Güncelleme Tarihi:
Birçok kesimin beğenisini kazanan ilavede iş dünyası temsilcileri ve bakanlar “Yola devam” mesajı verdi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) ve Türk İş Kadınları Derneği (TİKAD) gibi kuruluşlar da Türkiye’ye daha fazla yatırım çekecek ve ihracatı arttıracak çalışmalar hakkında bilgi verdi. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Darbe girişimi sonrası olumsuz etkiler hissetsek de ülkemizin güçlü imajı, kısa sürede hem iç pazarda hem de dış pazarlarda bu olumsuzlukları bertaraf edecek.” açıklamasını yaptı.
ÇALIŞARAK VE ÜRETEREK EKONOMİYİ BÜYÜTECEĞİZ
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi:
“Cumhuriyet tarihi boyunca benzeri görülmemiş bir ihanet gördük. Ancak milletimiz bu saldırıyı kabullenmedi ve demokrasiye sahip çıktı. Bu sancılı dönemde, biz de Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak üzerimize düşeni elimizden geldiğince yapmaya gayret ettik. Halen de çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu kara lekenin oluşturduğu yanlış imajı düzeltmek ve mevcut ortamı yurtdışına en doğru şekilde anlatmak Türkiye’nin en güçlü STK’larından biri olarak bizim de boynumuzun borcu. Biz 65 bin ihracatçı firmadan oluşan bir aileyiz. Pek çok krizden başımız dik bir şekilde çıktık. Artık global krizlere karşı ayakta durmayı başaran bir ülke konumundayız. Öncelikle Türkiye’deki tüm yabancı misyonlara, yurtdışında bağlantı halinde olduğumuz STK’lara, uluslararası basın kuruluşlarına, yatırım bankalarına, kredi derecelendirme kuruluşlarına ve ihracatçılarımız aracılığıyla da Türkiye’den ürün ithal eden herkese mektuplar gönderdik. Bu mektuplarda, Türkiye ekonomisinin tüm kurumlarıyla her zamanki gibi hatta daha etkili bir şekilde çalışmaya devam ettiğini, hiçbir şeyin 14 Temmuz tarihinden farklı olmadığını anlattık. 14 Temmuz’da ne yapıyorsak bugün de aynı şeyleri daha çok çalışarak yapacağız. Bu konuda, hem Hükümetimize hem ülkemize hem de ekonomimize olan inancımız tam. TİM olarak öncelikli görevimiz ihracatçılarımızın sorunlarına çözüm bulmak. İhracatçılarımızın mevcut pazarlarda herhangi bir olumsuzluk yaşamaması için gerekli adımları atıyoruz. İlk refleks olarak olumsuz etkiler hissetsek de ülkemizin güçlü imajı, kısa sürede hem iç pazarda hem de dış pazarlarda bu olumsuzlukları bertaraf edecek. Bundan sonra da bizler daha çok çalışarak ve üreterek ekonomimizi büyütmeye devam edeceğiz.
Yabancı yatırımcılara kendimizi anlatacağız
Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) Başkanı Ahmet Erdem: “15 Temmuz ve sonrasında yaşananları yabancı şirketlere en iyi şekilde anlatmak için harekete geçtik. İçinden geçtiğimiz bu zor dönemde, özel sektör ve STK’lar hep birlikte kamu ile işbirliği içinde hareket etmeli ve her türlü desteği vermeliyiz. Yapılması gerekenler arasında yurtdışı merkezlerimizin doğru bilgilendirilmesi, ortak bir iletişim stratejisi oluşturulması, kamu-özel sektör diyalog platformu çerçevesinde ve hükümetimizin reformlara devam mesajı doğrultusunda yatırım ortamımızı iyileştirmeye yönelik devam eden tüm mevzuat düzenlemelerine hızlı ve yapıcı katkıda bulunulması ilk sıralarda geliyor. Çünkü bu aksiyonlar hem ülkemizdeki mevcut yatırımlarımızı koruyacak hem de yeni yatırım akışını hız kesmeden devam ettirecek. Bizler, iş dünyası temsilcileri olarak, ekonomimizin bu süreçten zarar görmemesi için sorumluluk alıyoruz, hızla ekonomi gündemimize dönülmesi ve normalleşme sağlanması ortak hedefimiz.
