Güncelleme Tarihi:
Olaylar başgösterdiği andan bu yana DEİK olarak ilgili ülkelerde faaliyette bulunan üyelerimizle yoğun temas halindeyiz. Aynı şekilde Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından kurulan kriz masalarında etkin bir biçimde yer alarak üyelerimizle Kriz Masası arasındaki irtibatı sağlıyoruz.
DEİK’in üye profili, yurtdışı yatırımcılardan müteahhitlere, bankacılardan sigorta kuruluşlarına, lojistik firmalarından hukuk danışmanlarına kadar geniş bir yelpazeden oluşuyor.
Sözkonusu çeşitliliği barındıran iş konseylerimizin yürütme kurulları ile yaşanan olaylara ilişkin görüşleri paylaşmaya ve çözüm önerileri geliştirmeye yönelik toplantılar düzenledik.
Bugün de Türk-Afrika, Ortadoğu ve Körfez iş konseyleri başkanlarımızla bölgede yaşanan gelişmeleri değerlendirmek üzere biraraya geldik.
Bu çerçevede yaşanan sıkıntıların üst düzey temaslarla en kısa sürede çözüleceğine inancımız tamdır. Bu konuda TOBB ve DEİK olarak üzerimize düşen her şeyi yapmaya hazırız.
Bu noktada kriz sürecini her anlamda başarıyla yürüten hükümetimize, tüm süreçte iş alemiyle birlikte proaktif bir şekilde çalışan Dışişleri Bakanlığı ve Dış Ticaret Müsteşarlığı’na teşekkürü bir borç biliriz.
Vatandaşlarımızın ve bu şantiyelerde çalışan diğer ülke vatandaşlarının geri dönüşünü sağlama konusunda çok büyük bir başarı kaydettik. Vatandaşlarımız devletimizin kendilerine sahip çıktıklarını hissettiler. Türkiye büyük devlet olarak gerektiği gibi davrandı.
Artık firmalarımızın mevcut sıkıntılarının nasıl ele alınacağı gündemimizdedir.
Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Körfez bölgesinde son 3 yılda 33 milyar dolarlık müteahhitlik hizmeti üstlendik. Geçen yıl 26 milyar dolarlık ihracat yaptık. 9,5 milyar dolarlık yatırımımız bulunuyor. Ayrıca 4 milyona yakın da turist çekiyoruz.
Libya’da Türk müteahhitlik firmalarının şu anda devam eden işlerinin toplam bedeli 15 milyar dolardır. 1 milyar dolarlık da makina parkı ve şantiye tesisleri vardır.
Hizmetler sektörünün Türkiye’nin cari açığının ve işsizliğin azaltılmasında büyük katkısı vardır. Önümüzdeki dönemde Türkiye’nin cari açığının olumsuz etkilenmemesi ve işsizliğin artmaması için Türkiye’nin diğer bölgelerde daha aktif olarak çalışmaya başlaması gerektiğini düşünüyoruz.
Bu süreçte TOBB ve DEİK olarak bizim yapabileceklerimizi, şirketlerimize mesajlarımızı ve kamu kuruluşlarından beklentilerimizi sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Mesajlarımız;
1. Libya’da yaşanan olaylar aşıldığında ülkeye ilk olarak Türk müteahhitleri geri dönecektir. Hatta diğer ülke müteahhitlerinin yarım bırakmış olduğu işlere de talip olacaklardır. Bu nedenle şirketlerimizin Libya’daki işlerinin başlarına tekrar dönmek üzere hazırlık yürütmeleri önemlidir.
2. Mısır’da yaşanan karmaşanın ardından varlık fiyatları yüksek oranda düşmüştür. Şirketlerimizin, istikrara kavuşacaklarına ve yüksek büyüme performansı sergileyeceğine inandıkları bölge ülkelerinde fırsatları değerlendirmeyi düşünmelerinde fayda görülmektedir.
3. Tunus, Mısır ve Libya’da yaşanan olaylar, acil işlemler için yurtdışında faaliyette bulunan müteahhitlik firmalarının personel listelerini, sayısını, iletişim bilgilerini, şantiye envanterlerini büyükelçiliklerle paylaşmasının önemli olduğu, olası durumlarda bu bilgilerin hayati derecede önemli bilgiler haline geldiği, söz konusu bilgilerin her ay güncellenmesinin de gerekliliği ortaya çıkarmıştır.
4. Şantiyelerde kaybolan ve zarara uğrayan makine, teçhizat ve sigorta kapsamındaki tüm değerler için sigorta şirketlerine ihbar süresi dolmadan bildirim yapmalarında fayda görülmektedir.
