Güncelleme Tarihi:
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, tekstil ve ham maddeleri ihracatında yılın ikinci yarısında başlayan toparlanmanın kasım ayında da devam ettiğini belirterek, "2020 yılını 10 milyar dolara yakın bir ihracatla kapatmayı hedefliyoruz. Tek pazar odaklı tedarik anlayışından uzaklaşmayı hedefleyen küresel alıcıların en yakın markajında Türkiye bulunuyor. Dolayısıyla yeniden kapanmamaların olmaması durumunda 2021 yılında rekor ihracat verilerine ulaşmayı hedefliyoruz." dedi.
Öksüz, AA muhabirine tekstil ve ham maddeleri sektörüne ilişkin açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin dünyada 331 milyar dolar büyüklüğe sahip tekstil ve ham maddeleri ihracatında dünyanın altıncı, Avrupa’nın ise ikinci en büyük tekstil ve ham madde tedarikçisi konumunda bulunduğunu aktaran Öksüz, "Koronavirüs salgını her sektörü olduğu gibi Türkiye tekstil ve hammaddeleri ihracatını da olumsuz etkiledi. Yılın ilk yarısında özellikle nisan ve mayıs aylarında yüzde 50’ye yakın bir gerileme olsa da sonraki süreçte sektör hızla toparlandı.
Haziran ve temmuzda özellikle AB pazarında durdurulan siparişlerin bekleyen sevkiyatlarıyla başlayan toparlanma eğilimi, ağustos, eylül ve ekim aylarında gelen yeni siparişlerle devam etti. Kasım ayında ise bir önceki yılın aynı ayına göre ihracat yüzde 8,6 oranında arttı." bilgilerini verdi.
"EV TEKSTİLİ SEKTÖRÜMÜZDE ABD’YE YÜZDE 38 İHRACAT ARTIŞI GERÇEKLEŞTİRDİK"
Öksüz, haziran ayından itibaren güçlü bir toparlanma eğilimine giren sektörün, mart ve nisan ayındaki kayıpları yıl sonuna kadar telafi etmeyi hedeflediğini belirterek, 2020 ocak-kasım döneminde toplam tekstil ve ham maddeleri ihracatının 8,7 milyar dolara ulaştığını kaydetti.
Öksüz, yılın yüzde 5’lik bir kayıpla tamamlanacağı yönündeki öngörüsünü dile getirerek, "Toparlanma ivmesinin yılın son ayında da devam etmesini bekliyoruz. Bu istikrarı korursak yarının dünden çok daha güzel olacağına inanıyoruz." dedi.
Kasım ayında sektörün ihracat artışına en fazla katkı sağlayan ürün gruplarının; teknik tekstil, örme kumaş, elyaf ve iplik olduğunu ifade eden Öksüz, şunları kaydetti:
"Tekstil ve ham maddeleri sektörünün en katma değerli ürün gruplarından birini oluşturan alan ev tekstili sektörüdür. Avrupa Birliği ülkelerine ev tekstili sektörümüzde AB’nin ithalat birim fiyat ortalamasından daha katma değerli ihracat gerçekleştiriyoruz. Kasım ayında 177 milyon dolar değerinde gerçekleşen ev tekstili ihracatımızın 109 milyon doları AB ülkelerine gerçekleştirildi. Ev tekstili sektörümüzde ABD’ye yüzde 38, İngiltere’ye yüzde 22, Hollanda’ya yüzde 35 ihracat artışı gerçekleştirdik. Bunda evden çalışma düzenine geçilmesinin büyük etkisi bulunuyor."
2020 yılı kasım ayında örme kumaş ihracatının yüzde 12 artarak 142 milyon dolara çıktığını paylaşan Öksüz, Beyaz Rusya, Bulgaristan, Kırgızistan ve Polonya’ya yüzde 20’nin üzerinde ihracat artışı gerçekleştiğini kaydetti.
"SEKTÖRÜMÜZ PANDEMİ SINAVINI BAŞARIYLA ATLATACAK"
Öksüz, teknik tekstil sektörünün her geçen ay kendi ihracat rekorunu egale ettiğini ifade ederek, 2020 yılı kasım ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 77 artan teknik tekstil ihracatının, ocakkasım döneminde yüzde 55 artarak 2,5 milyar dolara ulaştığını kaydetti.
