Türkiye gemi sanayinde dünyanın merkezi olma yolunda

Güncelleme Tarihi:

Türkiye gemi sanayinde dünyanın merkezi olma yolunda
Oluşturulma Tarihi: Ekim 31, 2010 12:44

Türkiye’yi orta vadede yeniden dünya gemi sanayinin ve tersaneciliğinin merkezi haline getirme çabaları hız kazanıyor. Gemi yapımı ve tersaneciliğin kuzeyin soğuk ve nemli ikliminden Türkiye gibi ılıman iklimlere kaydığını savunan uzmanlar, Tuzla’nın yanı sıra Pendik bölgesinin ve Aliağa'nın özellikle orta hacimli gemiler, nehir-kanal ve kıyı tekneleri, mega yatlar ve sahil güvenlik botları üretiminde dünya çapında bir merkez olabileceğini belirtiyor.

Haberin Devamı

Bu amaç doğrultusunda ilki geçen yıl yapılan ve dünya gemi inşa sektörünün en önemli fuarı olarak kabul edilen Hamburg Messe SMM’nin uluslar arası nitelik taşıyan ihtisas fuarının ikincisi bu yıl 26-28 Ocak 2011 tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilecek.

Hamburg Messe ve ortağı Goca Fuar Kongre ve Sergi Hizmetleri tarafından 2009’da ilki gerçekleştirilen ve 30 ülkeden 150 katılımcının yer aldığı ve 65 ülkeden 4000’e yakın ziyaretçinin gezdiği SMM İstanbul 2011 fuarı dünya gemi sanayinin önde gelen temsilcilerini bir araya getirmeyi hedefliyor. Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Savunma Sanayi Müsteşarlığı da fuarı destekliyor. Dünyanın en büyük denizcilik fuarı olarak kabul edilen Hamburg Messe SMM İstanbul fuarı dünya gemi inşa sektörünün uzmanlarını, sektörün kilit oyuncularını ve karar vericilerini bir araya getirip sektörün bölgedeki geleceğini şekillendiren bir platform oluşturmayı amaçlıyor.

“KRİZ SONRASI BEKLENTİLER YÜKSELMİŞ DURUMDA”

Hamburg Messe’nin ortağı Goca Fuar Kongre ve Sergi Hizmetleri Şirketi Genel Müdürü, Fatih Goca, SMM 2011’in hedeflerini şöyle dile getirdi:

“Gemi İnşa ve Sanayi sektörü küresel ekonomik krizden 2008 yılı sonu itibari ile etkilenmeye başlayan ve son günlerde krizin yarattığı karabulutları aralayarak çok ağır da olsa toparlanma içerisine girmiş durumda. Fuar krizin ardından sektörümüzün beklentilerinin de yüksek olduğu bir dönemde yapılıyor. Sektörün lider platformu olan SMM İstanbul olarak, Türk üreticilerine yeni pazarlar yaratmak adına çok önemli bir misyonumuz olduğu bilinci ile hareket ediyoruz”

SMM İstanbul 2011 etkinlik programının ana başlığını “Gelecekte ne olacak? Çıkış nerede?” olarak belirlediklerini aktaran Fatih Goca, “Bu anlamda SMM İstanbul 2011, niş pazarları belirleyip rotasını ona göre yeniden çizmiş ve tam yol ileri demiştir. Açık Deniz Platformları (Rüzgar enerjisi ve petrol gibi), Çevreci çalışmalar (green shipping) Yolcu gemileri, LPD taşıyan gemiler, Hızlı yolcu gemileri, Nehir gemileri ve vapurlar, Megayat üreticileri, Filo Destek gemileri, Askeri deniz araçlarından edinilmiş tecrübeyi sivil özel amaçlı deniz araçlarının yapımında kullanmak gibi çeşitli niş pazarlar üzerine yoğunlaşıyoruz.

T.C. Başbakanlık, Denizcilik Müsteşarlığı ve T.C. Milli Savunma Bakanlığı Savunma Sanayi Müsteşarlığından da 2011 SMM İstanbul için tam destek aldık” dedi.

“TÜRKİYE BÖLGENİN TERSANESİ OLABİLİR”

Fatih Goca, Türkiye’nin gemi sanayinde orta vadede çok önemli bir oyuncu olabileceğine dikkat çekerek, “Dünyada artık yeşil ve çevreci gemilere talep daha artıyor. Eski teknolojideki gemiler başta Avrupa olmak üzere birçok önemli limana giremiyor. Yeni ve çevreci gemilerin dönemi başlıyor. Türkiye olarak biz de bu pazar trendine uymak durumundayız. Rusya’da Karadeniz ve Hazar bölgesinde, hatta İran’da gemiler eskimiş durumda. Bölgedeki gemilerin yüzde 80’i 25 yaşın üstünde. Bunlar ya hurdaya alınacaklar ya da yenilenecekler. Türkiye mevcut tersane yapısıyla tüm bu bölgenin gemilerini yenilenmesinde önemli bir rol oynayabilir. Gemi yapımı kadar söküm ve tamirat işinde de iddiamızı artırabiliriz. Türkiye deniz ticaretinin ve petrol trafiğinin yoğun olduğu bir bölgede yer alıyor. Hızlı bakım ve tamirat gereken durumlarda Türkiye herkesin rahat ve hızla ulaşabileceği bir konumda” dedi.

“TÜRKİYE ORTA ÇAPLI GEMİLER VE KANAL GEMİLERİNDE İDDİALI”

Gemi sanayinin yapım ve söküm olmak üzere iki ana faaliyetinin olduğunu hatırlatan Fatih Goca, Türkiye’nin her iki alanda da iddialı olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Türkiye’nin büyük hacimli yolcu gemileri, büyük tankerler alanında rekabet etmesi zor. Ancak Türkiye’nin en büyük avantajı orta çaplı tekne ve gemiler alanında. Ve bu bölgede orta çaplı gemilere daha çok ihtiyaç var. Deniz yoluyla ticaretin yoğun olduğu bu bölgede orta çaplı gemi ve tekne üretimi daha da hız kazanacak. Özellikle petrol kıyı tekneleri olarak adlandırılan teknelere büyük iş düşüyor. Off-shore petrol aramaları bugün Karadeniz’de ve Hazar bölgesinde devam ediyor. Bu platformlarla kıyılar arasında sefer yapacak tekneler önemli işlev görüyor. Coaster olarak adlandırılan bu tekneleri Türk tersaneleri çok rahatlıkla üretebilmektedir. Ayrıca kanal ve nehir gemileri de Türk gemi sanayi için büyük bir potansiyel oluşturuyor.”

“İŞGÜCÜ DAHA FAZLA ARTTIRILMALI”

Fatih Koca, tersanelerde iş güvenliği konusunda yapılan tartışmaların da sektör üzerinde olumsuz etki yaptığını savunarak, “Bütün dünyada iş güvenliği tartışmaları ve sorunları var. Bugün tersanelerde işgücü oldukça azalmış durumda. 2008’de 35 bin olan rakam 7-8 bin kişiye kadar düştü. Tersane işçiliğini yeniden özendirmek gerekiyor. Teknik ve mühendislik kadrolarında Türkiye çok güçlü bir konumda. Bu avantajları devletimizin de desteğiyle daha üst aşamalara taşımanın zamanı geldi. Bu tür fuarlar sektöre dinamizm ve heyecan getirmek açısından çok fonksiyonel olacak” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!