Güncelleme Tarihi:
Türk sanatçıların uluslararası koleksiyonerler tarafından dikkatle izlendiğini dile getiren Christie’s Uluslararası Çağdaş Sanat Bölümü Başkanı Amy Cappellazzo, "Eserlerinizi Dubai’de satıyoruz. 5 yıl sonra New York’ta görüşürüz" dedi.
MÜZAYEDELERİYLE sanat eserlerinin kaderinin ve değerinin belirlenmesini sağlayan dünyanın en büyük müzayede evlerinden Christie’s’in Türk müşterileri yön değiştirdi. Bugüne kadar daha çok halı, gümüş odaklı alışveriş yapan kayıtlı binlerce Türk müşterinin bir kısmı alımlarını çağdaş sanat eserlerine kaydırmaya başladı. Christie’s Uluslararası Savaş Sonrası ve Çağdaş Sanat Bölümü Başkanı Amy Cappellazzo, "Sadece Türk koleksiyonerlerin zevki değil, Türk ressamların sanat eserleri de gün geçtikçe daha fazla ilgi görüyor. Bana kalırsa 5 yıl sonra eserlerinizi New York’da bile satarız" diyor.
Şimdilik Dubai’de
Christie’s şimdilik Türk sanatçıların eserlerini sadece Dubai’de satıyor. Dubai satışları, Christie’s’in müzayedeleri içerisinde ilk basamak görevi görüyor. Dubai’de başarılı olan sanatçı Londra’ya, orada başarılı olan da New York’a gidebiliyor. Çok ilginç bir kültürü ve sosyal yapısı olan Türklerin bu yapıyı sanatına yansıttığını ifade eden Cappellazzo, şunları söylüyor: "Türkiye’nin basanmak atlaması için acele etmeyin. Bırakın sanatınız organik büyüsün ve kökleri çok sağlam olsun. Henüz hazır değilken deneyerek şansınızı harcamayın. Böyle olursa bir balon oluşur ve dibe çökersiniz. Enretesan ve sağlıklı olan yavaş gitmek. Sadece Türkiye için değil, Rusya ve Dubai için de aynı stratejiyi kullanıyoruz."
Farkınız yansıyor
Her yerin birbirine benzemeye başladığı dünyada Türkiye’deki bu gibi ’niş’ özelliklerin her geçen gün daha çok önem kazandığının altını çizen Cappellazzo şöyle devam etti: "ABD’nin yeni başkanının Barack Obama olması bile dünyadaki değişime güzel bir örnek oluşturuyor. İnsanlar kültürel zevkleri açısından artık daha açık davranıyor. Dünya birbirine benzedikçe egzotik olan orada tek başına duran şeyler entelektüel açıdan önem kazanıyor. Aslında değişim dünya çapında yaşanıyor. 8 yıl önce Christie’s’e ilk başladığımda dünyada da mücevher ve modern sanat, çağdaş sanattan daha fazla ilgi görüyordu. Biz; Christie’s’de üçüncü çocuktuk. Ama şimdi 8 yılın sonunda birinci olduk."
Kredi almak kolay
Bu değişimi sanat eserlerinin birer yatırım aracı olarak keşfedilmesine bağlayan Cappellazzo şöyle devam etti: "10-12 yıl önce sanat dünyası çok daha sınırlıydı. Ama son 10 yılda finansal kurumların sanatın değerli bir varlık olduğunu keşfetmesiyle işler değişmeye başladı. Enteresan olan şey şu ki bugün bir sanat eseri almak için kredi kullanmak, bir ev için kredi kullanmaktan çok daha kolay. Yani sanat eserine güven; gayrimenkulden daha fazla. Bu da sanatın finansal açıdan geldiği nokta konusunda önemli bir gösterge."
