Türkiye Körfez yatırım fonlarına yoğunlaşacak
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Aralık 10, 2008 09:38
Türkiye, küresel dış finans koşullarının zorlaştığı bu ortamda, likidite koşullarını körfez ülkelerindeki yatırım fonlarına yoğunlaştıracak.
Türkiye'den üst düzey yetkililerin gerçekleştireceği körfez ülkeleri turunda, küresel sermayenin aktörleri arasında yer alan başta Suudi Arabistan, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden yatırım ve likidite imkanları aranacak.
Suudi Arabistan'ın oluşturduğu ve dünyanın en büyük kamu sermayeli “yatırım fonu” olarak değerlendirilen, yaklaşık 1 trilyon dolarlık dev yatırım fonu ile diğer körfez yatırım fonları Türkiye'de yatırım yapmaya davet edilecek.
Türkiye'nin, AB sürecinde, yapısal reformları gerçekleştiren ve enerji kaynaklarının Batıya taşınmasında “koridor” ülke olduğu konusunda vurgulamalarda bulunacak olan yetkililer, Türk şirketleri ile körfez ülke sermayesinin, bölgede ortak yatırımlar gerçekleştirebileceğine de vurgu yapacak.
TÜRKİYE'DEKİ YATIRIM İMKANLARI...
Yetkililer, körfezdeki yatırım fonlarına, Türkiye'deki yatırım imkanları konusunda bilgilendirecek.
Bu arada körfez yatırım fonlarının, GAP başta olmak üzere enerji, telekomünikasyon, perakende ve lojistik sektörlere yatırım ve iştirak açısından sıcak baktıkları belirtiliyor.
Varlığa Dayalı Menkul Kıymet İhracı (Sukuk İcara) konusunun da cazip ortak yatırım imkanları arasında yer aldığı ifade ediliyor.
Yetkililer, daha önce yapılan hesaplamalara göre, Suudi Arabistan'ın kuracağı dev fon hariç, Türkiye'nin, körfez ülkelerinden yıllık en az 10-15 milyar dolar sermaye çekebileceğini vurguluyor.
YATIRIM FİNANSMANI VE DÖVİZ LİKİDİTESİ
ABD kaynaklı yüksek riskli tutsat krizinin, küresel likiditeyi olumsuz etkilediğini hatırlatan yetkililer, Türkiye'nin, global likidite yetersizliğini, körfezdeki yatırım fonlarıyla karşılayabileceğini, bunun da Türkiye'nin menfaati olduğunu ifade ediyor.
Yeni Suudi fonu, son dönemde özellikle tutsat (mortgage) krizinden olumsuz etkilenen ABD'li finansal kurumlar başta olmak üzere çok sayıda şirketten hisse satın alan Orta Doğu ve Asyalı fonların en büyük rakibi olacak.
Abu Dabi'nin 875 milyar dolarlık fonu, Kuveyt'in ise 700 milyar dolarlık yatırım fonları bulunuyor.
Özerk bir yapıya sahip olan Kuveyt Yatırım İdaresi (KIA), Kuveyt`teki petrol gelirlerinin belirli bir kısmıyla oluşturduğu ve yaklaşık 700 milyar dolara ulaştığı belirtilen bir yatırım fonunu yönetiyor. KIA, ABD, Avrupa ve diğer gelişmiş ülkeler başta olmak üzere yatırım imkanlarını araştırıp, yatırım fonlarını, tespit ettiği ülkelerde değerlendiriyor.
Bugüne kadar ülkenin petrol gelirlerinin önemli bölümü Suudi Arabistan Merkez Bankasına (SAMA), kalanı da Kraliyet ailesi mensuplarının banka hesaplarına aktarılıyordu.
Kraliyet ailesi mensupları da, banka hesaplarındaki paralarla istedikleri yatırımları yapıyorlardı. SAMA ise daha muhafazakar bir yatırım politikası izliyor ve başta ABD Hazine bonoları olmak üzere bir miktar da güvenli olarak değerlendirdiği şirketlerden hisse senedi satın alıyordu.
