Güncelleme Tarihi:
Kişisel ekonomik durumlarının ve Türkiye ekonomisinin iyiye gitmediğini düşünen Türk insanı, kriz döneminde markalardan ve marka sadakatinden uzaklaştı. Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Nalçaoğlu, “Toplum siyasi görüşleri açısından ayrışsa da, Türk insanın ekonomik kaygıları artıyor. Onları birleştiren major faktör de bu” dedi.
Ekonomik kaygı artıyor
Türkiye’de bireylerin, kendilerinin ve ailelerinin ekonomik gelecekleri konusunda kaygılı olduğunu belirten Halil Nalçaoğlu, şunları söyledi: “Bu kaygı 2005’ten bu yana artma eğiliminde. Yurttaşlar kişisel ekonomik durumlarının ve Türkiye’nin ekonomisinin iyiye gitmediği kanısında. Emeklilik endişesi 2005’ten bu yana yüzde 47’den 51’e yükseliyor. Ailenin geleceğine dair endişe ise aynı dönemde yüzde 55’ten 62’ye yükseldi. Türkiye’de bireylerin yalnızca 4’te biri ekonominin ve kişisel ekonomik durumun iyiye gittiğini belirtiyor.”
Dini inanç yön veriyor
Araştırma şirketi Ipsos KMG CEO’su Vural Çakır, “34 ilde, 16 bine yakın bir örneklemle yapılan ve 10 ana başlık altında soruların analiz edilmesi ile ortaya çıkan araştırmanın sonuçlarından ‘Türkiye’yi Anlama Kılavuzu’ oluşturuldu. Bu araştırmanın en önemli özelliği 2005-2007-2009 yıllarını kapsayan dataların karşılaştırılabilir bir şekilde elimizde olması” dedi. Halil Nalçaoğlu, araştırmaların 6 yıllık verilerine bakıldığında din ve geleneksel değerlerin Türkiye’de siyasi yönelimleri belirleyen en önemli faktör olduğunu vurgulayarak, “Türkiye insanı yüzde 66 oranında dinin hayatlarına yön verdiğini düşünüyor. Ancak bu oranda geçen yıllara göre yaklaşık 6 puanlık düşüş gerçekti” diye konuştu.
Markaya bağımlılık azalıyor
Siyaset, ekonomik durum, medya kullanımı, reklam, alışveriş eğilimleri, toplumsal cinayet,
eğitim, sağlık, kimlik-aidiyet ve boş zaman değerlendirmesi gibi 10 başlıkta toplanan araştırmanın bazı sonuçları şöyle:
Televizyon reklamlarına ilgi artıyor, bu reklamların satın alma davranışına yansımasında 2005’ten bu yana yüzde 10’luk düşüş görülüyor.
Satın alma davranışına etki bakımından gazete ve dergilerin etkisi yüzde 42 oluyor.
Markaya bağımlılık geriliyor. “Pahalı olsa da marka tercih ederim” diyenler yüzde 44’ten yüzde 38’e indi.
İnternetten alışveriş yaptığını söyleyenlerin oranı altı yılda yüzde 6’dan yüzde 12’ye ulaştı.
Dini eğitime ağırlık
Araştırmaya katılanların yüzde 52’si dini eğitime daha çok ağırlık vermesi görüşünde. Eğitim sistemine güvenenler yüzde 30 düzeyinde bulunuyor.Sağlık konusunda doktora güven yüzde 75 çıkıyor.
‘Asker bağımsızlığın güvencesi’ diyenlerin oranı yüzde 85’e indi
Ipsos KMG’nin araştırmasına göre, ‘Askerler bağımsızlığın ve toplumsal düzenin güvencesidir’ düşüncesine katılanların oranı 7 puan gerileyerek yüzde 85’e indi.
“Bu ülkeyi beğenmeyen gidebilir” cümlesine verilen destek de 5 puanlık düşüş göstererek yüzde 56 olarak gerçekleşti.
İmkanı olsa başka bir ülkede ya da şehirde yaşamak isteyenlerin oranı yüzde 25 çıktı.
Erkek ev işi yapsın, kadın çalışmak için izin alsın
ARAŞTIRMANIN “Toplumsal Cinsiyet” başlığı altında kadın erkek eşitliğiyle ilgili bulgularına göre, geçmiş dönemlerle karşılaştırıldığında erkeğin de ev işi yapmasına destek verenlerde artış görülüyor. Erkekler ev işi yapmalı diyenler yüzde 39’dan yüzde 42’ye yükseliyor. Ayrıca, ‘Kadının çalışması kocasının iznine bağlıdır’ diyenlerin oranı yüzde 62 oldu.
200’den fazla veriyle Türkiye’yi 5’e böldüler
ARAŞTIRMADAN elde edilen 200’ün üzerinde veriye göre Türkiye 5 ayrı kümeye ayrıldı. Bu kümeler ve değerlendirmeleri şöyle:
Kentli Modernler: Yaklaşık 10 milyon kişi yer alıyor. Bunların yüzde 11’i ekonominin ve siyasetin gidişini “iyi” buluyor. Yüzde 18’e demokratik açılıma destek veriyor.
Tutunamayan Yurttaşlar: Bu grupta 9 milyon kişi var. Bu grup Doğu ve Güneydoğu Anadolu ve Marmara Bölgesinde yaşıyor. Ekonomik ve siyasal gidişatın Türkiye ortalamasından daha iyi olduğunu belirten bu grup, kamuda türban serbestliğini yüzde 60’la destekliyor.
Kırsal Kayıtsızlar: Yaklaşık 16.6 milyon kişinin bulunduğu bu grup, ekonomik ve siyasal gidişatın Tüürkiye ortalamasının da altında olduğunu düşünüyor.
Kentli Gelenekçiler: Yaklaşık 21.6 milyon kişinin bulunduğu bu grup, orduya yüksek değer veriyor, ekonomiden memnun görünüyor, açılıma destek vermiyor.
Kırsal Statükocular: 14.4 milyon kişinin bulunduğu grup, ekonomik ve siyasal gidişatın Türkiye ortalamasından daha iyi olduğunu düşünüyor. Demokratik açılıma ve Kürtçe eğitime destek veriyor.
Ipsos Türkiye bölge lideri
IPSOS KMG CEO’su Vural Çakır, şirketin 2009 yılını yüzde 25 büyümeyle kapattığını söyledi. Ulaştığı ciroyla Ipsos’un Orta ve Doğu Avrupa ve Afrika bölgesindeki en büyük şirketi Ipsos Türkiye oldu. Çakır, 2010’da büyüme hedeflerinin yüzde 15 olduğunu kaydetti.