THY Genel Müdürü: Özelleştirmede başarılı olacağız
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 14, 2006 11:31
Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürü Temel Kotil, THY'nin yüzde 25'lik hissesinin daha halka arz edilmesiyle esneklik kazanacaklarını ve çok daha ciddi rekabet edebileceklerini söyledi.
THY Genel Müdürü Kotil, AA muhabirine yaptığı açıklamada, THY'nin 175 milyon YTL olan çıkarılmış sermayesinin yüzde 25'ine tekabül eden Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'na (ÖİB) ait 43 milyon 750 bin YTL ve ek satışa konu olabilecek 6 milyon 562 bin 500 YTL nominal değerli A grubu nama yazılı hisse senetlerinin yurt içinde ve yurt dışında bulunan yatırımcılara Borsa dışında talep toplama yöntemiyle halka arzının mümkün olabileceğini kaydetti.
THY'nin 2005 yılı içinde çok güzel bir performans gösterdiğini belirten Kotil, bu performansın büyük havayolu şirketlerinin de bulunduğu toplantılarda gündeme geldiğini ve bu performansın dikkat çektiğini ifade etti.
Bunun şirket adına mutluluk verici bir olay olduğunu vurgulayan Kotil, “Yüksek performansı olan bir şirketin halka arzı çok daha kolay olur” dedi.
Geçen yıl büyük tasarruf yaptıklarını ve bunun kendilerine 103 milyon dolarlık kar olarak geriye döndüğünü anlatan Kotil, bunun bütün dünya havayolu şirketleri içinde önemli bir rakam olduğunu söyledi.
Kotil, geçen yıl gösterdikleri performansı bu yıl da sürdüreceklerini ifade ederek, iç ve dış hatlarda günde toplam 50 bin yolcuyu taşıdıklarını kaydetti.
Yurtdışındaki Türk vatandaşlarının gurur kaynağı olduklarını dile getiren Kotil, “Son 3 yıllık performansımızı düşünürsek halka arzın çok zor olacağını düşünmüyorum” dedi.
“ZAMANLAMA ÇOK İYİ”
Son halka arz olayının gerçekleşmesiyle THY'nin yüzde 50'den fazla hissesinin özelleşeceğini vurgulayan Kotil, şöyle konuştu: “Halka arz realize olursa THY çok daha ciddi rekabet edebilecek. Kurum olarak biz yıllardan beri rekabet içindeyiz. Ulaştırma Bakanlığı'na ve hükümete teşekkür borçluyuz. 2003 yılında şirketimiz iç hatlarda çok ciddi bir rekabete sokuldu. Şirketle ilgili özelleştirme görüşmeleri yapıldığı zaman en büyük sorunun cevabı otomatik verilmiş oldu. Yatırımcılar açısından halka arz sırasında, 'İç piyasada bir rekabet oluşursa kurumun karlılığı ne olacak?' sorusunun cevabını 3 yıl içinde rekabete sokulmakla vermiş olduk.
Özelleşmede büyük havayolu şirketlerinin çok gerisinde kaldık. Avrupa'da halka arz edilmeyen Polonya, Çek havayolları ve bir de Olympic kaldı. Bizim bu halka arz gerçekleşirse biz de oldukça toparlanmış olacağız.
Bu sürecin olması gerekiyordu. Bu sürecin bu dönemde olması beni özellikle çok mutlu etti. Zamanlama olarak ideal yıllar. Bundan hem ülkemiz, hem de şirketimiz kazanacak. Esnek hale geleceğiz. Çok daha rekabet edebileceğiz. Özel bir şirket haline gelsek bile, bu temsil niteliğimiz devam edecek. Bayrak taşıyıcı olmaya devam edeceğiz.”
THY Teknik'in ayrı bir şirket olmasının da halka arz kadar önemli olduğuna dikkat çeken Kotil, bunun olumlu etkisinin 2006 ve 2007 yılında görüleceğini kaydetti. Kotil, THY'de bu konuda 15-20 yıllık bir gecikme yaşandığını ifade ederek, böylece THY Teknik'in çok daha esnek davranabileceğini ve personel ihtiyacını kendisinin karşılayabileceğini söyledi.
