Güncelleme Tarihi:
Verimli arazileri ve iklim yapısıyla arz güvenliği açısından stratejik öneme sahip bölgede deprem, tarım ve hayvancılığı da vurdu. Türkiye’deki hayvan varlığının yüzde 15’i de depremin vurduğu illerde yer alıyor. Tarımsal üretimin sıkıntısız sürdürülebilmesi için önlemler alındı, destekler öne çekildi, çiftçinin elindeki ürünler cins ve stok sınırı olmadan satın alındı. Peki tablo ne? Kuraklıkla birlikte değerlendirildiğinde deprem sonrası tarımsal üretim açısından ne bekleniyor? Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürü Ahmet Güldal Hürriyet’in sorularını yanıtladı:
TARIMSAL ÜRETİM BİRAZ ZORLAŞACAK
- Amik Ovası’nda Türkiye’nin çok verimli arazileri var. O iller tarım bölgesi, hemen hemen işlenmeyen toprak yok. Tarım canlı ve zamanlı bir sektör. Bu bölge ekim dikim faaliyetlerinin en erken başladığı çok verimli bir bölge. Artık ekim dikim faaliyetlerinin başlaması gerekiyor.
- Bir miktar üretim kaybı olur ama tarımsal üretim devam eder. Yıkılan köylerde bazı tarım makineleri de zarar gördü. Bu da tarımsal üretimini biraz zorlaştıracak.
Ekim-dikim zamanı insanlar arazilerinin başına gidecek. Hem arazileri işleyecekler hem de orada ikamet edecekler. Kırsalda ve köylerde ikamet eden nüfusun artacağını düşünüyorum. İnsanlar güvenli alan olarak köylerine dönüyor.
- Tarım oradaki psikolojiyi en çabuk çevirebilecek iş alanı. Bahçe, tarla ziraatı insanların bölgede tutunmasını sağlayacak en önemli yollar arasında.
Şehirler kadar köylerde yıkılan binalara ve hayvan barınaklarına da yardımlar yapılacak. Şehirlere göre kırsal kesim daha çabuk kendine gelecek.”
KURAKLIK HAZIRLIĞI
- Depremin yaralarını sarmaya çalışan Türkiye bir de kuraklık tehdidiyle karşı karşıya. Bir yandan bölgede depremzedeler üşümesin isteniliyor ancak bir yandan da kar ve yağmur yağmaması sıkıntı yaratıyor. Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürü Ahmet Güldal, tarımsal üretim açısından artık kuraklık riskinin daha ciddi ele alındığını söyledi. Güldal, “Tarımsal üretim açısından kuraklık olacak gibi tedbirlerimizi almaya başladık. Stoklarımızı güçlendiriyoruz. İç ve dış alımlarla hububat ve tahıl depoluyoruz. Stratejik tarım ürünlerinde eksiklik olmaması için çalışıyoruz” dedi.