Güncelleme Tarihi:
Bundan sadece 7 yıl önce yani 2008’de Lehman Brothers’ın yarattığı etki küresel krizi tetiklemişti. Şimdi Yunanistan krizi küresel piyasaları tehdit ediyor. Tüm bunlara bir de yurtiçindeki hem seçim hem de Suriye operasyonu riskinin eklenmesi sıkıntılı bir sürece işaret ediyor. 2015 yani Lehman Brothers krizinin tam 7 yıl sonrası oldukça önemli. Çünkü Türkiye ve dünyada ne büyük tesadüftür ki yedişer yıl ara ile ekonomik krizler yaşanıyor. 1973’te dünyanın en büyük petrol krizi tüm dünyayı sardı, Türkiye’de petrol yokluğu kuyruklar oluşmasına neden oldu. 1980, Türkiye tarihinin en kara günlerinden biri. Darbe öncesi gelen 24 Ocak kararları yüzde 100’lük devalüasyona işaret ediyordu, dolar kuru 70 liraya fırladı. 1987’de ise ABD piyasalarında Wall Street ‘Kara Pazartesi’ krizi yaşındı. Dolar aralık sonunda ilk kez 1000 lirayı aştı. 1994 ise Türkiye’de 5 Nisan kararlarının yılı. Bu kararların getirdiği devalüasyonla dolar 40 bin lirayı gördü. 2001 ise Türkiye’nin en büyük krizinin yaşandığı yıl. Anayasa kitapçığının havalarda uçmasıyla birlikte bankalar battı, sabit kur politikasından vazgeçilerek, kurların dalgalanmaya bırakılması sonucu dolar 1 milyon lirayı aştı. 2008’de ise bu kez sahneye küresel kriz çıktı. İMKB bir yılda yüzde 51.6 geriledi, 170 milyar dolar uçup gitti. Geldik 2015’e.
1973 Petrol krizi
Arap devletlerinin 1967 Arap-İsrail savaşında kaybettikleri yerleri geri almak için başlattıkları 1973 Yom Kippur savaşı petrol krizini tetikledi. Arap ülkelerinin OAPEC’i yani Petrol İhraç Eden Arap Ülkeler kurmuşlardı. Ve 17 Ekim 1973’te OAPEC üyeleri Kuveyt’te toplandı, “İsrail işgal ettiği topraklardan çekilinceye ve Filistin halkının meşru hakları iade edilinceye kadar Eylül 1973 rakamları esas alınarak ve 1 Ekim’den başlamak üzere petrol üretiminin her ay yüzde 5 oranın azalması” kararı verdi. Bazı ülkeler yüzde 5 yerine 10 uygulandı. Gelişmiş ülkeler için bu karar bir şok oldu, Arap petrolü Ocak 1973’te 2.59 iken, ekimde 5.11; 1974 Ocak ayında ise 11.65 dolara fırladı.
1980 Askeri darbe
Türkiye’nin en karanlık yıllarının başlangıcı 1980. Dönemin Başbakanlık Müşteşarı Turgut Özal’ın hazırladığı ekonomik istikrar programı Türkiye’yi krize sürükledi. Dolarda yüzde 100’lük devalüasyon yaşandı ve günlük kur ilanına gidildi. Dolar 70 liraya çıktı. Gübre, enerji ve ulaştırma dışında sübvansiyonlar kaldırıldı, dış ticaret serbestleştirildi, yabancı sermaye yatırımları teşvik edildi, kâr transferlerine kolaylık sağlandı. İthalat kademeli olarak liberalize edildi. Ardından 12 Eylül darbesi geldi, demokrasi gibi ekonomik kalkınma da kesintiye uğradı.
1987 Kara Pazartesi
Kara Pazartesi’nin gerçekleştiği yıl. Piyasalarda işlem gören hisse senetlerinin spekülatif hareketlerle aşırı değer kazanması ve balonlar oluşması bu krize zemin hazırladı. 19 Ekim 1987 Pazartesi günü dünya borsaları açıldıklarında büyük değer kayıplarıyla karşılaştılar. Hong Kong borsasındaki düşüşle başlayan krize, saat farkı nedeniyle daha geç açılan Avrupa ve ABD borsaları da katılmış ve bu borsa krizi dünya geneline yayıldı. Kurlar birden düştü. Elbette dünyadaki durumun Türkiye piyasalarına da etkisi kaçınılmazdı. Dolar ilk kez 1000 lirayı aştı.
1994 5 Nisan kararları
Dönemin Başbakanı Tansu Çiller’in ABD eğitimli ekonomi profesörü olması yanlış yapmasını engellemedi. Türk Lirası 5 Nisan kararları öncesinde dolara karşı aşırı değerli tutuldu ve para basılarak çare arandı. Faizler düşürüldü, Merkez Bankası’nın çalışmasına izin verilmedi. Hazine ödemelerini yapmak için borçlanamadı. İhaleler ard arda iptal oldu. Yarım milyon kişi işinden oldu. Bu çıkmaz döngü krize dönüştü. 1994’ün 5 Nisan’ında ekonomik tedbirler açıklandı. 3 banka fona devredildi. Dolar yapılan devalüasyonla 40 bin lirayı gördü. Faizler yüzde 400’ü aştı enflasyon yüzde 149’a dayandı.
2001 Bankacılık krizi
2000 Kasım ayında yaşanılan krizin sancıları sürüyordu, Başbakan Ecevit tüm kamu atamalarını durdurdu, kamu Hazine onayıyla dış kredi alabiliyordu. Kamu bankaları kaynak kıtlığı çekti, ülkede döviz sıkıntısı vardı. Ekonomiye güven azaldı, dış borçların ödenmesi tehlikeye girdi. Döviz kuru çapaya bağlandı, yabancı bankalar vadesi gelmemiş kredileri geri çekmeye başladı gecelik faizler uçtu. Tüm bunlara son darbeyi ise Çankaya Köşkü’nde yapılan MGK toplantısında ‘anayasa kitapçığı’ krizi vurdu. 670 bin TL olan dolar dalgalı kura geçilmesiyle 1 milyonu aştı. Borsa yüzde 14.6 düştü, faiz oranı yüzde 7.500’e çıktı. Esnaflar sokağa çıktı, bankalar battı, işsizlik fırladı. Kemal Derviş ekonomiyi kurtarması için göreve getirildi.
2008 Küresel kriz
ABD’den başlayan ve tüm dünyayı esir eden küresel kriz. ABD’de, para hacminin yüksek olması nedeniyle, bazı finansal kuruluşlar, kredibilitesi zayıf olan kişilere de mortgage kredisi vererek, geri dönüşü riskli bir mali yapıya girdiler. Sadece dar gelirlilerin kullandığı ve subprime olarak adlandırılan ‘yüksek riskli, değişken faizli krediler’in boyutu 1.5 trilyon doları buldu. Konut sektörü durgunluğa girinci kredi geri ödemeleri durdu. Bankalar türev piyasasıyla yani yatırım bankalarına tahvil ihraç ederek konut kredisi için parayı buluyordu, bankalara kredi geri dönüşü olmayınca yatırım bankaları tüm bir mortgage piyasası sıkıntıya düştü. Ve likidite krizi çıktı, dev yatırım bankaları zora girdi, battı, devlet yardımına muhtaç ale geldi. 11 banka iflas etti, kriz tüm dünyaya sıçradı. Borsa İstanbul bir yılda yüzde 51.6 geriledi, 170 milyar dolar uçup gitti.