Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE’nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girebilmesi için yüksek teknoloji üreten ve ihraç eden bir ülke haline gelmesi gerekiyor. Bunun için de en gelişmiş makineleri üretebilmeliyiz. Yazılım, bilişim ve elektronik alanlarında yeni bir stratejiyle atak yapmalıyız. Makine ve aksamlarının 2023 yılı hedeflerine ulaşması için üretim kapasitesinin 6 misli artması ve bunun için de 30 milyar dolarlık yatırım yapılması gerekiyor. Bu süreçte amiral gemisi makine sanayisi olacak. Türk makinelerinin hem içerde hem de dışarda tanıtımı için uzun süredir ‘tıkır tıkır’ sloganıyla kampanyalar düzenleyen Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği ve Makine Tanıtım Grubu Başkanı Adnan Dalgakıran, şöyle konuşuyor:
İHRACATIN LİDERİ OLACAĞIZ
Türk makine sektörü 10 yıl gibi kısa bir süre içerisinde yakaladığı başarıyı 2012 ve 2013 yılında da devam ettirdi. Bugün gelişmiş ülkelerle rekabet edebilir düzeye ulaşmış durumdayız. Makine sektörü 2012 yılını 13 milyar dolar ihracat rakamı ile kapatıyor. Ocak-Kasım döneminde bir önceki yıl aynı döneme kıyasla yüzde 7 artışla ihracatı 12.7 milyar dolara çıkardık. Adım adım Türkiye’nin ihracat lideri olmaya doğru ilerliyoruz. Türk makine sektöründe ihracatın ithalatı karşılama oranı da son on yılda yüzde 27 seviyesinden yüzde 43 seviyelerine çıktı.
DÜNYA LİGİNDE YÜKSELİYORUZ
200 ülkeye ihracat gerçekleştiren sektörümüzün, başlıca ihraç pazarları 2012 yılında ve 2013 Ocak- Kasım döneminde Almanya, İngiltere, ABD, Fransa, Irak, Rusya ve İtalya’dır. Sanayileşmiş ülkelere yoğun ihracat yapıyor oluşumuz geldiğimiz seviyenin göstergesi. Makine ihracatında Türkiye; Dünya genelinde 2001 yılında 35. sırada iken, 2012 yılında 27. sıraya, Avrupa’da ise 2001 yılında 18. sırada iken 2012 yılında 15. sıraya yükseldi. TÜİK’in verilerine göre makine sektöründeki istihdam 2010 yılında 154 bin kişiye ulaştı. 2012 yılında Türkiye 24 milyar dolarlık makine ithalatı gerçekleştirdi. Aynı yıl makine ve aksamları ithalatının toplam ithalat içerisindeki oranı ise yüzde 11 oldu. Türkiye 2013 yılı Ocak- Ekim döneminde 25 milyar dolar makine ithal ederek, toplam ithalattan yüzde 12 pay almıştır.
KOBİ’LER GÜÇLENMELİ
Makine sanayindeki firmaların çoğu KOBİ (Küçük ve Orta Ölçekli İşletme) niteliğinde. Üretim ölçekleri düşük. Ülkemizde 15 AB ülkesindeki toplam firma sayısının yarısı kadar firma bulunuyor. Kaliteli ve katma değeri yüksek üretim yapan, ar-ge’ye yatırım yapan güvenilir imalatçılarımızın payının artması, KOBİ’lerimizin güçlenmesi gerekiyor.
Hedef 100 milyar dolar
MAKİNE ve Aksamları İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, “Gelişmiş ülkelerde makine ihracatı genel ihracatta yüzde 20 paya sahip. Türkiye’nin ihracatı içinde yüzde 8 olan makine payını yüzde 20’ye çıkarmak zorundayız. Türkiye’nin 2023 yılı ihracat hedefi olan 500 milyar dolar ihracat rakamı içinde Makine ve Aksamları Sektörünün hedefi 100 milyar dolara ulaşmak. Bunun için öncelikle yeni kapasite yaratılması ve mevcut üretim kapasitesinin 6 kat artırılması gerekiyor. 10 yıl boyunca 30 milyar dolarlık ilave yatırım yapılması gerekiyor. Böylece 100 milyar dolar ihracata uygun üretim kapasitesine ulaşabiliriz” dedi.
Yazılım ve elektronikte iddialı olmak zorundayız
MAKİNE sektöründe ölçeklerin büyütülmesi, araştırma geliştirme, ürün geliştirme, inovasyon ve tasarım alanındaki çalışmalar ihracat hedeflerine ulaşılmasında büyük önem taşıdığını anlatan Adnan Dalgakıran, şöyle konuştu: “Özellikle üniversitelerin ve kamunun temel bilimsel araştırmaları, şirketlerin ise uygulamalı araştırmaları ile ürün geliştirme ve müşteri için uygun tasarımlar geliştirilmesi önemli olacak. Bu çalışmalar içinde bilgisayar ve yazılım tabanlı robotik, endüstriyel otomasyona uygun makine araştırmaları öne çıkacak. Ana sanayi için, motor ve ekipmanları, mekatronik, elektrikli ve elektronik komponentlerin üretilmesi ve geliştirilmesi şart. En önemli sorunlarımızdan biri de nitelikli insan kaynağı eksikliği.”