5. Libya’da yürütülmekte olan işlerin sözleşmeleri halen geçerlidir. Türk müteahhitleri emniyet ortamının sağlanmasından sonra Libya’ya dönerek işlerine devam etmek istemektedir. Ortam yatışınca Libyalı işveren kuruluşlarla gerek zararların tespiti gerekse sözleşmelerin ne şekilde devam edeceğine ilişkin bir müzakere süreci başlayacaktır. Bu süreçte müzakereler tek bir çatı organizasyon tarafından yönlendirilmelidir. TOBB, DEİK, Türkiye Müteahhitler Birliği gibi özel sektör kuruluşları ile kamu temsilcilerinin katılımıyla oluşacak müzakere komitesi kurulmasının gerek süreci kısaltıcı gerekse kayıpları azaltıcı yönde çok ciddi katkıları olacaktır. Libya’da şirketlerimizin yaklaşık 1 milyar dolarlık makina parkı mevcuttur. Son dönemdeki karmaşadan dolayı burada zarar meydana gelmiştir. Müteahhitlerimizin zararlarının tespiti için uluslararası bir danışmanlık şirketi ile birlikte çalışılmalı. Karşı ülke ile mutabakata varılarak zararlarımız tespit edilmelidir.
6. Müzakereleri yürütecek olan çatı kuruluş çalışmalarına devam ederken Libya tarafının teminat mektuplarının haksız nakde çevirmek yönünde girişimlerde bulunmaması sağlanmalıdır. Bu amaçla iki ülke aralarında centilmenlik anlaşması ya da benzeri bir anlaşma imzalamalıdır.
7. Libya’da sevki planlanmış, sevkedilmiş ve fakat indirilemeden geri dönmüş proje malların muhafazası için serbest bölgelerde antrepoların ücretsiz tahsisi konusu çözüm beklemektedir.
8. Leasing ve kredi ile temin edilmiş makina ve ekipmanın ödeme taksitlerinin işlerin tekrar başlamasına bağlı olarak ertelenmesi müteahhitlere olumlu katkı sağlıyacaktır. Diğer yandan bankalar teminat mektupları için komisyon talebinde bulunmaya başlamıştır.
9. Libya, Cezayir, Irak, Filistin, Yemen, Bahreyn, BAE gibi Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması (YKTK) anlaşmaları imzalanmayan veya henüz yürürlüğe girmeyen tüm ülkelerle bu anlaşmalar tesis edilmeli, yenilenmesi gerekenlerle de yenilenmeli.
Bu anlaşmalar, bundan sonraki krizler için müteahhitleri güvence altına alacaktır.
10. Yurtdışında çalışan ancak ülkede yaşanan kriz durumlarından ötürü Türkiye’ye dönmek zorunda kalan işçilerin işsizlik sigortasından yararlanma koşulları genişletilmelidir.
11. Eximbank tarafından “Siyasi Risk Sigortası” enstrümanlarının oluşturulmasına yönelik çalışmaların ivedilikle sonuçlandırılmasında fayda görülmektedir.
12. Bölgedeki siyasi karmaşadan zarar görmüş şirketlerin banka kredi geri ödemelerinde kolaylık sağlanmalıdır. Bu kredilerin vadeleri uzatılmalı ve faiz oranları yeniden değerlendirilmelidir. İhtiyaç halinde bankaların firmalara köprü finansman imkanı sağlaması gündeme gelmelidir. Ayrıca Eximbank’ın Köprü Kredi Programı’nın kapsam ve limitlerinin genişletilmesi imkanı da değerlendirilmelidir. Bu kredilerin maliyetlerinin de daha uygun hale getirilmesini beklemekteyiz.
13. DEİK olarak, leasing, sigorta ve bankacılık sektörleriyle sayılan bütün sorunların çözümü için birarada çalışacağız.
14. 12 Mart’ta dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Sayın Zafer Çağlayan ile iş konseylerimizi başkanlarımızı biraraya getirerek konuyla ilgili karşılıklı istişarede bulunacağız.
Rifat Hisarcıklıoğlu, Başkan
Rona Yırcalı, İcra Kurulu Başkanı
Mehmet Habbab, Ortadoğu İş Konseyleri Koordinatör Bşk. ve Lübnan İş Konseyi Başkanı
Tamer Taşkın, Türk - Afrika İş Konseyleri Koordinatörü Başkanı, Türk – Güney Afrika İş Konseyi Başkanı
Korhan Kurdoğlu, Türk - BAE ve KIK İş Konseyi Başkanı
Ruhsar Pekcan, Türk - Suriye İş Konseyi Başkanı
Şerif Egeli, Türk - Ürdün İş Konseyi Başkanı
Osman Yıldırım Coşkun, Türk - Bahreyn İş Konseyi Başkanı
Sadık Yıldız, Türk - Yemen İş Konseyi Başkanı
Banu Anıl Antonetti, Türk - Fas İş Konseyi Başkanı
Levent Soylu, Türk - Tunus İş Konseyi Başkanı
Zuhal Mansfield, Türk - Mısır İş Konseyi Başkanı
Ersin Takla, Türk -Libya İş Konseyi Başkanı
Abdülkadir Taçyıldız, Türk - Sudan İş Konseyi Başkanı