TİM: Merkez Bankası reel sektörle sorunlu
Güncelleme Tarihi:
ANKA
Oluşturulma Tarihi: Ocak 30, 2006 15:32
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti'ye yönelik eleştirilerini sürdürdü. Satıcı, "Merkez Bankası'yla bir sorunumuz yok ama Merkez Bankası'nın reel sektörle sorunlu olduğu da gayet net ortada." dedi.
Satıcı, Yenibosna Dış Ticaret Kompleksi'nde ihracatçı birliklerinin başkanlarıyla birlikte basın toplantısı yaptı ve ihracatçıların Merkez Bankası politikalarına ilişkin görüşlerini aktardı. Üreticilerin ve ihracatçıların "çıkar grubu" olmadığını, Türk üreticisinin ve ekonomisinin çıkarlarını korumanın ihracatçıların görevi olduğunu belirten Satıcı, "Merkez Bankası ve diğer taraflar da bilmelidir ki yaptığımız; uygulanan ekonomik programın yan etkileri bazı kesimler tarafından gözlenemeyen bazı gerçekleri kamu yararına dile getirmektir. Bir çıkar grubu adına değil" dedi. Uygulanan ekonomik programın her maddesini alternatifsiz olarak nitelendirmeyi bilimsel ve pratik açıdan doğu bulmadıklarını ifade eden Satıcı, ortada ciddi bir analiz yetersizliği bulunduğunu savunarak, şöyle konuştu:
"Merkez Bankası'nın bir devlet kuruluşu olmasına rağmen özel sektöre ve özel sektör kanaat liderlerine yaptığı sert açıklamalar, her ne kadar teknik bilginin en üst mertebesine ulaşmış olursa olsun Merkez Bankası'nın saygınlığına yakışmamaktadır. Reel sektörün Merkez Bankası'yla sorunu yok. Reel sektörün Merkez Bankası'nı yönetenlerin üslubu, davranışları ve yönetici faaliyetleriyle ilgili sorunları vardır. Acı reçete uygulanırken Merkez Bankası'nın yaptığı yanlışlığı yumuşak üslubuyla değil de, suçu başkasına atan bir tarzda davranmasıdır. Dış ticaret açığına oranla Merkez Bankası'nin rezervleri düşüktür. Bunun kabahati 'neden rezervlerimiz bu kadar düşük' diyen reel sektörmüş gibi gösterilmektedir."
Uygulanan açı reçeteyi, acı ilacı üreticiler, ihracatçıların içtiğini, bu duruma da doğal tepkiler verdiğini kaydeden Satıcı, "Hem acı reçeteyi içip, hem de niye böyle tepkiler veriyorsunuz diye sorgulamak anlaşılır gibi değil" dedi.
Gerçeği söylemekten hiçbir zaman kaçınmayacaklarına dikkat çeken Satıcı, "Merkez Bankası'nın bize verdiği akıldan daha fazlasını hükümete vermesi gerekmektedir. Hükümeti geçici başarılarla kandırıp, gündemi başka yere doğru çekmeye çalışmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin hiç bir döneminde Merkez Bankas'nın işlevi bu kadar şahsileştirilmemiş, bir şahsın düşünce ve tavırları bu şekilde tabulaştırılmamıştı" değerlendirmesi yaptı.
Merkez Bankası'nın hareket ve söylemlerinde sorumluluğunun bilincinde olması gerektiğini vurgulayan Satıcı, kur politikalarına ilişkin de değerlendirmede bulundu. "En iyi kur politikası budur" diye yapılacak bir tartışmanın içi boş bir tartışma olacağını kaydeden Satıcı, ihracatçıların Merkez Bankası'nın özerkliğine karşı çıkmadığını belirtti.
"BAĞIMSIZ DEĞİL"
TİM Başkanı Satıcı, Merkez Bankası'nın iç siyasete göre bağımsız gözükse de; Körfez sermayesi ve dışarıdan gelen etkilere karşı bağımsız olmadığını, onun güdümünde hareket ettiğini savundu. Satıcı, milli ve bağımsız politikalarda hür ve ülke menfaatine çalışan bir Merkez Bankası istediklerini kaydederek, şu andaki Merkez Bankası'nın görünümünün bundan epeyce uzak olduğunu savundu.
"Merkez Bankası'nın bir devlet kuruluşu olmasına rağmen özel sektöre ve özel sektör kanaat liderlerine yaptığı sert açıklamalar, her ne kadar teknik bilginin en üst mertebesine ulaşmış olursa olsun Merkez Bankası'nın saygınlığına yakışmamaktadır. Reel sektörün Merkez Bankası'yla sorunu yok. Reel sektörün Merkez Bankası'nı yönetenlerin üslubu, davranışları ve yönetici faaliyetleriyle ilgili sorunları vardır. Acı reçete uygulanırken Merkez Bankası'nın yaptığı yanlışlığı yumuşak üslubuyla değil de, suçu başkasına atan bir tarzda davranmasıdır. Dış ticaret açığına oranla Merkez Bankası'nin rezervleri düşüktür. Bunun kabahati 'neden rezervlerimiz bu kadar düşük' diyen reel sektörmüş gibi gösterilmektedir."
Uygulanan açı reçeteyi, acı ilacı üreticiler, ihracatçıların içtiğini, bu duruma da doğal tepkiler verdiğini kaydeden Satıcı, "Hem acı reçeteyi içip, hem de niye böyle tepkiler veriyorsunuz diye sorgulamak anlaşılır gibi değil" dedi.
Gerçeği söylemekten hiçbir zaman kaçınmayacaklarına dikkat çeken Satıcı, "Merkez Bankası'nın bize verdiği akıldan daha fazlasını hükümete vermesi gerekmektedir. Hükümeti geçici başarılarla kandırıp, gündemi başka yere doğru çekmeye çalışmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin hiç bir döneminde Merkez Bankas'nın işlevi bu kadar şahsileştirilmemiş, bir şahsın düşünce ve tavırları bu şekilde tabulaştırılmamıştı" değerlendirmesi yaptı.
Merkez Bankası'nın hareket ve söylemlerinde sorumluluğunun bilincinde olması gerektiğini vurgulayan Satıcı, kur politikalarına ilişkin de değerlendirmede bulundu. "En iyi kur politikası budur" diye yapılacak bir tartışmanın içi boş bir tartışma olacağını kaydeden Satıcı, ihracatçıların Merkez Bankası'nın özerkliğine karşı çıkmadığını belirtti.
"BAĞIMSIZ DEĞİL"
TİM Başkanı Satıcı, Merkez Bankası'nın iç siyasete göre bağımsız gözükse de; Körfez sermayesi ve dışarıdan gelen etkilere karşı bağımsız olmadığını, onun güdümünde hareket ettiğini savundu. Satıcı, milli ve bağımsız politikalarda hür ve ülke menfaatine çalışan bir Merkez Bankası istediklerini kaydederek, şu andaki Merkez Bankası'nın görünümünün bundan epeyce uzak olduğunu savundu.