Güncelleme Tarihi:
Toplantı sonrası bir açıklama yapan Başçı, dolardaki fiyat artışını şöyle değerlendirdi:
Şu ana kadar olan yeterli
Şu anda söylediğimiz şey şu; TL’deki şu ana kadar gözlenen değer kaybı hem gerekli, aynı zamanda şu an itibariyle yeterlidir. Bundan sonra ilave değer kayıpları Merkez Bankası tarafından arzu edilen bir durum olmaz.
Adımlarımızı zaten attık
Politikalarımızı buna göre uyumlaştırdık. Faiz koridorunu daraltmamız, burada attığımız en önemli adımdır. Onun dışında diğer adımlarımızı zaten ilan etmiş bulunuyoruz. Dolayısıyla burada yeni bir durum söz konusu değil. Serbest kur rejimi çalışmaya devam ediyor.
Değer kaybı nispeten düşük
Küresel bir rahatsızlık olduğu sürece, güvenli liman arayışı nedeniyle Amerikan Dolarına dönem dönem rağbet olabiliyor. TL’de değer kaybı anlamında oynaklık diğer ülkelere göre şu anda son derece nispi olarak düşük. O yüzden TL son bir aylık dönemde nispeten daha az değer kaybetti.
Yapısal şartlar yerinde
Bundan sonra da hem inişlerde hem çıkışlarda daha az dalgalı TL izlememiz için her türlü yapısal şartlar yerinde. Aynı zamanda da para politikası açısından da şartlar yerinde. Bu demek değildir ki ‘TL daha fazla değer kaybetmez veya daha fazla değer kazanmaz.’ Her ikisi de olabilir.
Değer kazanacak, rahatız
Ama şu an temelleri itibariyle baktığımızda, TL’de daha fazla değer kaybı olursa, bunun geçici olacağını ve önümüzdeki bir yıllık çerçevede tekrar TL’nin nispi olarak değer kazanmaya devam edeceğini gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Şu an o açıdan rahatız.
Avrupa 21 Temmuz kararlarını bir an önce hayata geçirmeli
KAMU borcu problemlerinin artık konuşulur olmaktan çıkması gerektiğini vurgulayan Erdem Başçı, bunun için Avrupa’da 21 Temmuz’da düzenlenen Liderler Zirvesi’nde alınan kararların bir an önce hayata geçmesi ve Avrupa Merkez Bankasının mümkün olduğu kadar kısa bir süre içinde devreden çıkmasının herkes tarafından arzu edildiğini kaydetti. Toplantıda bunlarla ilgili görüşlerini paylaştığını anlatan Erdem Başçı, “Özel sektörümüzün de işlerini daha rahat, yapabilmeleri için şu anda bir numara öncelik bu” dedi.
Bir sonraki enflasyon raporunda gerekirse değişiklik yaparız
DOĞALGAZ ve elektrik zamlarının enflasyon hedeflerinde bir değişiklik yaratıp yaratmayacağı sorusu üzerine Erdem Başcı, “Enflasyon tahminlerimizde de zaten otomatik fiyatlama mekanizmalarının yıl sonuna kadar çalışacağı varsayımı vardı. Bir sonraki enflasyon raporunda burada eğer bir güncelleme yapmak gerekiyorsa o güncellemeleri yine yaparız. Ama varsayımlarımız içinde bunlar büyük ölçüde var”dedi. TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner ise elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki zammın maliyetlere etkisine ilişkin, “Burada çok ciddi bir yeniden düzenleme gerekmeyecek. Bunlar hep piyasanın beklentileri ölçüsünde oluyor diye düşünüyoruz” diye konuştu.
TÜSİAD sordu:
Yönetişim krizi nasıl çözülecek
TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, 3-4 Kasım’da Cannes’da yapılacak Business 20 toplantısı öncesi Merkez Bankası Başkanı ile fikir alışverişinde bulunduklarını belirtirken, kendilerini daha çok ilgilendiren konunun, dünyanın, Avrupa’nın ve ABD’nin içinde yaşadığı yönetişim krizini nasıl çözeceği olduğunu söyledi. Boyner, “Burada merkez bankalarına, fiyat istikrarını ve finansal istikrarı sağlamanın ötesinde görevler de yüklendi. Son kredi mercii olma konusunda bir beklenti küresel anlamda arttı. Özel sektör olarak küresel krizden ve küresel karar alma süreçlerinden hepimiz etkileneceği için 21 Temmuz’da alınan kararların hayata geçirilmesini bekliyoruz” diye konuştu. G-20’yi çok önemsediklerini vurgulayan Boyner, “TÜSİAD olarak G-20’nin B-20 platformunda Küresel Yönetişim Çalışma Grubu’nun yöneticisiyiz. Burada Sayın Başkandan merkez banklarının buradaki rolü ve politikaları konusunda da fikir alabildik” diye konuştu.
Kibar: Merkez Bankası başarıyla direksiyonda
TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Kibar, “Direksiyonda olunarak eğer araç kullanılırsa gitmek istediğiniz istikamete daha sağlıklı varırsınız. Sanki bu izlenim Merkez Bankası tarafından yakinen takip edilerek sağlanıyor” dedi. Toplantıdan aldığı mesajı “Ülkenize güvenin, bankacılık sisteminize güvenin, Türkiye sağlıklı, hala uluslararası ülkeler anlamında önemli, güvenilir bir liman. Geleceğe yönelik bize muadil başka coğrafyalarla mukayese edildiğinde avantajlı bir ülke. Türk Lirası’na da güvenin” şeklinde aktaran Kibar, şöyle konuştu: “Belki ufak tefek, daha iyi zamanlamaya yönelik zaman zaman uygulamalar olabileceğini kaydederek, şöyle konuştu: “Ama genel olarak baktığımızda Merkez Bankası’nın politikalarının başarılı olduğunu görüyoruz. Eğer TL’nin değeri düşürülmek isteniyorsa, belirli bir planlama ve öngörü ile başka ülkelerdeki oluşum süreçlerine paralel bu kararlar alınıyor. Aynı şekilde tam tersi durumlarda da onun tersine yönelik politikalar.”