A.A
Oluşturulma Tarihi: Mart 06, 2009 17:37
Ankara Üniversitesi (AÜ) Siyasal Bilgiler Fakültesi eski dekanı Prof. Dr. Cevat Geray, “TOKİ'de ranta dayalı konut, arsa politikası çerçevesinde, sosyal içerik ve amaçlardan yoksun uygulamaya geçildiğini” ileri sürdü.
TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından düzenlenen “TOKİ Gerçeği” konulu panelde konuşan Geray, TOKİ'nin “yoksul ve orta gelirlilerin barınma sorununa çözüm aramak” şeklindeki politikasına “taban tabana zıt” uygulamalar yaptığını söyledi.
Geray, “kira öder gibi ev sahibi olma” yaklaşımının yanıltıcı olduğunu dile getirerek, Türkiye'nin sosyo-ekonomik yapısına bakıldığında, yoksulluğun giderek arttığını, ödeme güçlüğü çekildiğini anlattı.
Gelir dağılımındaki dengesizlik nedeniyle dar gelirlilerin barınma sorununa eğilinmesi gerektiğinin altını çizen Geray, devletin küçülmesi, sosyal ve ekonomik konulardan çekilmesi yaklaşımının sonucu olarak 2003'ten sonra TOKİ'nin politikasının “tersine döndüğünü” kaydetti.
Geray, “Daha çok ranta dayalı konut, arsa politikası çerçevesinde iyice sosyal içerik ve amaçlardan yoksun uygulamaya geçilmiştir” dedi.
Hasılat paylaşımı yoluyla zenginlerin satın alabileceği konutlar üretme yoluna gidildiğini ve dar gelirliler için yapılan konutların yüzde 10'u geçmediğini savunan Geray, metrekaresi küçük konutların “ucuz” diye sunulduğunu ancak, hane halkı büyüklüğünün yoksul kesimde daha yüksek olduğunu belirtti.
Geray, şu değerlendirmelerde bulundu:
“TOKİ ne bir kamu kuruluşudur ne de bir özel firma, ama devlet adına, Başbakanlık adına icraat yapan bir kuruluş halindedir. Öyle yetkilerle donatılmıştır ki özellikle inşaat izniyle ilgili konularda büyük bir esneklik sağlanmıştır; bu sakıncalı olmuştur. Denetimden kurtulan bu örgüt o kadar serbest hareket etmektedir ki, yapılan torba yasalarda devlet içinde devlet, bir bakanlık gibi yetkilerle donatılmıştır. 'Tutsat' denilen sistemde bir nevi finansal kuruluş gibi yetkilerle donatılmıştır.”
Cevat Geray, TOKİ'nin ilgilendiği konuların, yabancılara konut sağlamaktan, Karadeniz'de otel inşaatına uzandığını, kuruluşun ihaleye çıktığı arsaların bedel değerlendirmesinin bağımsız kuruluş tarafından değil, idare tarafından belirlendiğini aktardı.
“Özellikle TOKİ'nin bu uygulamaları nasıl denetimin dışında tutulduysa, aynı zamanda bir siyasal propaganda sistemi olarak da kullanılmaktadır” yorumunu yapan Geray, bunun devlet ve kamu yönetimi anlayışıyla bağdaşmayan bir tutum olduğunu ifade etti.
AÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Ruşen Keleş de, yabancıya konut yapımının TOKİ'nin görevi olmadığını belirterek, uygulamalarda kamu ihale düzeninin dışına çıkıldığını savundu.