THY: Doluluk oranımız yüzde 73’e çıktı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 12, 2006 00:00
Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürü Temel Kotil, THY’nin 2005’te koltuk kapasitesi ve doluluk oranları açısından Avrupa havayolları içinde en fazla büyüyen havayolu şirketi olduklarını belirterek, "2006, bizim daha çok yurtdışına açıldığımız bir yıl olacak" dedi.
Geçen yıl iç ve dış hatlarda yaklaşık 15 milyon yolcu taşıdıklarını ifade eden Kotil, arz edilen "koltuk/km"de gerçekleşen yüzde 18’lik artışın gelir olarak yüzde 30 artış getirdiğini vurguladı. Uçakların doluluk oranlarının da yüzde 2.5 artışla yüzde 73’e ulaştığına dikkat çeken Kotil, şunları kaydetti: "2005, arz ve talebin birleştiği bir yıl oldu. THY, koltuk kapasitesi ve doluluk oranları açısından Avrupa havayolları içinde en hızlı büyüyen havayolu oldu. 2006, THY için çok yönlü bir yıl olacak. Biz sadece rakamları ve kárlılığı artıran bir şirket değiliz. Bu yıl daha planlı ve programlı bir yıl olacak. 2006 yılında şirketin gelişmesi ve ileriye dönük hedeflerine ulaşabilmesi için 150 milyon dolarlık kar bekliyoruz. 2006’da karlılığımızı, yolcu sayımızı ve doluluk oranımızı daha da artıracağız. Bir başka en önemli hedefimiz, kalite ve performans olarak her yıl bir kademe daha yukarıya çıkmak. Kalite adına dünyada kim en iyi hizmeti veriyorsa onu kendimize rakip seçiyoruz. Hizmet sektöründe kalite adına her gün bir yeniliğin getirilmesi gerekiyor. Bulunduğumuz sektör, rekabet ruhu olan bir sektör. 2006 yılının üçüncü bir ayağı da uçuş ağımızı artırmak olacak. THY, 72 yaşında 78 noktaya açıldı. Bu yarış devam ediyor. Bu yıl geçen yıldan daha farklı geçecek."
GÖZÜMÜZ DIŞARIDA:
Temel Kotil, 2006’nın THY açısından dışa dönük bir yıl olacağını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "2006, bizim daha çok yurtdışına açıldığımız bir yıl olacak. Bu bizim için çok önemli. Biz Türkiye’nin THY üzerinden herkes tarafından bilinmesini istiyoruz. THY’nin reklamını yaptığınız zaman ülkenin reklamını da yapıyorsunuz. Biz bunu görev olarak kabul ediyoruz ve işimizin bir parçası. 2006 yılında THY’yi dünyada bilmeyen kimse kalmayacak. Bunun için 15 milyon dolarlık ciddi bir reklam bütçemiz var. Bunun büyük bir kısmı yurtdışı tanıtımlarda kullanılacak. Uluslararası alanda önemli basın-yayın kuruluşlarında sürekli reklamlarımız olacak." "Şirketin enerjisini yurtdışında kullanmak istediklerini" dile getiren Kotil, "THY, gözü dışarıda olan bir şirket. Çünkü biz orada büyürsek ülkeye yarar getiririz" dedi. Kotil, Avrupa’da Lufthansa, Air France, British Airways, KLM, İberia, Alitalia, ve SAS’tan sonra en büyük havayolu şirketi olduklarını söyledi. "Yurtiçinde de, yurtdışı seferleri beslemek adına önemli talep olan Ankara, Antalya, İzmir gibi şehirlerdeki sefer sayılarını artıracaklarını" ifade eden Kotil, THY’nin son yıllarda tarihinin en büyük dönüşümünü yaşadığını bildirdi.