“İTTİFAK YAPACAĞIZ”
Temel Kotil, THY'nin bir ittifaka girmesi olayının da önemine dikkat çekerek, şöyle devam etti:
“Bizim stratejimiz, İstanbul'u referans alarak yakındaki bütün ülkeleri kendi doğal pazarımız haline getirmekti. Bunlar için dar gövdeli 160 koltuk kapasiteli uçaklar kullanıyoruz. Bunlardan yakında bizde yüz tane olacak. 12 tane de büyük uçağımız var. Lufthansa, British bizden 6-8 kat fazla ciro yapan şirketler. Bunların yüz tane büyük uçakları var. Bu yüz uçağa kısa zamanda ulaşmamız mümkün değil. Amacımız, İstanbul'u 160 koltuklu uçaklarla çok verimli bir hat haline getirdikten sonra, ikinci adım ittifaka girmek. İttifak bize uçak vermeyecek, ama TK kodu altında yolcumuz İstanbul'dan başlayıp dünyanın herhangi bir yerine bagajına dokunmadan, diğer havayolunu CIP kullanarak yoluna devam etmiş olacak. Bu, ürün olarak bizim büyük bir havayolu olmamız anlamına geliyor. İstanbul'u havacılık açısından bir Frankfurt, Paris ve Londra'dan farksız hale getireceğiz. Bunun için ittifaka girmemiz çok önemli. Onunla ilgili kararı yakında açıklayacağız.”
Kotil, bu yıl 24 yeni hattı açmakla havacılık tarihinde bir rekor kırdıklarını da ifade ederek, “Bu yeni hatlarla Türkiye'nin doğal pazarlarını güvence altına almış oluyoruz. 2007 yılında güvenceye aldığımız doğal pazarı biraz daha büyütüp uzak yerlere gitme çalışmalarımız var. Politikamız olabildiğince uzak yerlere uçmak değil, ittifaka girip yolcumuzu dünyanın herhangi bir yerine Türk uçağıyla uçmuş gibi götürmek, o servisi vermiş olmak” dedi.
THY olarak hatta uygun uçağı sefere koymaya dikkat ettiklerini belirten Kotil, amaçlarının olabildiğince büyük uçak alarak yolcu bilet fiyatlarının düşmesini sağlamak, yolcu sayısını artırarak hacimden kazanmak olduğunu söyledi.
Kotil, bu yıl hacimde çok büyük kar beklendiğini ve iç hatlarda herkesin uçabileceği fiyatlara indiklerini kaydederek, bunun devamı için yeni alınacak 59 uçaklık filoya ilave olarak 2 adet Airbus 319 uçağının alındığını ve servise konulduğunu bildirdi.
2003 yılındaki rekabetin Türkiye'de bir canlılık getirdiğini vurgulayan Temel Kotil, “2003 yılındaki bu yürüyüş aslında Türkiye'nin topyekün havacılığa yürüyüşüdür. Türkiye havacılıkta son 3 yılda tarih yazdı” diye konuştu.
(SM-ŞAY-FFS-TLN)
10:51 14/05/06"
THY'nin 2005 yılı içinde çok güzel bir performans gösterdiğini belirten Kotil, bu performansın büyük havayolu şirketlerinin de bulunduğu toplantılarda gündeme geldiğini ve bu performansın dikkat çektiğini ifade etti.
Bunun şirket adına mutluluk verici bir olay olduğunu vurgulayan Kotil, “Yüksek performansı olan bir şirketin halka arzı çok daha kolay olur” dedi.
Geçen yıl büyük tasarruf yaptıklarını ve bunun kendilerine 103 milyon dolarlık kar olarak geriye döndüğünü anlatan Kotil, bunun bütün dünya havayolu şirketleri içinde önemli bir rakam olduğunu söyledi.
Kotil, geçen yıl gösterdikleri performansı bu yıl da sürdüreceklerini ifade ederek, iç ve dış hatlarda günde toplam 50 bin yolcuyu taşıdıklarını kaydetti.
Yurtdışındaki Türk vatandaşlarının gurur kaynağı olduklarını dile getiren Kotil, “Son 3 yıllık performansımızı düşünürsek halka arzın çok zor olacağını düşünmüyorum” dedi.
“ZAMANLAMA ÇOK İYİ”
Son halka arz olayının gerçekleşmesiyle THY'nin yüzde 50'den fazla hissesinin özelleşeceğini vurgulayan Kotil, şöyle konuştu: “Halka arz realize olursa THY çok daha ciddi rekabet edebilecek. Kurum olarak biz yıllardan beri rekabet içindeyiz. Ulaştırma Bakanlığı'na ve hükümete teşekkür borçluyuz. 2003 yılında şirketimiz iç hatlarda çok ciddi bir rekabete sokuldu. Şirketle ilgili özelleştirme görüşmeleri yapıldığı zaman en büyük sorunun cevabı otomatik verilmiş oldu. Yatırımcılar açısından halka arz sırasında, 'İç piyasada bir rekabet oluşursa kurumun karlılığı ne olacak?' sorusunun cevabını 3 yıl içinde rekabete sokulmakla vermiş olduk.
