomisinden vazgeçmedi. Uzun süredir ekonomide müşteri ve pazar odaklı üretim yapmak için örgütlendik. Böyle bir dünyaya, dünya standartlarında uygun mal ve hizmet üretiyoruz. GeldiÄŸimiz aÅŸamada büyük bir sıçrama yapmak üzereyiz’’ diye konuÅŸtu.Satıcı, Türkiye'nin uluslararası yatırımcılara sadece sektörel ya da ekonomik avantajlar sunmakla kalmadığını, konumu itibariyle siyasal ve kültürel fırsatlar da sunduÄŸunu söyledi. Satıcı, ‘‘Türkiye, bir köprüdür. Bu köprüyü dünya, barış için, ekonomik refah için kullanmalıdır. Ä°stanbul modanın baÅŸkenti olma potansiyeline sahiptir’’ dedi. Sloganımız ‘serbest adil, etik ticaret’IAF ve Türkiye Giyim Sanayicileri DerneÄŸi (TGSD) BaÅŸkanı Umut Oran, dünya ticaretinde yeni dünya düzeninin 1 Ocak 2005 itibariyle kurulacağını söyledi. Oran, hazır giyim sektörü olarak bu sektöre hazırlıkıl olmak için IAF'ın bu konuda proaktif davranmasını istediklerini belirtti. 2005 sonrası yeni ticaret düzeninin kurallarına bütün ülkelerin uymasıyla haksız rekabetin önlenebileceÄŸini belirten Oran, ‘‘IAF'ın sloganı, serbest, adil, etik ticaret. Biz bu sloganı çok önemsiyoruz. GeliÅŸmiÅŸ ülkeler arasında yer alamayan pek çok ülkeyi serbest ve adil ticaret konusu yakından ilgilendiriyor’’ dedi. Oran, Türkiye'nin de üretimde artık bir dünya markası olduÄŸunu, full-package/entegre servis ve üretim pipeline'nının en iyi örneÄŸini verdiÄŸini söyledi. Türkiye'deki geliÅŸmeyi de kendi hayatıyla örneklendiren Umut Oran, şöyle konuÅŸtu: ‘‘Küçükken ÅŸu anda kongre için bulunduÄŸumuz otelin yerinde eski sarayın harabeleri vardı. Biz burada futbol oynardık. 25 yıl içinde Türkiye'de bu anlamda hızlı bir deÄŸiÅŸim oldu. Åžimdi dünyanın en güzel otellerinden birinde 25 yılda çok hızlı geliÅŸen sektörün Dünya Kongresi'ni yapıyoruz.’’Eurotex: Tek taraflı ticaret fakirleÅŸtirirEUROTEX Genel Direktörü William Lakin, geliÅŸen piyasaların geliÅŸmiÅŸ ülkelere baskı kurduÄŸunu ve rekabetin çok sertleÅŸtiÄŸini söyledi. Lakin, 2005'te gümrüklerin de kalkacağını hatırlatarak, ‘‘Artık ithalat yerine dışardan tedarik deniliyor ve geliÅŸen ülkeler geliÅŸmiÅŸ pazarlara herÅŸeyi satabilmeyi bir hak olarak görüyor. Bu anlayışın deÄŸiÅŸmesi lazım’’ dedi. Lakin, Çince'de ticaretin sadece satış anlamına geldiÄŸini belirterek, böyle bir anlayışın ticareti bir tarafı fakirleÅŸtirmeye yönelik kıldığını kaydetti. Lakin, ‘Ticaretin hiçbir ÅŸekilde tek yönlü olmaması gerekir. Bu sektörde de çift yönlü, adil ve eÅŸit ticaret olmalıdır’’ dedi.