Salgın döneminde ürün çeşitliliğinin öneminin daha fazla anlaşıldığını ifade eden Öksüz, "Ham maddeden nihai ürüne kadar çok zengin bir ürün çeşitliliğine sahip olan sektörümüz pandemi sınavını başarıyla atlatacak. Ürün çeşitliliğimiz, ihracattaki güçlü toparlanmamızın en belirleyici etkenlerinden biri oldu. Tek pazar odaklı ya da sınırlı ürün gamına sahip bir sektör olsaydık pandemi döneminde daha büyük kayıplarla karşılaşabilirdik." değerlendirmelerinde bulundu.
"2021 YILINDA REKOR İHRACAT VERİLERİNE ULAŞMAYI HEDEFLİYORUZ"
Öksüz, sektörün 2020 yılı ihracatını yüzde 5 kayıpla kapatmayı öngördüklerini ifade ederek, şu bilgileri verdi:
"Salgın ve tüm küresel kapanmalara rağmen 197 ülkeye ihracat gerçekleştirdik. İhracat pazar çeşitliliğimiz sektörümüzün dinamizmini ortaya koyuyor. 2020 yılını 10 milyar dolara yakın bir ihracatla kapatmayı hedefliyoruz. Tek pazar odaklı tedarik anlayışından uzaklaşmayı hedefleyen küresel alıcıların en yakın markajında Türkiye bulunuyor. Dolayısıyla yeniden kapanmamaların olmaması durumunda 2021 yılında rekor ihracat verilerine ulaşmayı hedefliyoruz.
En nihai hedefimiz küresel ihracattan aldığımız payı artırarak küresel ihracatta ilk 5 ülkeden biri olmak. Bunda İTHİB olarak gerçekleştirdiğimiz dijitalleşme çalışmaları kapsamında sanal ticaret heyetlerimiz ve tanıtım faaliyetlerimiz önemli bir rol oynayacak. İnanıyoruz ki yarın dünden daha güzel olacak."
"DAHA FAZLA İHRACAT İÇİN DAHA FAZLA YATIRIM VE İSTİHDAMI SÜRDÜRECEĞİZ"
Öksüz, tüm ekonomik göstergelerin, sektörün V tipi toparlanma eğiliminden artıya geçtiğini gösterdiğini ifade ederek, sektörün kapasite kullanım oranlarına bakıldığında salgın döneminden bu yana en hızlı toparlanan sektörlerden birinin tekstil ve ham maddeleri sektörü olduğunu kaydetti.
Öksüz, "Kişisel koruyucu donanım ürünleri imalatındaki yoğun talep artışının da etkisiyle sektörümüzün kapasite kullanım oranı nisan ayından bu yana yüzde 74 arttı. Kapasite kulanım oranları en hızlı toparlanan ikinci sektör olduk. Kasım ayı itibarıyla sektörümüzün kapasite kullanım oranı imalat sanayinin de üstünde bir artışla 77,1 seviyesinde gerçekleşti. 2021 yılı itibarıyla sektörümüzün kapasite kullanım oranlarının yeniden yüzde 80'in üzerine ulaşacağını öngörüyoruz." dedi.
"İSTİHDAMIMIZ 1 MİLYON 50 BİNE ULAŞTI"
İTHİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, sanayi üretim endeksi verilerinin de artıya geçtiğini ifade ederek, "Sektörümüzün üretim endeksi verileri, kapasite kullanım oranına benzer şekilde imalat sanayi ortalamasının üzerinde gerçekleşti. Eylül ayı imalat sanayi üretim endeksi yüzde 8,5 artarken sektörümüzün üretim endeksi yüzde 9,3 arttı." dedi.
Salgına rağmen sektör istihdamındaki artışa da dikkati çeken Öksüz, şunları kaydetti:
"2019 sonunda Ticaret Bakanımız Ruhsar Pekcan’ın teşrifleriyle 1 milyon istihdamla sektörümüzde Cumhuriyet tarihi rekorunu açıklamıştık. Bugün ise tüm salgın koşullarına rağmen hazırgiyim sektörü ile birlikte istihdamımız 1 milyon 50 bine ulaştı. Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörü olarak daha fazla ihracat, daha fazla yatırım ve istihdam ile ülkemize hizmet etmeye devam edeceğiz."