Türkbank'tan IMF'ye ‘bizi kurtar’ mektubu
Güncelleme Tarihi:
Emre ÖZPEYNİRCİ
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 23, 2001 01:34
Tasfiye kararı Danıştay tarafından da onaylanan Türk Ticaret Bankası son çareyi IMF Başkan Yardımcısı Stanley Fischer'e mektup yazmakta buldu. Türk Ticaret Bankası Yardım Sandığı Vakfı Başkanı Celal Balabanlı ve yardımcısı Ali Rıza Adaş imzalı mektup IMF'ye gönderildi.
Bakacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu tarafından tasviye edilmesi kararlaştırılan ve Danıştay tarafından da onaylanan Türk Ticaret Bankası son çareyi IMF Başkan Yardımcısı Stanley Fischer'e mektup yazmakta buldu. Türk Ticaret Bankası Munzam Sosyal Güvenli Emekli ve Yardım Sandığı Vakfı Başkanı Celal Balabanlı ve Başkan Vekili Ali Rıza Adaş imzalı mektup IMF Başkan Yardımcısı Stanley Fischer ve IMF Türkiye Masası şefi Juha Kahkonen'e gönderildi. Mektupta Fisher ve Kahkonen'den görüşmek için randevu isteyen vakıf yöneticileri, bankalarının yeniden sisteme kazandırılması için yardım bekliyorlar.
Vakıf yöneticileri IMF'ye gönderdikleri mektupta şu görüşlere yer veriyorlar:
‘‘IMF'nin gelişmekte olan ülkelerde en önemli zorunluk ve en önemli ihtiyaç olarak gördüğü bankacılık sektöründe yapılacak düzenlemeyle ilgili olarak Türk Ticaret Bankası'nın sorunlarını sizinle paylaşmak ve görüşlerinizi almak istiyoruz. IMF'nin esasları doğrultusunda Türkiye'de bankacılık sektörü yeniden düzenleniyor. Şu an için Türkiye'de birçok banka Tasarruf Teşvik Fonunun kanatları altında. Bu bankaların dışında Türk Ticaret bankasının ise tamamen ve yapısal olarak fondaki diğer bankalardan farkı bulunuyor. Türkbank fon bankası değil ticari bankadır ve ticari kanunlara tabidir’’
4 SAYFALIK AÇIKLAMA
Türkbank'ın yapısal olarak diğer fondaki bankalardan farklı olduğunu ise 4 sayfalık bir açıklamayla anlatan yöneticiler 1913 yılında kurulan Türk Ticaret Bankası'nda vakfın yüzde 5.10'luk hisselerinin bulunduğunu kaydederek, BDDK'nın Türbank'ı tasfiye kararının ülke ekonomisine ve bankacılık sektörüne zarar vereceğini ifade ediyorlar.
Vakıf yöneticileri IMF'nin BDDK'nın kararına karşın daha iyi bir anlaşıya sahip olacağına inandıklarını belirterek, ‘‘Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun almış olduğu karar hukuka aykırıdır. Bankalar Kanunu'na göre iddia edildiği gibi zarar üretiyorsa, düzeltilmesi mümkün değilse Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilmesi gerekmektedir. Çünkü Türkbank'ın fona devredilmesi için TMSF ve BDDK'nın almış olduğu herhangi bir karar ve bankanın Fona devri için murakıp raporu yoktur. Türkbank'ın 31.05.2001 tarihli bilançosunda 280 trilyon 883 milyar lira zarar değil 220 triyon lira net özsermayesi mevcuttur. Bütün rasyolar yükümlülüklerini yerine getirecek düzeydedir’’görüşlerine yer verdiler.
