Oluşturulma Tarihi: Temmuz 01, 2011 00:00
Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde özel tüketim harcamaları ve yatırımların etkisiyle yüzde 11 büyüdü. Bu büyüme oranıyla Türkiye, dünya rekoruna imza atarken yıl sonuna ilişkin tahminler de yüzde 7’ye doğru güncelleniyor.
SON 6 çeyrektir kesintisiz büyüyen Türkiye ekonomisi, 2011 yılındaki performansıyla da bir rekora imza attı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye ekonomisi bu yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre sabit fiyatlarla yüzde 11 büyürken, son bir yıllık dönemde GSYH artış hızı yüzde 8.8 olarak belirlendi. Özel tüketim harcamaları ve yatırımların etkisiyle beklentilerin üzerinde büyüyen Türkiye, bu dönemde dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi oldu. Hükümetin yüzde 4.5 olarak öngördüğü yıl sonu beklentisi ise yüzde 7’ye doğru güncellenmeye başlandı.
Çift haneli büyüyen tek ülkeTürkiye aynı zamanda ilk çeyrekte çift haneli büyüyen tek ülke olmayı da başardı. Türkiye’yi yüzde 9.9’la Arjantin ve yüzde 9.7’yle Çin takip etti.Dünyanın en büyük ekonomisi ABD aynı çeyrekte yüzde 2.3 büyürken, Avrupa’nın en büyük ekonomisi Almanya ise yüzde 4.8 büyüme sağladı.
284 milyar liralık GSYH
Yılın ilk çeyreğinde Türkiye’nin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) değeri geçen yıla göre sabit fiyatlarla yüzde 11 artarak, 25 milyar 896 milyon liraya ulaştı. Geçen yılın aynı dönemine göre de, cari fiyatlarla GSYH yüzde 17.9 artarak, 284 milyar 868 milyon lira oldu.
Dolar cinsinden GSYH yüzde 12.8 artışla 180 milyar 608 milyon dolara çıktı.
En çok ticaret büyüdüİlk çeyrekte en hızlı büyüyen sektör toptan perakende ve ticaret oldu. Geçen yılın ilk çeyreğinde yüzde 20,5 büyüyen sektör, bu yılın aynı döneminde yüzde 17.2 büyüme gösterdi. Sektörün cari fiyatlarla büyüklüğü, 32.5 milyar liraya ulaştı. Diğer sosyal, toplumsal ve kişisel hizmet faaliyetleri dışında tüm sektörlerde büyüme gözlendi.
İmalatta büyüme yüzde 12.3Parekende ve ticareti yüzde 17.1’le vergi-sübvansiyon, yüzde 14.8’le inşaat, yüzde 12.3’le elektrik, gaz buhar ve sıcak su üretimi, yüzde 12.2’yle ulaştırma ve haberleşme izledi. Üretim tarafında en fazla ağırlığa sahip olan imalat sanayi de yüzde 12.3 büyüme kaydederek, toplam büyümeye 3.1 puan katkıda bulundu. Tarım sektörü ise, daha zayıf geçen önceki çeyreklere göre hızlanarak yüzde 3.6 oranında büyüdü.
GSYH’nin 4’te 3’ü iç tüketim kaynaklıBU yılın ilk çeyreğinde ulaşılan 284.9 milyar liralık Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 76.6’sı iç tüketimden kaynaklandı. Hane halklarının yurtiçi tüketimi yüzde 11.6, devletin tüketim harcamaları ise yüzde 6.7 arttı.
İç tüketimdeki artış yüzde 17.1’i bulurken, yerleşik hanehalklarının yurtiçi tüketimi 211.6 milyar lira, yurtdışı tüketimi de 1.9 milyar lira olarak hesaplandı. Yabancıların Türkiye’deki tüketimi de yaklaşık 6.6 milyar lira oldu.
Hane halklarının 218.2 milyar liralık yurtiçi tüketiminin dağılımına bakıldığında, ilk sırayı 56.6 milyar lira ile gıda, içki ve tütün aldı. Geçen yıla göre bu kalem için 7.8 milyar lira daha fazla harcandı.