Özelleşmede büyük havayolu şirketlerinin çok gerisinde kaldık. Avrupa'da halka arz edilmeyen Polonya, Çek havayolları ve bir de Olympic kaldı. Bizim bu halka arz gerçekleşirse biz de oldukça toparlanmış olacağız.
Bu sürecin olması gerekiyordu. Bu sürecin bu dönemde olması beni özellikle çok mutlu etti. Zamanlama olarak ideal yıllar. Bundan hem ülkemiz, hem de şirketimiz kazanacak. Esnek hale geleceğiz. Çok daha rekabet edebileceğiz. Özel bir şirket haline gelsek bile, bu temsil niteliğimiz devam edecek. Bayrak taşıyıcı olmaya devam edeceğiz.”
THY Teknik'in ayrı bir şirket olmasının da halka arz kadar önemli olduğuna dikkat çeken Kotil, bunun olumlu etkisinin 2006 ve 2007 yılında görüleceğini kaydetti. Kotil, THY'de bu konuda 15-20 yıllık bir gecikme yaşandığını ifade ederek, böylece THY Teknik'in çok daha esnek davranabileceğini ve personel ihtiyacını kendisinin karşılayabileceğini söyledi.
“İTTİFAK YAPACAĞIZ”
Temel Kotil, THY'nin bir ittifaka girmesi olayının da önemine dikkat çekerek, şöyle devam etti:
“Bizim stratejimiz, İstanbul'u referans alarak yakındaki bütün ülkeleri kendi doğal pazarımız haline getirmekti. Bunlar için dar gövdeli 160 koltuk kapasiteli uçaklar kullanıyoruz. Bunlardan yakında bizde yüz tane olacak. 12 tane de büyük uçağımız var. Lufthansa, British bizden 6-8 kat fazla ciro yapan şirketler. Bunların yüz tane büyük uçakları var. Bu yüz uçağa kısa zamanda ulaşmamız mümkün değil. Amacımız, İstanbul'u 160 koltuklu uçaklarla çok verimli bir hat haline getirdikten sonra, ikinci adım ittifaka girmek. İttifak bize uçak vermeyecek, ama TK kodu altında yolcumuz İstanbul'dan başlayıp dünyanın herhangi bir yerine bagajına dokunmadan, diğer havayolunu CIP kullanarak yoluna devam etmiş olacak. Bu, ürün olarak bizim büyük bir havayolu olmamız anlamına geliyor. İstanbul'u havacılık açısından bir Frankfurt, Paris ve Londra'dan farksız hale getireceğiz. Bunun için ittifaka girmemiz çok önemli. Onunla ilgili kararı yakında açıklayacağız.”
Kotil, bu yıl 24 yeni hattı açmakla havacılık tarihinde bir rekor kırdıklarını da ifade ederek, “Bu yeni hatlarla Türkiye'nin doğal pazarlarını güvence altına almış oluyoruz. 2007 yılında güvenceye aldığımız doğal pazarı biraz daha büyütüp uzak yerlere gitme çalışmalarımız var. Politikamız olabildiğince uzak yerlere uçmak değil, ittifaka girip yolcumuzu dünyanın herhangi bir yerine Türk uçağıyla uçmuş gibi götürmek, o servisi vermiş olmak” dedi.
THY olarak hatta uygun uçağı sefere koymaya dikkat ettiklerini belirten Kotil, amaçlarının olabildiğince büyük uçak alarak yolcu bilet fiyatlarının düşmesini sağlamak, yolcu sayısını artırarak hacimden kazanmak olduğunu söyledi.
Kotil, bu yıl hacimde çok büyük kar beklendiğini ve iç hatlarda herkesin uçabileceği fiyatlara indiklerini kaydederek, bunun devamı için yeni alınacak 59 uçaklık filoya ilave olarak 2 adet Airbus 319 uçağının alındığını ve servise konulduğunu bildirdi.
2003 yılındaki rekabetin Türkiye'de bir canlılık getirdiğini vurgulayan Temel Kotil, “2003 yılındaki bu yürüyüş aslında Türkiye'nin topyekün havacılığa yürüyüşüdür. Türkiye havacılıkta son 3 yılda tarih yazdı” diye konuştu.
(SM-ŞAY-FFS-TLN)
10:51 14/05/06"