Türk malı akıllı kumaş iki ay sonra piyasada
Güncelleme Tarihi:
Meltem ERSOY
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 16, 2005 02:07
Türk tekstilcisi Çin’e karşı rekabet gücünü akıllı kumaşlarla artırmanın yollarını arıyor. Tepaş Tekstil, Alman işbirliğiyle üreteceği vücut ısısının regülasyonunu sağlayan akıllı kumaşın üretimine 2 ay içinde başlayacak.
ÇİN’deki ucuz üretim nedeniyle tehdit altında olan Türk tekstili, çözüm yollarını nanoteknolojiyle üretilen akıllı kumaşlarda arıyor. Yerli ve yabancı 300’e yakın tekstilcinin, katmadeğeri yüksek ürün üretebilmek için yapılması gereken teknoloji yatırımlarını tartıştığı Hightex 2005 Fuarı’na katılan Tepaş Tekstil, 2 ay içerisinde vücut ısısının regülasyonunu sağlayan akıllı kumaş üretimine geçeceğini açıkladı.
TERLETMEYEN KUMAŞ:
Tepaş Tekstil Sanayi ve Ticaret’in Yönetim Kurulu Başkanı Kerim Tıkır, yaklaşık 2 yıldır üzerinde çalıştıkları ısı regülasyonu sağlayan akıllı kumaşlarının üretimine 2 ay içerisinde başlayacaklarını bildirdi. Tıkır, terletmeyen, üşütmeyen ve dış hava koşulları ne olursa olsun vücut ısısını 20 dereceye ayarlayan kumaşla öncelikle askerlere satış yapmayı hedeflediklerini kaydetti.
ORDUYLA GÖRÜŞÜYORUZ:
‘Ancak, tek hedef kitlemiz askerler değil’ diye konuşan Tıkır, sıcak ve soğuk havalarda konfor sağlayan akıllı kumaşlara günlük hayatta da ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Tıkır, ‘Herkesin terletmeyen, üşütmeyen kumaşa ihtiyacı olur, çünkü bu insanların konforunu ve dolayısıyla da performansını artırır. Kısacası, biz bu kumaşı sokağa taşımak istiyoruz’ dedi. Orduyla bu konudaki görüşmelerinin sürdüğüne de değinen Tıkır, ‘Onlar da bu konuya çok olumlu bakıyor, daha net konuşabilmemiz için projemizi sonuçlandırmamızı bekliyor’ diye konuştu. Tıkır ayrıca, akıllı kumaşın sırrının tesiste değil, kimyasallarda olduğunu belirterek, şunları söyledi: ‘Bu fikir bizden çıktı, ancak maalesef Türkiye’de yeterli altyapı yoktu, biz de Alman bir firmayla bu konuda işbirliği yaptık. Üretimi beraber yapacağız. Kumaş, üretim maliyetini yüzde 25 ila 50 oranında artıracaktır. Bu artışın son tüketiciye nasıl yansıyacağına ise son satıcılar belirleyecek.’
EKOLOJİK ÜRÜNLE YARI MALİYET:
Fuarın sponsorları arasında yer alan Serboy Kimya Sanayi ve Ticaret’in ortakları Enver Ersoy ve Cenk Kuloğlu ise, Türk tekstilinin kurtuluşunun yerli üretimle muadil üretebilmek ve maliyeti düşürebilmekten geçtiğini belirttiler. Ersoy ve Kuloğlu, bu amaçla yüzde 100 ekolojik seroflam ürettiklerini kaydederek, geç tutuşurluğu sağlayan bu tekstil hammaddesinin tamamen yerli üretimini sağlayabilmek için 8 sene üzerinde çalıştıklarını dile getirdiler. Ersoy ve Kuloğlu, yerli üretim sayesinde maliyeti ithal ürünlere göre yarı yarıya düşürdüklerini de sözlerine eklediler.
KIZILAY’A 5 BİN ÇADIR:
Ersoy ve Kuloğlu, yüzde 100 ekolojik üretim sayesinde çevreye zarar vermeyen ve antibakteriyel tekstil ürünlerinin üretilebildiğine dikkat çekerek, hammaddeyi sattıkları müşterilerinin bu avantajlar sayesinde Kızılay’a yaklaşık 5 bin çadır sattığını kaydettiler.
TERLETMEYEN KUMAŞ:
Tepaş Tekstil Sanayi ve Ticaret’in Yönetim Kurulu Başkanı Kerim Tıkır, yaklaşık 2 yıldır üzerinde çalıştıkları ısı regülasyonu sağlayan akıllı kumaşlarının üretimine 2 ay içerisinde başlayacaklarını bildirdi. Tıkır, terletmeyen, üşütmeyen ve dış hava koşulları ne olursa olsun vücut ısısını 20 dereceye ayarlayan kumaşla öncelikle askerlere satış yapmayı hedeflediklerini kaydetti.
ORDUYLA GÖRÜŞÜYORUZ:
‘Ancak, tek hedef kitlemiz askerler değil’ diye konuşan Tıkır, sıcak ve soğuk havalarda konfor sağlayan akıllı kumaşlara günlük hayatta da ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Tıkır, ‘Herkesin terletmeyen, üşütmeyen kumaşa ihtiyacı olur, çünkü bu insanların konforunu ve dolayısıyla da performansını artırır. Kısacası, biz bu kumaşı sokağa taşımak istiyoruz’ dedi. Orduyla bu konudaki görüşmelerinin sürdüğüne de değinen Tıkır, ‘Onlar da bu konuya çok olumlu bakıyor, daha net konuşabilmemiz için projemizi sonuçlandırmamızı bekliyor’ diye konuştu. Tıkır ayrıca, akıllı kumaşın sırrının tesiste değil, kimyasallarda olduğunu belirterek, şunları söyledi: ‘Bu fikir bizden çıktı, ancak maalesef Türkiye’de yeterli altyapı yoktu, biz de Alman bir firmayla bu konuda işbirliği yaptık. Üretimi beraber yapacağız. Kumaş, üretim maliyetini yüzde 25 ila 50 oranında artıracaktır. Bu artışın son tüketiciye nasıl yansıyacağına ise son satıcılar belirleyecek.’
EKOLOJİK ÜRÜNLE YARI MALİYET:
Fuarın sponsorları arasında yer alan Serboy Kimya Sanayi ve Ticaret’in ortakları Enver Ersoy ve Cenk Kuloğlu ise, Türk tekstilinin kurtuluşunun yerli üretimle muadil üretebilmek ve maliyeti düşürebilmekten geçtiğini belirttiler. Ersoy ve Kuloğlu, bu amaçla yüzde 100 ekolojik seroflam ürettiklerini kaydederek, geç tutuşurluğu sağlayan bu tekstil hammaddesinin tamamen yerli üretimini sağlayabilmek için 8 sene üzerinde çalıştıklarını dile getirdiler. Ersoy ve Kuloğlu, yerli üretim sayesinde maliyeti ithal ürünlere göre yarı yarıya düşürdüklerini de sözlerine eklediler.
KIZILAY’A 5 BİN ÇADIR:
Ersoy ve Kuloğlu, yüzde 100 ekolojik üretim sayesinde çevreye zarar vermeyen ve antibakteriyel tekstil ürünlerinin üretilebildiğine dikkat çekerek, hammaddeyi sattıkları müşterilerinin bu avantajlar sayesinde Kızılay’a yaklaşık 5 bin çadır sattığını kaydettiler.