Hane halkları 44.4 milyar lira ile konut, su elektrik, gaz, 37.9 milyar lira ile ulaştırma ve haberleşme, 20.4 milyar lira ile mobilya, ev aletleri ve ev bakım ihtiyaçlarını karşılarken, bu dönemde giyim ve ayakkabıya 12.8 milyar lira harcadı.
İlk çeyrekte hanehalkları lokanta ve otel harcamaları için 10.6 milyar lira, eğlence ve kültür için 8.3 milyar lira ayırırken, sağlık için 7.8 milyar lira, eğitim için de 3.7 milyar lira harcama yaptı.
Kişi başına gelir 10 bin 360 dolar
ANKATÜİK verilerinden yapılan hesaplamaya göre, mart ayı itibariyle son bir yıllık dönemde (4 çeyrek) cari fiyatlarla yıllık GSYH 1 trilyon 148 milyar 391.4 milyon TL’yi aştı.
GSYH’deki bu artışla birlikte, kişi başına düşen gelir 15 bin 731 TL oldu. Hesaplamalarda TÜİK’in milli gelir hesaplarında 2010 yılı için 73 milyon 3 bin olarak kullandığı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi verileri dikkate alındı.
Son bir yıllık dönemde dolar cinsinden GSYH 756 milyar 304 milyon dolar olarak gerçekleşirken, kişi başına gelir de 10 bin 360 dolar olarak belirlendi.
TÜİK’in verilerine göre 2010 yılı sonunda kişi başına gayri safi yurtiçi hasıla değeri cari fiyatlarla dolar bazında 10 bin 79 dolar, TL bazında ise 15 bin 138 TL düzeyindeydi.
Böylece ekonomideki yılın ilk çeyreğinde kişi başına gelir dolar cinsinden 281 dolar, TL cinsinden 593 TL arttı.
TÜSİAD: Özel sektörün gücüyle yıl sonunda yüzde 6.6 büyürüzTÜRK Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Ümit Boyner: “Dünya genelinde rekor niteliği taşıyan büyümede, ‘özel sektörün dinamizmi’ temel belirleyici güç olarak öne çıkıyor. İyimser senaryo çerçevesinde, 2011 yılı beklentimizi yüzde 6.6 olarak koruyoruz. Bu arada İthalat artışının bir önceki döneme göre daha da hızlanması, ihracattaki büyümeyi gölgede bıraktı. GSYH büyüme hızında, 2011 ilk çeyrek itibarıyla gerçekleşen çift haneli oran, aynı dönem cari işlemler dengesindeki gelişmelerle ile birlikte değerlendirildiğinde, cari işlemler açığının GSYH’ya oranının yüzde 8’i aştığı gözleniyor.Bu perspektiften değerlendirildiğinde, güçlü iç talep ve artan
emtia ve enerji fiyatlarının, dış denge ve fiyat istikrarı sürdürülebilirliği açısından dikkate alınması gereken gelişmeler olduğu görülüyor.”
İTO: Büyümeyi özel sektör sırtlıyorİstanbul Ticaret Odası Başkanı Murat Yalçıntaş: “Beklentilerin üzerinde gerçekleşen bu büyümede özel sektör sabit yatırımlarının yüzde 38.3 artması, iş dünyasının ekonomiye güvenini ve geleceğe ümitle baktığını gösteriyor. Açıkça söyleyebilirim ki büyümeyi Türkiye’de özel sektör sırtlıyor. Çevremizdeki ülkelere bakarsak bizim rekor büyümemiz çok anlamlı. 2010’un ilk çeyreğindeki yüzde 12’lik büyüme göz önüne alındığında, 2011’in ilk çeyreğinde baz etkisinin olmadığı görülüyor.“
Sanayi yine lokomotif olduİstanbul Sanayi Odası (İSO) Tanıl Küçük: “2010 yılı ilk çeyrekteki yüzde 12’lik büyümenin üzerine gelen yüzde 11’lik artış oldukça sevindirici. Sanayi sektörümüz her zaman olduğu gibi lokomotiflik görevini yine başarı ile yerine getirmiştir. 2011 yılı ilk üç ayında yüzde 11 büyümenin 3.1’lik puanı tek başına imalat sanayimizden geldi. Öte yandan, GSYİH’daki artışa harcama bazında baktığımızda, ekonomiyi soğutma çabalarına rağmen, hane halkı tüketimindeki canlanmanın artarak devam ettiğini görüyoruz.”