Türkiye ile HSBC’nin DNA’sı uydu, bir banka daha alabiliriz

TÜRKİYE’de 20 yıldır faaliyetleri bulunan ve bundan 10 yıl önce Demirbank’ı satın alarak şubeleşme yoluyla büyüme atağı gerçekleştiren İngiltere merkezli uluslararası bankacılık devi HSBC, yeni bir banka almaya hazırlanıyor. HSBC Türkiye CEO’su Martin Spurling, global kriz sonrasında geliştirilen büyüme stratejisinde bir ülkede kalmak yada o pazardan çıkmak için 5 kriter saptandığını belirterek, “Bu kapsamda bazı ülkelerde küçülüyoruz, bazılarında büyümeye karar verdik. Türkiye, uluslararası ekonomi ile bağlantılı oluşu, hızlı büyüme özelliği, yüksek kârlılık, verimlilik ve likidite gibi 5 kriterimize uyuyor. Gelecekte bu uyumu daha da güçlendireceğini görüyoruz. O nedenle Türkiye’de büyümek için banka satın alma dahil her türlü fırsatı değerlendiriyoruz” dedi.
Kamu-özel farketmez
Banka satın alma konusunda şu anda masadaki her türlü opsiyona açık olduklarını vurgulayan Spurling, şunları söyledi: “Kamu ya da özel banka fark etmez. Büyük ya da küçük banka olması da önemli değil. Yeter ki bizim kriterlerimize uysun. Bir banka satın almak için Türkiye’ye bir kaç milyar dolardan fazla yatırımı düşünebiliriz. Türkiye’de 11’inci büyük banka olmaktan memnun değiliz. Tüm bu stratejik büyüme planları, değişiklik arayışları o yüzden.”
Türkiye’ye dönük plan yaparken özellikle ‘lider olmak yada ilk 3-5 arasına girmek’ gibi hedefler koymadıklarını kaydeden Spurling, şöyle konuştu: “Çünkü bizim için uluslararası platform ile bağlantılı oluşu, yüksek büyüme, kârlılık ve verimlilik liderlikten daha önemli. Kâr etmeyen bir pazar lideri yerine alt sıralarda ama daha verimli işler yapan bir banka olmayı tercih ediyoruz. 11 ay önce göreve başladım. İlk günden bu yana Türkiye’deki dinamizm beni çok etkiledi. Girişimcilik ruhu, ülkenin büyüme hızı muazzam. Aile kültürü çok gelişmiş. Türklerin çok iyi iş fikirleri var ve zorluklar içinde büyümeyi başarıyorlar. Türkiye ile HSBC’nin DNA’sı çok uyumlu.”
12’nci büyük ekonomi
HSBC’nin 2050 yılına dönük yaptığı araştırmada, dünyanın en büyük 30 ekonomisinin 19’unun bugünün gelişmekte olan ekonomilerinden oluşacağını öngördüklerini ifade eden Spurling, Türkiye ekonomisinin geleceğini şöyle değerlendirdi: “Çin, Hindistan, Rusya gibi öyküleri hepimiz artık biliyoruz. Ancak biz HSBC olarak Türkiye ve Meksika’ya dikkat çekiyoruz. Türkiye 2050’de bizim öngörülerimize göre dünyanın 12’nci büyük ekonomisi olacak. Uluslarararası ekonomi ile bağlarınız güçleniyor. Ticaretiniz artıyor.”
4 milyar dolar getirdik
HSBC Kurumsal ve Ticari Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Virma Sökmen, Türkiye’nin önemli ihracat pazarlarında büyümek istediklerini belirterek, “Amacımız Türk şirketlerine ihracat yolculuklarında eşlik etmek. Türkiye’ye yabancı sermaye girişinin artışına katkıda bulunmak istiyoruz” dedi. HSBC Türkiye Küresel Yatırım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Selim Kervancı da, 2007 yılından bu yana Türkiye’ye 4 milyar dolarlık yabancı sermaye girişine aracılık ettiklerini kaydetti.

Dünya çok değişken süreçten geçiyor BDDKve hükümet mantıklı

MARTIN Spurling, Merkez Bankası’nın aldığı faiz kararları ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDKK) ekonomiyi soğutmak için bir süredir aldığı önlemlere ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Dünya çok değişken bir süreçten geçiyor. Bundan bir kaç hafta öne kimse ABD’nin ‘AAA’ olan kredi notunun düşeceğinden söz edemezdi. Bugün gelinen noktada ise durum çok farklı. Bu belirsizlik içinde BDDK ve hükümet bana göre oldukça mantıklı davrandı. Hükümetin ve BDDK’nın büyümeyi kontrol etmeye çalışmasını anlıyoruz. Kredilerin yüzde 25 büyüme ile sınırlandırılması kararını iyi buluyoruz. Merkez Bankası’nın son kararlarından dolayı endişeli değiliz.”

10 bin doları aşan gelir müthiş fırsat

TÜRKİYE’de kişi başı gelirin 10 bin doları aşmasının bankacılık açısından büyük fırsatlar barındırdığını kaydeden Martin Spurling, şöyle konuştu: “Gelir 10 bin doları geçtiğinde kişiler ev, araba alma, tatile gitme planları yapıyor. Birikim yapma, sigortalanma gibi yatırımlara para ayırabiliyor. Bu açıdan Türkiye potansiyeli çok büyük bir pazar.”

30 şube açacak çalışan sayısını artıracak

HSBC Türkiye’nin büyüme atağı kapsamında 2012 yılının ilk yarısında 30 şube açmayı planladığını kaydeden Martin Spurling, 2014’e kadar belirledikleri stratejinin hedeflerini şöyle özetledi: “Büyümemize paralel olarak çalışan sayımız artacak. Kârı sermayeye ekleyerek devam edeceğimiz büyüme planımız süresince HSBC Grubu da sermaye artışını destekleyecek. Amacımız özsermaye kârlılığını yüzde 12-15 aralığına yükseltmek. Kontrollü büyüme ve güçlü sermaye ile güçlü likiditeyi sürdürmeyi hedefliyoruz. Türkiye’de şu anda bu hedefleri yakalayabilmiş değil. Yaptığımız plan çerçevesinde 2014’e kadar bunu yakalamayı amaçlıyoruz.”

Türkiye’den dünyaya bankacı gönderiyoruz

TÜRK bankacılık sisteminin ve Türk bankacılarının dünya klasmanında birinci sınıf olduklarını söyleyen Martin Spurling, “HSBC Türkiye olarak bazı ürün ve hizmetlerin yanı sıra yetişmiş bankacı ihraç etmeyi planlıyoruz. Hatta yetişmiş bankacılarımızı göndermeye başladık bile. Geçen yıl 6 kişi, bu yıl 20 kişi HSBC’nin diğer ülkelerdeki ofislerinde görev aldılar. Onlara ‘gidin buradaki know how’ınızı o bankaya orada öğrendiklerinizi de Türkiye’ye transfer edin’ dedik. Türk bankacılar bençe çok müthişler. İşlerine çok adanmış, başarılı isimler” diye konuştu.

ATM’lerdeki bazı hizmetler diğer ülkelere de gidecek

TÜRK bankacılık sistemini ‘çok gelişmiş ve sofistike’ olarak değerlendiren Martin Spurling, şöyle konuştu: “Türkiye’de bankacılık açısından bazı ürün ve hizmetlerin dünya çapında gelişmiş olduklarını gördüm. Örneğin, ATM’lerden TL, dolar, Euro çekmek mümkün. Bu hizmeti diğer ülkelerdeki ATM’lerde de uygulama için altyapı ihraç edebiliriz.”