Ayrıca, ülke ekonomisinin rekabet gücünü artıracak konularda, uluslararası deneyimlerimizi ve görüşlerimizi hükümetimizle paylaşmaya devam etmeliyiz. Türkiye uluslararası yatırımcılar açısından cazip fırsatlar barındıran, büyüme potansiyeli yüksek bir ülke olarak algılanıyor. Bu konuda uluslararası şirketler de yurtdışındaki karar mercilerini, Türkiye’deki yatırım ortamındaki gelişmeler hakkında bilgilendirerek, ülkemizin yurtdışındaki algısının iyileşmesine katkı sağlamaya çalışmaktadırlar. Ülke ekonomimizin, rekabet gücümüzü daha da artıracak bir takım köklü önlemlere ve reformlara ihtiyacı bulunmaktadır. Cumhurbaşkanımızın bu yönde ne gerekiyorsa yapılacağına dair mesajları uluslararası doğrudan yatırımcılar olarak bizlere güven vermektedir. Gerçekleştirilen reformların etkilerini yakından izleyerek, elde edilen kazanımları uluslararası iş dünyasına aktarmaya büyük önem vereceğiz.”
Ortaya çıkan enerji ekonomi için fırsat
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan:
“Ülkemiz geçmişten bugüne büyük vizyonlara sahip olmanın yanı sıra her türlü zorluğun üstesinden gelebilme kabiliyetine ve deneyimine de sahip bir ülkedir. Bunu 15 Temmuz’da gördük. Ekonomimiz, 15 Temmuz’da zorlu bir sınavdan alnının akıyla çıktı. Bir yandan aksiyona geçme anlamında ne kadar çevik olduğumuzu, diğer yandan da ekonomimizin ne kadar sağlam temellere dayandığını tüm dünyaya gösterdik. Hükümetimiz tarafından hiç vakit kaybetmeden alınan tedbirlerin, piyasalarda olumsuz bir hava oluşmasını engellediğinin altını çizerek belirtmek istiyorum. Çok şükür, piyasaya yönelik hain darbeyi de aynı kararlılıkla önledik. Ekonomi otoritelerimiz ve yönetimimiz kriz sürecini takdire şayan bir şekilde çok iyi yöneterek bu konudaki bilgi birikimleri ile büyük güven vermişlerdir. Kısaca, memnuniyetle söyleyebiliriz ki 15 Temmuz kanlı darbe girişimi sonrasında piyasa ekonomisine bağlılık sürerken ekonomimiz ve ticaret hayatımız normal seyrine devam ediyor. Toplumsal birlikteliğimizin ortaya çıkardığı muazzam enerji, yeniden keşfettiğimiz kenetlenme ve işbirliği yapma kabiliyetimiz, pek çok alanın yanı sıra ekonomimiz için de çok değerli bir fırsat. Bu fırsatı birlikte değerlendirerek yeni ekonomi hikâyemizi elbirliğiyle yazacağımıza yürekten inanıyorum.”
Konferanslar düzenleyeceğiz
Türk İş Kadınları Derneği (TİKAD) Başkanı Nilüfer Bulut: “15 Temmuz gecesi millet olarak bizim için çok büyük bir sınamaydı, başardık çok şükür. Artık bundan sonra ne yapmalıyız ona odaklanmamız gerekiyor. İş kadınları olarak, biz 15 Temmuz öncesinde ne gibi bir yatırım planımız var idiyse, 15 Temmuz’dan sonra da aynı planlamaya uygun hareket edeceğiz. Hem TİKAD üyeleriyle, hem başka işkadını dostlarımızla yaptığımız istişareler neticesinde gördük ki, şirketler yatırım ve büyüme hedeflerinde bir değişiklik değil, sadece birkaç küçük revizyon yapmayı, bununla sınırlı tutmayı düşünüyor.
Biz TİKAD olarak, ABD ve AB ülkeleri başta olmak üzere ekonomik işbirliği bakımından özellikle ticari hacmimizin büyük olduğu tüm ülkelerde, iş birliği yaptığımız kurum veya üniversiteler ortaklığıyla bir dizi seminer ve konferans düzenleyeceğiz. Türkiye’de ne oldu, ne yaşandı bunu anlatacağız; ve bir o kadar önemlisi bundan sonra yükünden kamburundan kurtulmuş bir Türkiye’nin neler yapabileceğini anlatacağız. Benim şahsi görüşüm Türkiye’nin önünün çok açık olduğu yönündedir. Hep birlikte bu sert dönemi atlatmayı, yokuşu tırmanmayı başarabilirsek; düzlük yakın bir ufukta görünüyor.”