ABD'de başlayan finansal kriz ise bu yatırım fonlarının önem ölçüde zarar etmesine ve bu ülkelerden çıkmasına neden oldu.
IMF DE SUUDİ ARABİSTAN'DAN KAYNAK ARIYOR
Öte yandan, küresel ekonomik krizde birçok ülkenin yardım isteğinde bulunduğu IMF de kaynaklarını güçlendirmek için Suudi Arabistan'dan kaynak arıyor.
Halen 200 milyar doların üstünde bir kaynağı bulunan ve Japonya'nın da 100 milyar dolarlık ilave kaynak taahhüdünde bulunduğu IMF'nin, yardım taahhütleri ise 100 milyar doları buldu.
Fon, 100 milyar dolarlık daha ilave kaynak arıyor.
İngiltere Başbakanı Gordon Brown da, küresel ekonomik kriz çerçevesinde, Suudi Arabistan başta olmak üzere, petrol üreticisi Körfez ülkeleri gibi büyük finans kaynaklarına sahip olan ülkelerin IMF'ye destek olmalarını beklediğini ifade etmişti.
“Suudiler katkıda bulunurlarsa, dünya genelinde daha büyük bir fona sahip oluruz” diyen Brown, “son yıllarda yüksek petrol gelirlerinden 1 trilyon dolar kazanan petrol üreticisi ülkeler, katkıda bulunabilecek konumdalar” açıklamasında bulunmuştu.
Körfez bölgesinin global finans pazarındaki kuruluşları Ithmaar Bank B.S.C, Abu Dhabi Investment House, Gulf Finance House stratejik işbirliği ile oluşturulan Vision.3, 6 milyar dolar tutarında bir fon için Türkiye ile yatırım niyet anlaşması yapmışlardı. Yatırım fonu, GAP'ta tarımsal yatırımlar gerçekleştirilecek.
Bu arada, körfezdeki en büyük petrol dolar birikimine sahip SAMA ve diğer körfez ülkeleriyle, “döviz takası” imkanlarının da kullanılması gündemde bulunuyor.
Suudi Arabistan'ın oluşturduğu ve dünyanın en büyük kamu sermayeli “yatırım fonu” olarak değerlendirilen, yaklaşık 1 trilyon dolarlık dev yatırım fonu ile diğer körfez yatırım fonları Türkiye'de yatırım yapmaya davet edilecek.
Türkiye'nin, AB sürecinde, yapısal reformları gerçekleştiren ve enerji kaynaklarının Batıya taşınmasında “koridor” ülke olduğu konusunda vurgulamalarda bulunacak olan yetkililer, Türk şirketleri ile körfez ülke sermayesinin, bölgede ortak yatırımlar gerçekleştirebileceğine de vurgu yapacak.
TÜRKİYE'DEKİ YATIRIM İMKANLARI...
Yetkililer, körfezdeki yatırım fonlarına, Türkiye'deki yatırım imkanları konusunda bilgilendirecek.
Bu arada körfez yatırım fonlarının, GAP başta olmak üzere enerji, telekomünikasyon, perakende ve lojistik sektörlere yatırım ve iştirak açısından sıcak baktıkları belirtiliyor.
Varlığa Dayalı Menkul Kıymet İhracı (Sukuk İcara) konusunun da cazip ortak yatırım imkanları arasında yer aldığı ifade ediliyor.
Yetkililer, daha önce yapılan hesaplamalara göre, Suudi Arabistan'ın kuracağı dev fon hariç, Türkiye'nin, körfez ülkelerinden yıllık en az 10-15 milyar dolar sermaye çekebileceğini vurguluyor.
