Turizmci geleceğinden umutlu
Güncelleme Tarihi:
Ender TÜRKKAN/MARMARİS (Muğla), (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2008 12:16
GÜNEY Ege Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı İlhan Açıkgöz, turizmin geleceğine yönelik umutlu konuştu.
Açıkgöz, para piyasalarında değişen kur dengelerinin 2009'da Türkiye'ye daha çok Britanyalı (İngiliz, İskoç, İrlandalı, Gallerli) turist gelmesine yol açacağını savunarak, “Şu ana kadar yapılan rezervasyonlara göre, Türkiye'de tatil yapmak isteyen Britanyalı sayısı, geçen yıla göre yüzde 25 arttı” dedi.
2008 turizm sezonu, 2009 beklentileri ile 10- 13 Kasım günleri arasında katıldıkları ve sektörde dünyanın en önemli ikinci fuarı olarak gösterilen ‘WTM Londra Dünya Turizm Fuarı’nda edindiği izlenimlerini anlatan GETOB Başkanı İlhan Açıkgöz, 2008'de güney Ege'ye gelen turist sayısında bir önceki yıla oranla yüzde 11'lik artış yaşandığını, 2009'un nasıl şekilleneceğini ise tüm dünyada etkili olan ekonomik krizin gidişatının belirleyeceğini söyledi.
Kriz dönemlerinde insanların önce ev ve araba almaktan üçüncü olarak da tatil yapmaktan vazgeçtiklerinin uzmanlar tarafından tespit edildiğini, bu durumun da turizm sektörünü olumsuz etkilemesinin kaçınılmaz göründüğünü belirten Açıkgöz, “Bakın, kış mevsiminde turist çeken ülkelerde turizm açısından şu anda büyük kayıplar yaşanıyor. Geçen yıla oranla bu mevsimde tatil için Mısır'a giden turist sayısında yüzde 20, Avusturya'ya gidenlerin sayısında ise yüzde 25'i aşkın kayıplar söz konusu” dedi.
‘ADA'DAN TÜRKİYE'YE’
Bu karamsar tabloya karşın, Londra Fuarı'nda gözlemlediği gelişmelerin kendisini umutlandırdığını belirten Açıkgöz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Pound'un, Euro karşısında yüzde 20'nin üzerinde değer yitirmesinin, YTL karşısında ise yüzde 30 kadar değer kazanmasının, Britanyalılar için, İspanya, Yunanistan ve Fransa gibi Avrupa ülkelerini daha pahalı, Türkiye'yi ise daha ucuz kıldı. Bu durumun da Ada'da zaten popüler olan Türkiye'ye olan ilgiyi daha da artırdığını gözlemledik. Şu ana kadar yapılan rezervasyonlara bakıldığında Türkiye'de tatil yapmak isteyen Britanyalı sayısı, geçen yıla göre yüzde 25 arttı. Yani 2008'de 2 milyon olan Türkiye'ye gelen Britanyalı sayısı, 2009'da 2.5 milyona ulaşabilir. Dolayısıyla kriz, Türkiye'nin İngiliz pazarını genişletti diyebiliriz.”
REKOR GELEBİLİR
Rus turistlerin de Türkiye'den vazgeçemeyeceğini savunan, Hollandalı ve Alman turistler için ise şu andaki durumun umut verici olmadığını kaydeden Açıkgöz, sözlerini şöyle tamamladı:
“Dışarıdan bakıldığında, Rusya, kriz yönetiminde en başarılı ülkelerden biri olarak gözüküyor. Ben Ruslar'ın tatil yapmaktan, hele hele yanı başlarındaki Türkiye'ye gelmekten vazgeçeceklerini beklemiyorum. Daha erken olmasına rağmen gelen veriler de bu yönde. Alman ve Hollandalı turistler için şimdilik iç açıcı şeyler mümkün değil. Ama yine de bizim çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü, en başta, krizin ortasında bulmadık kendimizi. Yeni sezon için daha önümüzde 4- 5 ay var. Bu süre zarfı içerisinde kriz etkisini yitirebilir. Her şey, tamamen lehimize dönebilir. Kur dengelerindeki değişiklik sebebiyle Türkiye'deki alım gücü yükselecek. Turistler ülkemize akın edebilir. Böylelikle, hem turist sayısı açısından yeni rekorlar kırılabilir, hem de 8 yıldır düşük kur politikası altında ezildiği için ne kadar turist gelirse gelsin halinden memnun olmayan turizmcimiz bu kez hak ettiği kazancı sağlayabilir. Kısacası, şimdiden karamsar olmanın, karalar bağlamanın manası olmadığı gibi kimseye de faydası yok.”
