Türkiye, G-20’ye ‘yön bulma’ dersi verecek

Başbakan Tayyip Erdoğan ile birlikte bu toplantıya katılacak olan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, “Türkiye’nin yaptığı gibi bir orta vadeli bakış açısıyla, orta vadeli program ortaya koymaları önemli” dedi.

TÜRKİYE, Başbakan Tayyip Erdoğan ve Başbakan Yardımcıs Ali Babacan’ın katılacağı G-20 toplantısında gelişmiş ülkelere ‘Orta vadeli program yapın’ çağrısında bulunacak. Halen New York’ta bulunan Ali Babacan, perşembe günü Washington’da katılacağı G-20 toplantısında orta vadeli bir programın önemine vurgu yapacağını aktarırken, bu yönde bir tavsiyede bulunacaklarını açıkladı.
Büyüklerin yönsüzlüğü
New York’ta düzenlediği basın toplantısında Türk gazetecilerle biraraya gelen Babacan, küresel ekonomik krizin aslında safhalar değiştirerek devam ettiğini vurguladı. Babacan, “Dünyanın en büyük ekonomileri bugün ciddi bir yönsüzlük içerisindeyse, bu ekonomiyi yönetenler bir öngörülebilirlik getiremiyorsa, orta vadeli bir bakış açısı ortaya koyamıyorlarsa bu bizler için de tabii önemli bir kaygı unsuru” dedi. Babacan G-20 toplantısında Türkiye’nin ne gibi önerileri olacağına dair bir soru üzerine Babacan, “Kuşkusuz olacak, öncelikle bankacılıkla ilgili düzenlemelerin küresel ölçekte hızlı bir şekilde uygulamaya konması gerektiğini söyledik, bunu tekrar söyleyeceğiz” yanıtı verdi.
Ne yapacağı belli değil
Bunun yanı sıra orta vadeli programın önemine de vurgu yapan Babacan, şu bilgileri verdi: “Türkiye’nin yaptığı gibi bir orta vadeli bakış açısıyla, orta vadeli program ortaya koymaları ve öngörülebilirlik getirebilmeleri önemli. Bizim ta 2009’da ortaya koyduğumuz bir orta vadeli program yaklaşımını bugün için Amerika ortaya koyabilmiş değil. Önümüzdeki 2-3 ay içerisinde ne yapacağı belli olmayan bir büyük ekonomi açıkçası düşünemiyorum, çok yanlış da görüyorum.”
Kafa karışıklığı çok
Güven unsurunun önemine dikkat çeken Babacan, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün ekonomiyi insan faktöründen bağımsız düşünemezsiniz, tüm tartışmalar kamuoyunun gözü önünde yapılıyor. (ABD ve Avrupa’da) bu kadar kafa karışıklığı varken, farklı kafalardan farklı sesler çıkarken, bir yönsüzlük varken halktan hiçbir şey yokmuş gibi hayatını devam ettirmesini bekleyemezsiniz. Bugün ABD’de birkaç trilyon dolar mertebesinde bankaların elinde fazla likidite var iken şirketler, halk, kredi kullanmaktan korkuyor, ekonomik çark bir türlü normal seyrinde dönemiyor, dolayısıyla güveni ön plana mutlaka koymak lazım.”

‘Nasıl olsa güçlüyüz’ diye rehavet içine girmiyoruz

ALİ Babacan, “ABD ya da Avrupa’da işler iyi gitmezse bizim her türlü senaryoya karşı hazırlığımız var” derken, bu konu hakkında şunları söyledi: “Biz bir yandan Avrupalı liderlere, Avrupalı hükümetlere doğruları anlatmaya çalışırken, onlara tavsiyelerde bulunurken, bir yandan da olası olumsuz senaryolara karşı hazırlıklarımızı yapıyoruz. ‘Nasıl olsa bizim bankacılık sistemimiz, bütçemiz güçlü, kamu maliyemiz güçlü’ deyip, bir rehavet içinde asla değiliz, karşımıza çıkabilecek olası senaryolarla ilgili tüm kurumlarımız hazırlıklarını yaptılar, yapıyorlar. Bir rehavet içerisinde olmayacağız, ama Avrupa’da olabilecek olumsuz gelişmelere karşı bizim hazırlıklarımız vardır ve Türkiye’nin en az etkilenmesi, en az hasarla böyle olası olumsuz gelişmelerden çıkıp yoluna devam etmesi için gereken ne varsa yapılmaktadır. Her yerde Türkiye’nin başarılarından söz ediliyor. Ancak bunlar asla rehavete sebep olmamalı.”

Irak’a paradan sıfır atma yolunu gösterdik

TÜRKİYE’nin geçen yıl Ürdün, Suriye ve Lübnan ile birlikte Avrupa ekonomik pazarı benzeri bir girişim başlattığının hatırlatılması üzerine “Bunu er ya da geç gerçekleştirmemiz gerekir” diyen Ali Babacan, bölgede yaşananlara da değindi. Ortadoğu ve Kuzey Afrika’nın dünyada ülkelerin birbiriyle en az ticaret yaptığı ve birbirlerine en az yatırım yaptıkları bölge olduğuna dikkat çeken Babacan, “Kalkınma Bakanlığında Türkiye’den reform desteği isteyen ülkeler için bir birim kuruldu. Bu kapsamda Türkiye, para birimlerinden 3 sıfır atmak isteyen Irak’a destek verdi” diye konuştu.