YATIRIM FİNANSMANI VE DÖVİZ LİKİDİTESİ
ABD kaynaklı yüksek riskli tutsat krizinin, küresel likiditeyi olumsuz etkilediğini hatırlatan yetkililer, Türkiye'nin, global likidite yetersizliğini, körfezdeki yatırım fonlarıyla karşılayabileceğini, bunun da Türkiye'nin menfaati olduğunu ifade ediyor.
Yeni Suudi fonu, son dönemde özellikle tutsat (mortgage) krizinden olumsuz etkilenen ABD'li finansal kurumlar başta olmak üzere çok sayıda şirketten hisse satın alan Orta Doğu ve Asyalı fonların en büyük rakibi olacak.
Abu Dabi'nin 875 milyar dolarlık fonu, Kuveyt'in ise 700 milyar dolarlık yatırım fonları bulunuyor.
Özerk bir yapıya sahip olan Kuveyt Yatırım İdaresi (KIA), Kuveyt`teki petrol gelirlerinin belirli bir kısmıyla oluşturduğu ve yaklaşık 700 milyar dolara ulaştığı belirtilen bir yatırım fonunu yönetiyor. KIA, ABD, Avrupa ve diğer gelişmiş ülkeler başta olmak üzere yatırım imkanlarını araştırıp, yatırım fonlarını, tespit ettiği ülkelerde değerlendiriyor.
Bugüne kadar ülkenin petrol gelirlerinin önemli bölümü Suudi Arabistan Merkez Bankasına (SAMA), kalanı da Kraliyet ailesi mensuplarının banka hesaplarına aktarılıyordu.
Kraliyet ailesi mensupları da, banka hesaplarındaki paralarla istedikleri yatırımları yapıyorlardı. SAMA ise daha muhafazakar bir yatırım politikası izliyor ve başta ABD Hazine bonoları olmak üzere bir miktar da güvenli olarak değerlendirdiği şirketlerden hisse senedi satın alıyordu.
ABD'de başlayan finansal kriz ise bu yatırım fonlarının önem ölçüde zarar etmesine ve bu ülkelerden çıkmasına neden oldu.
IMF DE SUUDİ ARABİSTAN'DAN KAYNAK ARIYOR
Öte yandan, küresel ekonomik krizde birçok ülkenin yardım isteğinde bulunduğu IMF de kaynaklarını güçlendirmek için Suudi Arabistan'dan kaynak arıyor.
Halen 200 milyar doların üstünde bir kaynağı bulunan ve Japonya'nın da 100 milyar dolarlık ilave kaynak taahhüdünde bulunduğu IMF'nin, yardım taahhütleri ise 100 milyar doları buldu.
Fon, 100 milyar dolarlık daha ilave kaynak arıyor.
İngiltere Başbakanı Gordon Brown da, küresel ekonomik kriz çerçevesinde, Suudi Arabistan başta olmak üzere, petrol üreticisi Körfez ülkeleri gibi büyük finans kaynaklarına sahip olan ülkelerin IMF'ye destek olmalarını beklediğini ifade etmişti.
“Suudiler katkıda bulunurlarsa, dünya genelinde daha büyük bir fona sahip oluruz” diyen Brown, “son yıllarda yüksek petrol gelirlerinden 1 trilyon dolar kazanan petrol üreticisi ülkeler, katkıda bulunabilecek konumdalar” açıklamasında bulunmuştu.
Körfez bölgesinin global finans pazarındaki kuruluşları Ithmaar Bank B.S.C, Abu Dhabi Investment House, Gulf Finance House stratejik işbirliği ile oluşturulan Vision.3, 6 milyar dolar tutarında bir fon için Türkiye ile yatırım niyet anlaşması yapmışlardı. Yatırım fonu, GAP'ta tarımsal yatırımlar gerçekleştirilecek.
Bu arada, körfezdeki en büyük petrol dolar birikimine sahip SAMA ve diğer körfez ülkeleriyle, “döviz takası” imkanlarının da kullanılması gündemde bulunuyor.