Bilişim ve yazılımda hızlı büyüme sürüyor
Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) Başkanı Prof. Dr. Kemal Cılız, kamuoyu ile de paylaşılan son rapora göre Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü’nün (BİTS) 2012 yılında yüzde 18 büyüdüğünü bu ivmenin bu yıl da devam ettiğini söyledi. E-ticaret hariç sektör büyüklüğünün 60 milyar liraya yaklaştığını anlatan Prof. Cılız, e-ticaret pazarı da dahil edildiğinde sektörün 80 milya liraya yaklaştığını söyledi. Sektörün istihdamını da önemli ölçüde artarak 160 binlere dayandığını belirten Prof. Cılız sektörde 2023 yılına kadar 400 bin istihdam beklendiğini söyledi. Cılız, TÜBİSAD olarak, bilgi ve iletişim teknolojilerinin Türkiye’nin kalkınmasında, ekonominin büyümesinde stratejik bir öneme sahip olduğunu her fırsatta vurguladıklarını belirtiyor ve şöyle devam ediyor: “BİTS’e yapılan yatırımlar bir çarpan etkisi ile ekonomik büyümeye katkı sağlıyor. Günümüzün hızlı büyüyen ülkelerine ve şirketlerine baktığımızda hepsinde bilgi ve iletişim teknolojilerinin etkin itici güç olduğunu görüyoruz. Finanstan turizme, lojistikten sağlığa çok sayıda sektör üzerinde BİTS’in önemli bir kaldıraç etkisi mevcut. AB karşısında ABD’nin büyüme hızının daha yüksek olmasının arka planında da BİTS yatıyor. 40 yıl önce Türkiye ile aynı durumda olan, ama bugün bizi geçen ülkelere baktığımızda, büyümenin ana girdisinin bilişim olduğunu görüyoruz. Son 10-20 yılda fark yaratan ülkelerin başarı hikayelerinde BİTS’in rolü açık. Türkiye eğer önümüzdeki 10 sene içerisinde dünyanın en büyük 10 ekonomisi içine girmeyi planlıyor ise, bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü olmadan bunu başarması olanaksız.”
İhracatın yüzde 60’ı Avrupa ülkelerine
ELEKTRİK Elektronik ve Hizmet İhracatçıları Birliği Başkanı Fatih Kemal Ebiçlioğlu “Elektrik-elektronik sektörümüz, Ar-Ge ve inovasyon konusunda da öncü. Türkiye’nin en yüksek istihdam yaratan, en büyük AR-GE merkezlerine sahip, patent şampiyonu şirketleri sektörümüzde yer alıyor. Ülkemizin en büyük ihracat yapan 10 firmasından 2’si sektörümüzde” dedi. Beyaz eşyadan televizyona, elektrikli aletlerden aydınlatma cihazlarına, kablodan trafo ve jeneratörlere kadar pek çok farklı ürün gruplarında faaliyet gösteren 7 bin firmanın üyeleri olduğunu anlatan Ebiçlioğlu, “100’ün üzerinde ülkeye ihracat yapıyoruz. 285 binin üzerinde kişiye istihdam sağlıyoruz. 11 aylık elektrik-elektronik sektörü ihracatımız 10.9 milyar dolara ulaştı. Alt sektörler bazında bir değerlendirme yapacak olursak; Kasım ayı sonu itibariyle elektrik, elektrik üretim dağıtım elemanları ihracatı 3 milyar 226 milyon dolar, elektronik ihracatı 2 milyar 530 milyon dolar, Kablo ihracatı ise 2 milyar 20 milyon dolar olarak gerçekleşti” diye konuştu.
AB’NİN PAYI ÇOK YÜKSEK
Sektör olarak en çok ihracat yapılan ülkelerin sırasıyla İngiltere, Almanya, Irak, Türkmenistan ve Rusya olduğunu vurgulayan Ebiçlioğlu, “Dayanıklı tüketim malları grubunda AB ülkelerinin payı halen yüzde 60’ın üzerinde. Beyaz eşya, TV alıcı, kablo gibi alt sektörlerin üretim ve ihracatında önemli bir merkez olan Avrupa’dan gelen son haberler bizler açısından son derece sevindirici. Sektörün 2023 yılı ihracat hedefi 45 milyar dolar. Sektörümüzdeki teknolojik ilerleme diğer tüm sektörleri de etkiliyor ve sorumluluklarımız büyük” dedi.