Güncelleme Tarihi:
Ford dünyasında ‘Lead plant’ olarak tabir edilen ve belli projelere liderlik eden fabrikalar olduğunu anlatan Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, “İlk önce Cargo için bu hizmeti Brezilya’da vermeye başladık. Daha sonra yeni Transit Connect için İspanya ile devam ettik. Şimdi sırada ABD var. Biz onay vermeden transit üretimi başlamaz” dedi. Bu görevin eskiden Transit için Southampton fabrikasında olduğunu anımsatan Yenigün, “Ancak o fabrika kapanınca görev bize geçti. Biz onay vermeden hafif ticaride hiç bir üretim başlamıyor. Tekstil üretimindeki son ütücü ya da overlokçu gibiyiz” dedi. Yenigün sistemin nasıl çalıştığını şöyle anlattı:
ÜRETİMDEN SONRA DA TAKİPTE
“Yurtdışına gönderdiğimiz mühendislik için, o fabrikalarla belirli sözleşmeler imzalanıyor. Buna göre farklı ülkelerde üretilen ve araçta kullanılacak parçaların geliştirilmesi için mühendislerimiz çalışıyor. Daha sonra bu parçalar bir araya getirilirken, parçalar arasında herhangi bir uyuşmazlık olması halinde yine bizim mühendislerimiz müdahale ediyor. Sorunlar ortadan kaldırılıp ilk üretim başladıktan sonra da çalışanların görevi bitmiyor. Sözleşme uyarınca, gönderdiğimiz adamlar seri üretimden sonraki 90 gün boyunca da orada durmak zorunda.”
Bu hizmet için Ford bünyesinde bir bütçe oluşturulduğunu ve gönderilen mühendislerin bütün masraflarının buradan karşılandığını anlatan Yenigün, “2011 yılında başladığımız mühendislik ihracatımızla 50 milyon dolar elde ederken 2012 yılında bu 100 milyon dolara yaklaştı” dedi. Öte yandan Tourneo Custom’u da, yeni küçük hafif ticari Courier ile birlikte ABD’ye göndermek için çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen Yenigün, “Tofaş da şimdi Doblo’yu göndermek için hazırlanıyor. Onlar da ciddi sorunlarla karşılaşacak çünkü ABD gerçekten çok zor bir pazar. Biz de Tofaş CEO’su Kamil Başaran ile bu konuda sürekli görüşüyoruz” diye konuştu.