Burhan Doğançay’a ABD’den büyük ilgi
TÜRK sanatçılara büyüyen ulusal ilgi sonucunda bazı sanatçıların dünyadaki koleksiyonları arasına girdiğini dile getiren Amy Cappellazzo, Burhan Doğançay’ın ABD’de büyük ilgi gördüğünü söyledi. Cappelazzo, "Selma Gürbüz’ün eserleri de Dubai’de satıldı. Çok genç bir sanatçı olmasına rağmen eseri 50 bin dolara alıcı buldu. Mubin Orhon, Erol Akyavaş gibi isimler de dikkatimizi çekiyor. Ama 6 ayda radikal bir değişim beklemeyin. Sanatçıların daha da çok tanınması için zaman gerekiyor" dedi.
Birkaç ayda 100 kat getiri bile gördüm
AMY Cappellazzo’ya göre bir sanat eserinde kazanmak için doğru ışık ve zamanı yakalamak gerekiyor. Christie’s de geçirdiği 8 yıl içinde birkaç ayda 100 kat getiri bile gördüğünü ifade eden Cappelazzo’nun anlattığı hikayelerin bir kısmı şöyle:
Bir işadamı birkaç ay önce 80 bin dolara aldığı tabloyu Christie’s de satışa çıkardı. Tablo 6.7 milyon dolara alıcı buldu. Bu son zamanlarda yaşanan en büyük getiri oldu.
Bu sektörde en fazla getiri sağlayan koleksiyonerler, okuldan sonra dostlarıyla resim değiştiren ressamlar oluyor. Eğer şanslılarsa, okuldan ayrılırken hatıra olarak aldıkları arkadaşlarının resmi büyük değer kazanabiliyor. Küçük bir anı, büyük bir servete dönüşüyor.
İngiltere’de Demiryolu emeklilerinin kurduğu fon bile artık sanata yatırım yapıyor. Emeklilik fonlarının daha tutucu olduğunu düşünecek olursak bu önemli bir adım.
Hedge fonlar sanata kişisel bakıyor
SUBPRIME yatırımları nedeniyle zor günler geçiren ’hedge fonlar’ın sanat yatırımına yöneleceğini düşünmediğini dile getiren Amy Cappellazzo, şöyle konuştu: "Tanıdığım koleksiyoner hedge fonlar var. ama bunların çoğu yatırımları kişisel olarak yapıyor. Yani fon adına değil kendileri için alıyorlar. Sanatın bir yatırım aracı olarak hedge fonlar için çok başarılı olabileceğini düşünmüyorum. Çünkü hedge fonlar sanat eserlerini ellerinde tutarken faiz elde edemezler. Nakit döndürmeleri sorun olabilir. Ayrıca gerçekten iyi olan eserini görecek gözlere ihtiyaçları var. Bence bankalar artık sanat eserlerinden nasıl para kazanabileceğini görüyor. Çok sayıda insan tanıyorum ve ellerindeki sanat eserleri gayrimenkulllerinden çok daha fazla para ediyor."
Bazı sahte eserleri Blackberry ile tanırım
ÇAĞDAŞ sanatta çok da fazla yaşanmasa da özellikle Andy Warhol gibi çok ünlü isimlerin eserlerinin taklidinin zaman zaman kendilerine pazarlanmaya çalışıldığını ifade eden Amy Cappellazzo, "Öyle örnekler var ki, elimdeki Blackberry’nin ekranından bakıp sahte olduğunu söyleyebiliyorum. Ama iyi bir taklit olsa da, bizim sadece bunun kontrolü için çalışan büyük bir takımımız var" diyor.
Rakamlarla Christie’s
2008 yılı cirosu 5.1 milyar doları buluyor.
Bu satışların 267.6 milyon dolarlık kısmını müzayede dışı, özel satışlar oluşturuyor.
2008’de satış fiyatı 1 milyon doları aşan eser sayısı 629’a ulaşıyor.
Modern sanat ve mücevher alanında lider durumda bulunuyor.
2008 yılında sattığı en pahalı eser; Claude Monet’in Le Bassin aux nympheas tablosu. Satış fiyatı ise 80 milyon 451 bin dolar.