Türkiye girişimciliğin merkezi, hükümet bankaları teşvik etmeli

DÜNYADA işsizliğin önüne geçmek için girişimciliğin daha fazla desteklenmesi gerektiğinin altını çizen girişim sermayesi uzmanı ve Harvard Business Scholl öğretim üyesi Prof. Josh Lerner, “Hükümet genç şirketlere destek olması için bankaları teşvik etmeli. Özellikle kredi konusunda çalışmalar yapılmalı. Eğer destek olmazsa şirketler oksijensiz kalabilir. Esas istihdam 4 yaşından küçük şirketler tarafından  yaratılıyor” dedi.
Fon bulmada zorlanıyorlar
Lerner, Turkcell’in davetlisi olarak geldiği İstanbul’da, “Ekonomik Kalkınmada Teknoloji ve İnsanın Rolü” etkinliğinde girişimcilikle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:  “Türkiye girişimciliğin merkezi. Ekonomi oldukça hızlı büyüyor. Bazı açılardan henüz gelişmesini tamamlamamış durumda. Bu da risk yatırımcısı konusunu gündeme getiriyor. Türkiye’de risk yatırımcısı bulmak zor. Bu da yeni doğan şirketler için fon bulma sorununu ortaya çıkartıyor.”
Girişimciliğin çok önemli bir boyutu bulunduğuna dikkat çeken Josh Lerner, şu bilgileri verdi: “Bunun anahtarı istihdamda yatıyor. Sıfırdan başlayan firmalar inovasyon açısından da en zengin firmalar. İnovasyon olarak baktığımız zaman 1 dolarlık risk sermayesi kurumsal bir firmanın Ar-Ge yatırımının 3 dolarına denk geliyor ve en az o kadar etkili. 1970’lerin sonundan 1990’ların ortalarına kadar risk sermayesi kurumsal Ar-Ge’nin sadece yüzde 3’üydü ama özel fon tarafından desteklenen inovasyonların yüzde 10-12’sine denk geliyordu.”
Kıvılcım etkiye sahipler
Lerner, girişimciliğin desteklenmesinde özel fonların yanısıra kamunun da önemli rol oynadığını belirterek, şöyle devam etti: “Hükümetler girişimciliği destekleme konusunda kıvılcım etkisine sahip. Singapur, İsrail, Yeni Zelanda, Şili gibi ülkeler girişimciliğe yönelik önemli adımlar attı.”

Japonya 10 yılda girişimcilere büyük destek verdi

GİRİŞİMCİLERİN önünde zorluklar da bulunduğuna işaret eden Harvard Business School Profesörü Josh Lerner, şunları söyledi: “Pek çok kez girişim sermayesi verirken acele ediliyor. Burada önemli olan girişimcilik ortamının sağlanmasıdır. Örneğin Japonya 1990 ve 2000’lerin ilk yarısında en büyük girişim programlarından birine sahip hükümetti. Hükümetin girişimcilere ciddi bir desteği vardı. Ancak hükümet bu desteği kestikten sonra bu faaliyetler çöktü, çünkü girişimci ekosisteminin gelişmesine yardımcı olacak bir ortam düşünülmemişti.”

Elimizdeki en önemli kaynak teknoloji ve insanlarımız

SON yıllarda Türkiye’nin her alanda çok yol katettiğini ancak önümüzdeki 10-20 yıllık dönemde çok daha büyük yol almasının mümkün olduğunu belirten Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, şu değerlendirmeyi yaptı: “Elimizdeki en önemli kaynak teknoloji ve insanlarımız. Tarihimizde ilk kez tüm dünyayı değiştiren bir teknolojik alanda dünyanın gerisinde değil, ilerisindeyiz. Teknoloji sayesinde ortadan kalkan bölgesel farklarla Türkiye’de insanlar artık dezavantajlı değil.”