A.A.
Oluşturulma Tarihi: Aralık 13, 2008 10:56
Merkezi Mersin'de bulunan Türk Arap Ülkeleri İş Adamları Derneği (TURAB) Genel Başkanı Doğan Narin, “Türkiye'nin dış ticaret hacminde Arap ve Türk Cumhuriyetlerinin yüzde 13,5 olan payının önümüzdeki yıl yüzde 20'ye ulaşmasını beklediklerini” bildirdi.
Narin, hem şubelerinin bulunduğu illerde hem de Türkiye genelinde derneklerinin ilgi alanındaki 22 Arap ülkesi ve 7 Türk Cumhuriyet ile sosyal, kültürel ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi yönünde çaba gösterdiklerini, bu kapsamda, son 5 yılda önemli başarılara imza attıklarını belirtti.
Küresel krizin yaşandığı şu dönemlerde Arap ve Türk Cumhuriyetlerin Türkiye ekonomisine önemli oranda katkı sağladığına dikkati çeken Narin, bu ülkelerle ilişkilerin yapılan üst düzey görüşmeler sayesinde 2009 yılında daha da artmasının beklendiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“2007 yılında 107 milyar
dolar olan Türkiye ihracatının 17 milyar doları Arap ve Türk Cumhuriyetlerine gerçekleştirildi. 170 milyar dolar olan ithalatın ise 10 milyar doları yine bu ülkelerden yapıldı. 2008 yılının 9 aylık döneminde ise 105 milyar dolar olan ihracatın 22 milyar doları, 163 milyar dolar olan ithalatın ise 13 milyar dolarlık bölümü yine aynı ülkelerden gerçekleştirildi. Bu açıdan bakıldığında ticaret hacminde Arap ve Türk Cumhuriyetlerine daha fazla önem vermemiz gerekiyor. Bu kapsamda, Türkiye'nin toplam ticaret hacminde Arap ve Türk Cumhuriyetlerinin yüzde 13,5 olan payının önümüzdeki yıl yüzde 20'ye ulaşacağını bekliyoruz.”
“2009 yılında Arap ve Türk Cumhuriyeti devletleri ticaretinde hız kesmek yok” diyen Narin, şöyle devam etti:
“Bu hedefi yerine getireceğimize inanıyorum. Çünkü Arap Körfezi ve Türk Cumhuriyeti ülkeleri için Türkiye gün geçtikçe güvenilir liman olarak ön plana çıkıyor. Ama bizim bu noktada tek isteğimiz, yabancı yatırımcının hukuki mücadeleyle boğuşmasının engellenmesi. Çünkü bazı kurumlar hukuki çerçeve içerisinde iptal davası açıyor, bu davalar da 1-2 yıl sürüyor.
Özelleştirmeye konu olan veya yatırım yapılacak başka yerlerin hukuksal hiçbir probleminin olmaması gerekir. Bazı kurumların da dış yatırımcıları kaçırmak maksadı olmaksızın gerçek payı olmayan hukuki mücadeleye girmemelerini istiyoruz. Yatırım mücadelesini hep beraber sağlamalıyız. Gereksiz yerlere iptal davalarına girilmemeli. Yabancı yatırımcıyı ürkütmeyelim korkutmayalım. Çünkü, bu durum güvenilir liman olma imajımızı zedeler.”
Yabancı yatırımların önemine de değinen Narin, 2007 yılında 22 milyar dolar, 2008 yılında da 15 milyar dolara tamamlanacak olan yabancı yatırımlarda Arap ve Türk Cumhuriyeti ülkeleri sermayesinin 3 milyar dolar civarında olduğunu, bu oranı da artırma çabalarının süreceğini sözlerine ekledi.