Güncelleme Tarihi:
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Üreten Muğla Ortak Akıl Toplantısı"nda Bakanlık yetkilileri üreticilerle bir araya gelerek, sorunları dinledi.
Toplantının açılışında konuşan Muğla Valisi Amir Çiçek, Muğla'nın bereketli toprakları, uygun iklimi, coğrafi konumu ile bitkisel ve hayvansal üretimde üreteciler için büyük avantajlar içerdiğini belirtti.
Muğla çiftçilerinin ülkede üretilen birçok ürünü yüksek kalite ve verimle üretebildiğini kaydeden Çiçek, Muğla yüz ölçümünün yüzde 18'ini de tarım alanlarının oluşturduğunu anlattı.
Çiçek, Muğla'nın tarımsal üretim değerleri itibarıyla örtü altı domates yetiştiriciliği, zeytin, nar, narenciye, badem, çam balı ve kültür balıkçılığı sektörlerinde öne çıktığını vurgulayarak, şunları söyledi:
"Muğla, bazı ürünlerin üretiminde de Türkiye'de lider konumdadır. Artık daha fazla üreten, marka yapan, kaliteli ürün pazarlayan bir Muğla var. Biz çalışmaları bu yönde yürütüyoruz. Özellikle ekolojik tarım için çok önemli çalışmalar yürütüyoruz. Uluslararası pazarlarda aranan ürün yetiştirmek için çaba gösteriyoruz. Bunu da ortak akıl ile yapıyoruz. Ortak aklın ürettiği ürün de en kaliteli üründür. Muğla'nın tarım ürünlerinden elde ettiği ihracat bedeli 680 milyon lira. Muğla, tarım sektöründe ekonomiye 7,5 milyar katma değer sağlayan bir il konumunda."
"TÜRKİYE TARIMSAL HASILA VE İHRACAT BAKIMINDAN NET BİR İHRACAT YAPAN ÜLKE DURUMUNDADIR"
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Özcan de Türkiye’nin tarımsal üretim hasılası bakımından dünyada altıncı, Avrupa Birliğinde (AB) birinci sırada olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin 60 milyar dolarlık tarımsal hasıla ile bu değeri yakaladığını ve bir çok üretimlerde de dünya birincisi olduğunu vurgulayan
Özcan, "Türkiye 186 ülkeye bin 730 çeşit tarımsal ürün ihraç etmektedir. Bu üretimlerinde ihracat değeri 18 milyar dolardır. Yaklaşık 11,5 milyar dolar liralık da ithalatımız vardır. Türkiye tarımsal hasıla ve ihracat bakımından net bir ihracat yapan ülke durumundadır. Türkiye'de dünyanın geleceğine gıda ve üretimiyle ilgili 'Biz de varızın adayları arasındadır. Bu adaylığımız da çok ciddidir." diye konuştu.
Özcan, son 10-15 yıldır ülkenin büyüme hızının her geçen yıl biraz daha üst noktalara taşındığını kaydederek, tarım sektörünün son 15 yıldır hep yüzde 3 ve 4'lük büyüme hızı gösteren bir sektör olduğunu ifade etti.
"KIRMIZI ETTE BİRAZ SIKINTIMIZ VAR"
Türkiye'de 18,5 milyon ton süt, 1 milyon 150 bin ton kırmızı et, 1 milyon 990 bin ton kanatlı et, 17 milyar yumurta üretildiğini anlatan Özcan, şu bilgileri verdi:
"Ülkemizde 107 bin ton da bal üretiyoruz. Bitkisel üretim konusunda bizim çok şükür önemli bir sıkıntımız yoktur. Hayvancılıkta da sütte sıkıntımız yok. Kırmızı ette biraz sıkıntımız var. Bu da elbette yıllardan beri gelmiş olan stratejik bir değerlendirmenin yeniden gözden geçirilmesini icap ediyor. 1 milyon 300 bin ton ihtiyacımızın 1 milyon 150 bin tonunu karşılıyoruz. Yani 150 ton bir açığımız var. Bu açığıda kapatmak için çalışma yürütüyoruz. Türkiye'de 3 milyon 100 bin tarım işletmesi var. Bu işletmelerin yüzde 66'sı hayvancılık ve bitkisel üretimi beraber yapıyor. Yüzde 30'u sadece bitkisel üretim yapıyor, yüzde 3 civarında da sadece hayvancılık yapıyor."
Özcan, Türkiye'nin son 10 yıldır un ihracatında dünya birincisi, makarna ihracatında dünya ikincisi, incir, kayısı, zeytinyağı gibi birçok ürünlerde de dünya birincisi olduğunu aktardı.
Toplantı daha sonra basına kapalı olarak devam etti.