Ãœretim Anadolu'ya kayacak Ä°stanbul moda merkezi olacakULUSLARARASI Hazır Giyim Federasyonu (IAF) dün ÇıraÄŸan Sarayı'nda gerçekleÅŸen 19'uncu Genel Kurulu'nda, 2005 sonrası sektörün durumu ve markalaÅŸma konuları ele alındı. Kongrenin açılışında konuÅŸan Devlet Bakanı KürÅŸad Tüzmen, Türkiye'nin rekabeti 2005'ten sonra da baÅŸaracağını belirterek, ‘‘Çünkü Avrupa BirliÄŸi ile Gümrük BirliÄŸi sürecinde Türkiye dış ticaretini büyük ölçüde liberalleÅŸtirdi. Tekstil ve hazır giyim sektörü bu liberalleÅŸmeye raÄŸmen çok büyük atak yaptı’’ dedi. Türkiye'de tekstil ve hazır giyimde üretimin Anadolu'ya kaymasıyla Ä°stanbul'un tasarım ve moda merkezi olarak yükseleceÄŸini belirten Tüzmen, bu yöndeki çalışmaların devam ettiÄŸini, transformasyonun çok yakın bir gelecekte gerçekleÅŸeceÄŸini bildirdi. Tüzmen, Türkiye'nin 2005'ten sonra oluÅŸacak zor koÅŸullarda Çin faktörüne raÄŸmen baÅŸarılı olabilmesini ÅŸunlara baÄŸladı: ‘‘Öncelikle sektörde çok büyük bir insan kaynağı ve bilgi birikimimiz var. Sektörün ana hammaddesi pamuk konusunda GAP projesiyle büyük bir atak yapacağız. Türk hazır giyim sektörü çok hızlı teslimat, çevre dostu ve kaliteli üretim konusunda önemli mesafeler aldık. Yan sanayilerde de çok yeterli ve esnek stratejilerle çalışma imkanları oluÅŸturuldu. Bütün bu avantajlarla rakiplerimizi geride bırakacağımıza inanıyorum.’’Tüzmen, basına saldırdı: Bunlar çok üç kağıtçıDEVLET Bakanı KürÅŸad Tüzmen, geçen hafta tartışmalara yol açan ‘‘kriz var’’ sözlerini söylemediÄŸini tekrarlayarak, ‘‘Geçen hafta, benim söylediÄŸim biraz Papa'nın ziyareti gibi oldu’’ dedi. Tüzmen, 19'uncu IAF Kongresi'nin yapıldığı salonun giriÅŸinde, bazı günlük gazetelerde kendi açıklamalarına iliÅŸkin çıkan haberleri nasıl deÄŸerlendirdiÄŸine iliÅŸkin soru üzerine, ‘‘Medyadaki kiÅŸilerin her zaman ellerinden geldiÄŸi kadar görevlerini doÄŸru yaptığına inanıyorum. Biz de görevimizi yapıyoruz’’ yanıtını verdi.Tüzmen, bir gazetecinin, ‘‘Gazeteleri okurken (Bunlar çok üçkağıtçı) dediniz’’ ÅŸeklindeki sözü üzerine ‘‘Yani söyledim. İçten gelen samimi bir laf. Bunu söylüyorum, çünkü istiyorsunuz ki bir köpeÄŸi alıp ısıralım. Benim söylediÄŸim, biraz Papa'nın ziyareti gibi oldu geçen hafta’’ dedi. Tüzmen, ‘‘Kriz var dediniz mi?’’ sorusu üzerine, ‘‘Yok, demedim. Bugüne kadar hep sözlerimin arkasında oldum. Söylediklerim hep doÄŸru oldu, ama her doÄŸruyu da sizlerle paylaÅŸmadım. O da benim sorumluluÄŸumda. Dolayısıyla sizlerle paylaÅŸtığım doÄŸruları da sizler bazen doÄŸru yansıttınız, bazen haber özelliÄŸini ağır bulmak için biraz deÄŸiÅŸtirerek yazdınız. Ama ben bugüne kadar sizlerle olan iliÅŸkimden memnunum.’’ Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!