ÇELİŞKİLİ AÇIKLAMALAR
Türkbank'ın tasfiyesiyle ilgili BDDK'nın kararına teşkil eden TMSF'nin 11 Haziran ve 15 Haziran tarihli yazılarının birbirleriyle çeliştiğini de belirten Vakıf yöneticileri mektupta şunları belirttiler:
‘‘TMSF'nin ilk mektubunda Türkbank'ın taahütleri yerine getirmede önemli bir sorunla karşılaşmadığı bu nedenle İnterbank, Esbank ve Etibank'ın Türkbank bünyesinde birleştirilmesini uygun olacağı düşünüldüğü belirtiliyor. Dört gün sonra yine TMSF'nin yazdığı ikinci yazıda ise zararı bulunan ve hızla artan Türkbank'ın başka bir fon bankasıyla birleştirilmesi durumunda da zararının devam edeceği gözönünde bulundurularak bankacılık yapma ve mevduat kabul etme izni kaldırılması konusunda BDDK'ya öneride bulunulmuştur. 4 günde bu görüşler nasıl değişmiştir.’’ Mektupta Avrupa Birliği standartlarında bu tip bankaların kurtarıldığını da belirten vakıf yöneticileri, ‘‘Türkbank'ın bankacılık sistemine yeniden kazandırılmasını istiyoruz. Bu konunad sizinle görüşerek anlaşma konusunda tavsiyerinizi almak istiyoruz. Ayrıca IMF'nin bankacılık sistemini yeniden oluşturması için amacının çift taraflı olacağınıa inanıyoruz’’
Fon bankası değiliz
IMF'ye gönderdikleri mektupla ilgili olarak Vakıf Başkan vekili Ali Rıza Adaş, ‘‘Biz fon bankası değiliz. Fon tarafından el konan bir banka olsaydık şu an bankanın yüzde 5.10'nuna sahip olmazdık"diye konuştu. Fonda olmayan bir bankayla ilgili IMF'ye gönderilen niyet mektubunda 13 bankayla birlikte isimlerinin geçtiğini belirten Adaş, "Türkbank'ın Niyet mektubundan çıkarılmasını istiyoruz. Ayrıca fona alındığımıza dair hiç bir kanun maddesi ve hukuki gerekçe yok. 1997'de fona girdikten sonra Hazine'nin de verdiği yazılı ifadeyle fondan çıkarıldık. Hukuki bir hataya düştüler. Biz ticaret bankasıyız ve Ticaret kanuna göre hareket etmeliyiz’’dedi.
Adaş, gönderdikleri mektup sonucunda IMF'nin görüşme taleplerini kabul ettiğini belirterek, ‘‘Görüşme kabul edildi ama şimdi Amerika'da mı Türkiye'di mi yapılsın müzakereleri sürüyor’’diye konuştu. Adaş, konuyla ilgili olarak gazetelere de ilan vermeye başladıklarını belirtti.
Vakıf yöneticileri IMF'ye gönderdikleri mektupta şu görüşlere yer veriyorlar:
‘‘IMF'nin gelişmekte olan ülkelerde en önemli zorunluk ve en önemli ihtiyaç olarak gördüğü bankacılık sektöründe yapılacak düzenlemeyle ilgili olarak Türk Ticaret Bankası'nın sorunlarını sizinle paylaşmak ve görüşlerinizi almak istiyoruz. IMF'nin esasları doğrultusunda Türkiye'de bankacılık sektörü yeniden düzenleniyor. Şu an için Türkiye'de birçok banka Tasarruf Teşvik Fonunun kanatları altında. Bu bankaların dışında Türk Ticaret bankasının ise tamamen ve yapısal olarak fondaki diğer bankalardan farkı bulunuyor. Türkbank fon bankası değil ticari bankadır ve ticari kanunlara tabidir’’
4 SAYFALIK AÇIKLAMA
Türkbank'ın yapısal olarak diğer fondaki bankalardan farklı olduğunu ise 4 sayfalık bir açıklamayla anlatan yöneticiler 1913 yılında kurulan Türk Ticaret Bankası'nda vakfın yüzde 5.10'luk hisselerinin bulunduğunu kaydederek, BDDK'nın Türbank'ı tasfiye kararının ülke ekonomisine ve bankacılık sektörüne zarar vereceğini ifade ediyorlar.