2008 turizm sezonu, 2009 beklentileri ile 10- 13 Kasım günleri arasında katıldıkları ve sektörde dünyanın en önemli ikinci fuarı olarak gösterilen ‘WTM Londra Dünya Turizm Fuarı’nda edindiği izlenimlerini anlatan GETOB Başkanı İlhan Açıkgöz, 2008'de güney Ege'ye gelen turist sayısında bir önceki yıla oranla yüzde 11'lik artış yaşandığını, 2009'un nasıl şekilleneceğini ise tüm dünyada etkili olan ekonomik krizin gidişatının belirleyeceğini söyledi.
Kriz dönemlerinde insanların önce ev ve araba almaktan üçüncü olarak da tatil yapmaktan vazgeçtiklerinin uzmanlar tarafından tespit edildiğini, bu durumun da turizm sektörünü olumsuz etkilemesinin kaçınılmaz göründüğünü belirten Açıkgöz, “Bakın, kış mevsiminde turist çeken ülkelerde turizm açısından şu anda büyük kayıplar yaşanıyor. Geçen yıla oranla bu mevsimde tatil için Mısır'a giden turist sayısında yüzde 20, Avusturya'ya gidenlerin sayısında ise yüzde 25'i aşkın kayıplar söz konusu” dedi.
‘ADA'DAN TÜRKİYE'YE’
Bu karamsar tabloya karşın, Londra Fuarı'nda gözlemlediği gelişmelerin kendisini umutlandırdığını belirten Açıkgöz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Pound'un, Euro karşısında yüzde 20'nin üzerinde değer yitirmesinin, YTL karşısında ise yüzde 30 kadar değer kazanmasının, Britanyalılar için, İspanya, Yunanistan ve Fransa gibi Avrupa ülkelerini daha pahalı, Türkiye'yi ise daha ucuz kıldı. Bu durumun da Ada'da zaten popüler olan Türkiye'ye olan ilgiyi daha da artırdığını gözlemledik. Şu ana kadar yapılan rezervasyonlara bakıldığında Türkiye'de tatil yapmak isteyen Britanyalı sayısı, geçen yıla göre yüzde 25 arttı. Yani 2008'de 2 milyon olan Türkiye'ye gelen Britanyalı sayısı, 2009'da 2.5 milyona ulaşabilir. Dolayısıyla kriz, Türkiye'nin İngiliz pazarını genişletti diyebiliriz.”
REKOR GELEBİLİR
Rus turistlerin de Türkiye'den vazgeçemeyeceğini savunan, Hollandalı ve Alman turistler için ise şu andaki durumun umut verici olmadığını kaydeden Açıkgöz, sözlerini şöyle tamamladı:
“Dışarıdan bakıldığında, Rusya, kriz yönetiminde en başarılı ülkelerden biri olarak gözüküyor. Ben Ruslar'ın tatil yapmaktan, hele hele yanı başlarındaki Türkiye'ye gelmekten vazgeçeceklerini beklemiyorum. Daha erken olmasına rağmen gelen veriler de bu yönde. Alman ve Hollandalı turistler için şimdilik iç açıcı şeyler mümkün değil. Ama yine de bizim çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü, en başta, krizin ortasında bulmadık kendimizi. Yeni sezon için daha önümüzde 4- 5 ay var. Bu süre zarfı içerisinde kriz etkisini yitirebilir. Her şey, tamamen lehimize dönebilir. Kur dengelerindeki değişiklik sebebiyle Türkiye'deki alım gücü yükselecek. Turistler ülkemize akın edebilir. Böylelikle, hem turist sayısı açısından yeni rekorlar kırılabilir, hem de 8 yıldır düşük kur politikası altında ezildiği için ne kadar turist gelirse gelsin halinden memnun olmayan turizmcimiz bu kez hak ettiği kazancı sağlayabilir. Kısacası, şimdiden karamsar olmanın, karalar bağlamanın manası olmadığı gibi kimseye de faydası yok.”