Güncelleme Tarihi:
Bundan beş yıl önce Fabien Beckers, Paris'teki evini bırakarak, sınıf arkadaşlarının çoğu gibi güçlü bir sosyal etkiye sahip bir şirket kurma hayaliyle Cambridge Üniversitesi’nde yaptığı fizik doktorasının ardından Stanford Üniversitesi İşletme Fakültesi’ne başvurdu. Hem fiziksel hem de mecazi olarak Silikon Vadisi’nin merkezinde bulunan Stanford, aralarında Netflix ve PayPal'ın kurucularının yanı sıra Google'ın kurucuları Larry Page ve Sergey Brin'in de bulunduğu, internetteki hayatlarımızı şekillendiren birçok önemli kişi yetiştirdi. Bu kişiler gibi Beckers da bütün endüstriyi bir fark yaratacak şekilde dönüştürecek bir fikir arıyordu.
Beckers bugün bulut tabanlı tıbbi görüntüleme yazılımı alanında bir öncü olan Arterys'in CEO'su. Şirket, tıbbi görüntüleme cihazlarından gelen verileri işlemek için derin öğrenme ve yapay zeka kullanıyor. Bulut tabanlı algoritmaları, doktorlara daha önceden görmenin imkansız olduğu kan akışı detaylarını gösterebiliyor. Beckers bu teknolojinin hikayesine ilişkin şunları belirtiyor: "Tıbbı, veri güdümlü hale getirmek istedik. Amacımız, doktorların hastalıkları teşhis etmesine ve en etkili tedaviyi önermelerine yardım eden akıllı bir platform geliştirmekti. Bulut bilişim ve yapay zeka bu dönüşüm sağlayıcı gücü elinde bulunduruyor."
Bu vizyon ilk meyvelerini vermeye başladı. ABD Gıda ve İlaç İdaresi, bu yılın sonbaharında manyetik rezonans görüntüleme (MRG) sonuçlarını işleyerek kalpteki kan akışını hassas bir şekilde ölçen ve 4 boyutlu olarak görüntüleyen yazılımaonay verdi. Beckers, Arterys şirketini 2012 yılında dijital konulara meraklı doktorlar olan Albert Hsiao ve Shreyas Vasanawala ile Stanford mezunu bir mühendis olan John Axerio-Cilies'le birlikte kurdu. Geleneksel MRG, vücudun statik görüntülerinin parçalar halinde alınması ve sonraki aşamada birleştirilmesi prensibiyle çalışıyor. GE'nin yeni 4 boyutlu akış dizisi sayesinde bir kerede tam bir göğüs taraması elde edilebiliyor. Arterys, kalbin her biri yaklaşık 1 GB büyüklüğünde olan binlerce MRG görüntüsünü buluta aktarıyor ve ardından verileri analiz etmek ve kan akışını ölçmek üzere gelişmiş algoritmalar uyguluyor. Beckers, "Doktor bir hastada kalp sorunu olduğundan şüpheleniyorsa kan akışının değerlendirilmesi kilit bir önem taşıyor" diyor.
Geleneksel teknolojiyle kalbin MRG görüntülerini almanın yaklaşık 1 saat sürdüğüne ve hastaların genellikle bir tarama sırasında nefeslerini 20 saniye kadar tutmaları gerektiğine değinen Beckers sözlerine şöyle devam ediyor: "Bu durum, özellikle de küçük çocuklar ve şiddetli kalp sorunları olan hastalar için büyük bir engel teşkil ediyor." Ancak GE'nin MRG tarayıcılarındaki gelişmeler sayesinde tarama süresi 10 dakikanın altına düşüyor ve hasta işlem sırasında normal şekilde nefes alabiliyor. Bu da MRG işlemini daha hızlı ve daha konforlu bir hale getiriyor.
GE Blog içerikleri için http://geturkiyeblog.com adresini ziyaret edebilirsiniz.
Sponsorlu içerik