Türkiye’de piyasalar yeşeriyor, İran’a girmek için çok acelemiz var

Güncelleme Tarihi:

Türkiye’de piyasalar yeşeriyor, İran’a girmek için çok acelemiz var
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 07, 2009 00:00

Boyner Holding’in Murahhas Azası Cem Boyner, ekim-mart döneminde perakendede felaket çöküş yaşandığını belirterek, “İkinci çeyrekte düzelme var. Filiz falan değil epey yeşillenme” diyor. Beymen’in Tahran, Boyner’in ise İran ve Irak pazarıyla ilgilendiğini açıklayan Cem Boyner, “Bu pazarlar için çok acelemiz var” diye konuşuyor.

Haberin Devamı

TÜRKİYE’nin hem lüks hem de orta sınıf perakendeciliğinde önemli işlere adım atmış Boyner’in Murahhas Azası Cem Boyner, krizde herkesin birbirinin kıymetini anladığını söylüyor. Kimsenin kimseyi yemeye, yutmaya çalışmadığını; rakiplerin, alışveriş merkezlerinin, bankaların, sanayicinin ve medyanın yakınlaşarak ortak çözüm üretmeye çalıştığını vurguluyor. Krize stoklarla yakalanan perakendecinin önlemler aldığını bunun da yıllar süren varlık döneminden yokluk dönemine girişe neden olacağını, mağazalarda sınırlı koleksiyonların bulunacağını savunuyor. Türkiye’de kendi faaliyet gösteren Fendi, geçtiğimiz günlerde operasyonlarını Boyner’e devretmiş. 2009 ve 2010’da olmasa da Türkiye’ye yeni markalar getirmeyi sürdüreceklerin söyleyen Cem Boyner ile kendi markalarını, perakende sektörünü ve ekonomik krizin yansımalarını konuştuk.

Haberin Devamı

Evler konserveyle doldu

* Perakende ve ekonomideki daralmayı nasıl hissettiniz?
-  Türkiye 2007’de 27 Nisan muhtırası ile çok kötü bir döneme girdi. 367 darbesi, erken seçim, başörtüsü kriz, AKP’nin kapatılma davası, günlük krizi, belgeler, çok acayip bir travma döneminde yaşarken ekonomik kriz üzerine geldi. Bunun üstüne askerlerin şehit olması, Irak durumu da geldi. İnsanlar o sırda evlerine konserve doldurmaya başladılar. Perakendede küçülme ta 2007 yazında başladı. Herhalde dip noktası geçtiğimiz sene ekimle ile bu martın sonu arasındaydı.
* 2001’de bile görülmemiş küçülme rakamları açıklandı.
-  Panik ve moralsizlikten kimse harcama yapmıyordu. İlk 3 ayın felaket çöküşünden sonra ikinci 3 ayda gözle görülür iyileşme var. Filiz falan değil, epey bir yeşillenme. İkinci üç ayda bizim aynı metrekarelerde gördüğümüz ortalama yüzde 4 büyüme oldukça radikaldir.
* Yılın kalanı için beklentileriniz nedir?
-  İlk çeyrekten sonra ekonominin ciddi ölçüde toparlanmasını bekliyorum. Yılı olumsuz bitireceğimizi sanmıyorum. İkinci çeyrek birinciden çok daha iyi olacaktır. Üç ve dördüncü çeyrekte pozitif büyüme bekliyorum.

Krizi ilk Beymen hissetti

* Markalarınız bazında krizi nasıl hissettiniz?
-  En çabuk Beymen girdi. En çabuk Beymen çıktı. Bizde ilk o etkilendi. En az etkilenen Boyner oldu. Çok iyi yönetti krizi. Satışlarını artırarak da devam ediyor. Network ve Fabrika büyümeyi sürdürüyor. Altınyıldız inanılmaz; bütün yılın siparişlerini aldı.
* 2009’u nasıl kapatacaksınız?
-  2009’u ya 2008 ile başa baş ya da yüzde 10 büyüme ile kapatırız. 2010’dan sonra yüzde 20 civarında büyüme hedefliyoruz. Bundan önce yıllık ortalama büyümemiz yüzde 35 civarındaydı. 2010 senesinde grubun toplam açacağı mağazalar 25’i geçmeyecek. 2007’de 120-130 mağaza açmıştık.