Biz özel yönetilen devlet şirketiyiz
THY Genel Müdürü Temel Kotil, "THY, şu anda havacılık dünyasında en çok konuşulan havayolu. Yurtdışındaki yazılarda bunu izlemek mümkün. Son olarak çok güzel bir ifade vardı. Bizden ’özel yönetilen devlet şirketi’ diye söz ediyordu. 2005 yılında biz dünyada çok konuşulduk, daha da konuşulacağız" dedi. Türkiye’deki kargo piyasasında taleplerin giderek arttığına da işaret eden Kotil, THY’nin şu anki gelirlerin yüzde 12-13’ünün kargodan sağlandığını, bunun yüzde 15-20’lere çıkarılmasının hedeflendiğini anlattı. Kotil, THY’nin rötarlar açısından son günlerde bazı sıkıntılar yaşadığını da belirterek, şunları söyledi: "Rötarları azaltmak için bankolardaki personel sayısı artırıldı. Atatürk Havalimanı’ndaki performansımız diğer şehirleri de etkiliyor. Yolcularımızın, olabildiğince havaalanına erken gelmesini istiyoruz. 2006 yılında tehirlerin olmamasını istiyoruz. Çünkü bu bizim prensiplerimize ters. Ancak rötarlar havacılığın doğasında var. Bu konuda uluslararası standart, 100 uçaktan 85’inin 15 dakikanın altında bir gecikmeyle kalkmasıdır. Bu yıl yüzde 75’lere düştüğümüz oldu. Biz bu yüzde 85’i hedefliyoruz." Türkiye’de de uçak bakımı konusunda bir sektörün oluşmasının önemini vurgulayan Kotil, "amaçlarının amiral gemisi olarak bilinen uçuş hizmetlerinin yanında tekniği de ikinci bir amiral gemisi yapmak olduğunu" sözlerine ekledi.
GÖZÜMÜZ DIŞARIDA:
Temel Kotil, 2006’nın THY açısından dışa dönük bir yıl olacağını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "2006, bizim daha çok yurtdışına açıldığımız bir yıl olacak. Bu bizim için çok önemli. Biz Türkiye’nin THY üzerinden herkes tarafından bilinmesini istiyoruz. THY’nin reklamını yaptığınız zaman ülkenin reklamını da yapıyorsunuz. Biz bunu görev olarak kabul ediyoruz ve işimizin bir parçası. 2006 yılında THY’yi dünyada bilmeyen kimse kalmayacak. Bunun için 15 milyon dolarlık ciddi bir reklam bütçemiz var. Bunun büyük bir kısmı yurtdışı tanıtımlarda kullanılacak. Uluslararası alanda önemli basın-yayın kuruluşlarında sürekli reklamlarımız olacak." "Şirketin enerjisini yurtdışında kullanmak istediklerini" dile getiren Kotil, "THY, gözü dışarıda olan bir şirket. Çünkü biz orada büyürsek ülkeye yarar getiririz" dedi. Kotil, Avrupa’da Lufthansa, Air France, British Airways, KLM, İberia, Alitalia, ve SAS’tan sonra en büyük havayolu şirketi olduklarını söyledi. "Yurtiçinde de, yurtdışı seferleri beslemek adına önemli talep olan Ankara, Antalya, İzmir gibi şehirlerdeki sefer sayılarını artıracaklarını" ifade eden Kotil, THY’nin son yıllarda tarihinin en büyük dönüşümünü yaşadığını bildirdi.
Biz özel yönetilen devlet şirketiyiz
THY Genel Müdürü Temel Kotil, "THY, şu anda havacılık dünyasında en çok konuşulan havayolu. Yurtdışındaki yazılarda bunu izlemek mümkün. Son olarak çok güzel bir ifade vardı. Bizden ’özel yönetilen devlet şirketi’ diye söz ediyordu. 2005 yılında biz dünyada çok konuşulduk, daha da konuşulacağız" dedi. Türkiye’deki kargo piyasasında taleplerin giderek arttığına da işaret eden Kotil, THY’nin şu anki gelirlerin yüzde 12-13’ünün kargodan sağlandığını, bunun yüzde 15-20’lere çıkarılmasının hedeflendiğini anlattı. Kotil, THY’nin rötarlar açısından son günlerde bazı sıkıntılar yaşadığını da belirterek, şunları söyledi: "Rötarları azaltmak için bankolardaki personel sayısı artırıldı. Atatürk Havalimanı’ndaki performansımız diğer şehirleri de etkiliyor. Yolcularımızın, olabildiğince havaalanına erken gelmesini istiyoruz. 2006 yılında tehirlerin olmamasını istiyoruz. Çünkü bu bizim prensiplerimize ters. Ancak rötarlar havacılığın doğasında var. Bu konuda uluslararası standart, 100 uçaktan 85’inin 15 dakikanın altında bir gecikmeyle kalkmasıdır. Bu yıl yüzde 75’lere düştüğümüz oldu. Biz bu yüzde 85’i hedefliyoruz." Türkiye’de de uçak bakımı konusunda bir sektörün oluşmasının önemini vurgulayan Kotil, "amaçlarının amiral gemisi olarak bilinen uçuş hizmetlerinin yanında tekniği de ikinci bir amiral gemisi yapmak olduğunu" sözlerine ekledi.