Vakıf yöneticileri IMF'nin BDDK'nın kararına karşın daha iyi bir anlaşıya sahip olacağına inandıklarını belirterek, ‘‘Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun almış olduğu karar hukuka aykırıdır. Bankalar Kanunu'na göre iddia edildiği gibi zarar üretiyorsa, düzeltilmesi mümkün değilse Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilmesi gerekmektedir. Çünkü Türkbank'ın fona devredilmesi için TMSF ve BDDK'nın almış olduğu herhangi bir karar ve bankanın Fona devri için murakıp raporu yoktur. Türkbank'ın 31.05.2001 tarihli bilançosunda 280 trilyon 883 milyar lira zarar değil 220 triyon lira net özsermayesi mevcuttur. Bütün rasyolar yükümlülüklerini yerine getirecek düzeydedir’’görüşlerine yer verdiler.
ÇELİŞKİLİ AÇIKLAMALAR
Türkbank'ın tasfiyesiyle ilgili BDDK'nın kararına teşkil eden TMSF'nin 11 Haziran ve 15 Haziran tarihli yazılarının birbirleriyle çeliştiğini de belirten Vakıf yöneticileri mektupta şunları belirttiler:
‘‘TMSF'nin ilk mektubunda Türkbank'ın taahütleri yerine getirmede önemli bir sorunla karşılaşmadığı bu nedenle İnterbank, Esbank ve Etibank'ın Türkbank bünyesinde birleştirilmesini uygun olacağı düşünüldüğü belirtiliyor. Dört gün sonra yine TMSF'nin yazdığı ikinci yazıda ise zararı bulunan ve hızla artan Türkbank'ın başka bir fon bankasıyla birleştirilmesi durumunda da zararının devam edeceği gözönünde bulundurularak bankacılık yapma ve mevduat kabul etme izni kaldırılması konusunda BDDK'ya öneride bulunulmuştur. 4 günde bu görüşler nasıl değişmiştir.’’ Mektupta Avrupa Birliği standartlarında bu tip bankaların kurtarıldığını da belirten vakıf yöneticileri, ‘‘Türkbank'ın bankacılık sistemine yeniden kazandırılmasını istiyoruz. Bu konunad sizinle görüşerek anlaşma konusunda tavsiyerinizi almak istiyoruz. Ayrıca IMF'nin bankacılık sistemini yeniden oluşturması için amacının çift taraflı olacağınıa inanıyoruz’’
Fon bankası değiliz
IMF'ye gönderdikleri mektupla ilgili olarak Vakıf Başkan vekili Ali Rıza Adaş, ‘‘Biz fon bankası değiliz. Fon tarafından el konan bir banka olsaydık şu an bankanın yüzde 5.10'nuna sahip olmazdık"diye konuştu. Fonda olmayan bir bankayla ilgili IMF'ye gönderilen niyet mektubunda 13 bankayla birlikte isimlerinin geçtiğini belirten Adaş, "Türkbank'ın Niyet mektubundan çıkarılmasını istiyoruz. Ayrıca fona alındığımıza dair hiç bir kanun maddesi ve hukuki gerekçe yok. 1997'de fona girdikten sonra Hazine'nin de verdiği yazılı ifadeyle fondan çıkarıldık. Hukuki bir hataya düştüler. Biz ticaret bankasıyız ve Ticaret kanuna göre hareket etmeliyiz’’dedi.
Adaş, gönderdikleri mektup sonucunda IMF'nin görüşme taleplerini kabul ettiğini belirterek, ‘‘Görüşme kabul edildi ama şimdi Amerika'da mı Türkiye'di mi yapılsın müzakereleri sürüyor’’diye konuştu. Adaş, konuyla ilgili olarak gazetelere de ilan vermeye başladıklarını belirtti.