Haberin Devamı

T-box ABD’ye giriyor

* T-box nasıl gidiyor?
-  Şimdi ABD’ye adım attık. Büyük bir Amerikan mağaza zinciriyle görüşüyoruz. Ama bütünüyle tüm markalarımızda çok iyi yönettik krizi. Çok çabuk reaksiyon gösterdik.
İran için acele ediyoruz
* Yurtdışında daha aktif olma planlarınız var mı?
- Mısır’daki pozisyonumuzu koruyoruz. Bizim şu an Beymen ve Boyner olarak Tahran’da planımız var. Çok acele ediyoruz.
* Ne zaman?
-  Yani bizimle beraber yatırım yapacak doğru yerel bir yatırımcıyı bulduğumuz anda... Çok acelemiz var. İlk görüşmeler olur ama 2010’a kalır. Irak da çok ciddi bir pazar. Boyner hem İran hem de Irak ile ciddi anlamda ilgileniyor. Bakir pazarlar çok önemli; ilk giden diğerlerine pazarı kapatıyor. Yani bir Tahran hem Harvey Nichols hem Beynem hem Saks’ı kaldıramaz. Markalar arasında da bir yarış var. Yabancı markalarla yerli müşteriyi başarıyla ilk buluşturan oranın yüzde 51 galibi.

Haberin Devamı

Maalesef dünyada krizi en kötü yöneten ülkeyiz

* Kriz için alınan önlemleri yeterli buluyor musunuz? IMF anlaşmasına nasıl bakıyorsunuz?  
-  Ekonomi yönetimi her şeyiyle geç tepki verdi bu kriz ortamına. Çok değişik gerekçeleri olabilir. Ancak AB ve ekonomi çok uzun süre hükümetin gündeminde değildi. Hükümetin son seçimde oy kaybetmesini de buna bağlıyorum ben. Ekonomik kriz ve işsizlikten çok belediye harcamalarına ve seçime odaklandığı için olduğunu düşünüyorum. Yüz binlerce insan işsiz kaldı.  Herkes geçim derdindeydi. Yüzde 13.8 küçüldük. Dünyada bu krizi en kötü yöneten ülkeyiz maalesef. IMF anlaşması çok önemli. Türkiye yeniden yatırım yapılabilir ülke olmalı.

Haberin Devamı

İnsanlar seks yapmaya başladı

* Krizde insanların seks bile yapmadığını söylemiştiniz. Bu da değişmeye başladı mı?
- Ben morallerin çok düzeldiğini düşünüyorum. Para neşelendi. İnsanlar harcama cesaretini gösterebiliyor artık.

Kahire nihayet hissetti

* Beymen Kahire’nin performansı nasıl?
-  Çok güzel. Nihayet etkilendi krizden. Mayıs ayına kadar geçen senenin kat kat ötesindeydi. Mayısta geçen yıla göre yüzde 10 düşüş yaşadı. Şimdi de indirimde; yakında toparlar.

Hastanın yanında kötü söz söylenmez

* Teşvik paketini nasıl buldunuz?
-  Hastanın yanında kötü konuşulmaz. O kadar hassas ekonomik bir dönemden geçiyoruz ki sivil toplum örgütlerinin gerçek düşüncelerini çok yüksek sesle dile getirmeyeceklerini düşünüyorum. Ekonomi o kadar kırılgan ki teşvik paketi az eleştiri aldı. Paketle ilgili sanayiciler de çok hevesli değil.

Haberin Devamı

Sektörde birleşme olmaz

* Pek çok Türk markanın krizle yok olacağı da söyleniyor. Havlu atanlar olacak mı?
-  Sektörün kendi içinde fazlalıkları olduğunu kabul etmem lazım. Çok fazla marka, ürün, çeşit. var Hele lüks tüketimde çokluk olmaz. Bir şey lüks ise biraz nadir olmalı. Krizin dibini gördüğümüz ekim-mart döneminde ne olacaksa oldu. Bundan sonra çok önemli bir konsolidasyon beklemiyorum.

Rusları Gürcüleri Abhazları memnun edemedik

* Abhazya’da açtığınız mağazayı kapattınız.
-  Orada kimseye yaranamadık. Gürcistan’la olan iş ilişkilerimizi bozmamak için mağazanın ismini kaldırınca Ruslar ismi geri koymamızı istediler. Sonunda ne Gürcülere, ne Abhazlara, ne de Ruslara; hiç kimseye yaranamadığımız bir hale geldik.

Akaretler başta üzdü yeni oyun planımız var

* Akaretler’deki girişiminiz krize denk geldi. Yeniden yapılanma düşünüyor musunuz?
-  Akaretler’in açılışı tam krize denk geldiği için başlangıçta bizi çok üzdü. Oradaki mağazalarımızı, markalarımızı gözden geçiriyoruz, yeni bir oyun plan üretiyoruz. 12 markamız var orada. Bir kısmını Nişantaşı’nda açacaktık ama yatırımcılar Akaretleri gördünce orayı istedi.
* Fulya’da outlet açtınız.
-  Outlet işini çok önemsiyoruz. Bizim OTİM’deki outlet iddia ediyorum Harvey Nichols’ın Londra mağazasından çok daha güzel.
* Perakende dışında başka bir alan hiç düşündünüz; mü düşünecek misiniz?
-  Buradayız. Bu işi iyi yaptığımızı düşünüyoruz ve kendi alanımızda devam edeceğiz. Yeni işlere gireriz yeni ortaklar alırız ama daha yapacağımız çok iş var.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!