Teknoloji için yatırım bankası

BAŞBAKAN Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Teknolojilere destek verecek bir yatırım bankası kurma niyetimiz var; ya mevcut bir yatırım bankasını yapılandırmak lazım ya da yeni banka kurmak lazım. Mevcut banka Türkiye Kalkınma Bankası olabilir, bu konu mayıs ayı sonrasında değerlendirilecek” şeklinde konuştu.

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Forum İstanbul 2017’ye katılarak konuşma yaptı. Türkiye’nin OECD’de Ar-Ge harcamalarında arzuladıkları noktada olmadığını kaydeden Şimşek, “Türkiye’deki imalatın ve ihracatın maalesef üçte ikisi düşük ve orta düşük teknoloji. Bunun tersine dönmesi lazım. Üçte ikisi yüksek ve orta ileri teknoloji olmalı. Bu Türkiye’nin karşı karşıya olduğu en önemi dönüşüm. Yüksek teknolojilerin toplam ihracat içerisindeki payı sıralamasında arzuladığımız yerde değiliz. Dördüncü sanayi devrimiyle birlikte neyin ileri teknoloji olduğu bile değişiyor. Kavramlar değişiyor. Eskiden otomotiv ileri teknoloji sayılıyordu, şimdi yapay zekadan bahsediyoruz. Geçen yıl yeni bir patent yasası çıkardık. Ar-Ge paketi Meclis’te kabul edildi. Özellikle tasarım ağırlıklı. Yeni dönemde ne yapacağız? Kitle fonlaması ve gelecek vadeden yüksek teknolojik şirketlere risk alarak doğrudan destek verecek yeni bir yatırım bankası kurabiliriz” şeklinde konuştu.

CARİ AÇIK ARTABİLİR

Başbakan Yardımcısı Şimşek, enflasyonun daha önce tek haneye indiğini ama şimdi çift haneli rakamların olduğunu belirterek, “Bu kabul edilebilir bir durum değil” değerlendirmesinde bulundu. Şimşek, “Enflasyonda kur etkili oldu ama asıl husus gıdada. Bugün (dün) Gıda Komitesini toplantıya çağırdım, çözüm bulmak gerek. Sermaye piyasalarının derinleşmesi için enflasyon kalıcı yüzde 5’in altında olmalı” dedi. Şimşek, piyasalarda bir normalleşme olduğunu, bunların büyümeyi destekleyici gelişme şeklinde seyrettiğine dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Büyümede ufak bir sorunumuz var. İç talep ağırlıklı büyüyoruz. Yeniden dengelenme sürecinin başlaması, güçlenmesi gerekiyor. Ümit ederiz ki dış talepteki büyüme bunu sağlar. Cari açık son yıllarda gerçekten ciddi bir iyileşme gösterdi. Bu kısmen küresel enerji fiyatlarıyla ilişkili ama kısmen biz de biraz çabaladık. Ama bu sene cari açık biraz artabilir. Yani yüzde 4’ün biraz üzerine çıkabilir. Hem petrol fiyatlarında bir miktar artış oldu, hem de büyüme bu kadar hızla gidecekse, takdir edeceksiniz ki kısmen o yansır.”

İŞSİZLİK AŞAĞI İNMEYE BAŞLAYACAK

ŞİMŞEK, işsizlik oranının da yüksek olduğunu belirterek, “Şu anda geçici olarak zirveyi bulduk diyebiliriz. İşsizlik oranları aşağı doğru inmeye başlayacak ama kalıcı bir şekilde indirmek için reform gerekiyor” diye konuştu. Yeni dönemde yapacaklarına değinen Şimşek, “Kitle fonlaması önemli bir düzenleme. Gelecek vadeden yüksek teknoloji şirketlerine doğrudan destek verecek yeni bir yatırım hamlesi. İstihdamı artırmamız lazım. Özellikle kadınların iş gücüne katılımını artırmamız lazım. Bunu iş gücü piyasasını esnek hale getirerek ve insanımıza yatırım yaparak gerçekleştireceğiz” diye konuştu.

KIDEM YENİDEN DÜZENLENMELİ

ŞİMŞEK, şöyle konuştu: “Türkiye’de uzun süredir konuşulan kıdem tazminatı konusunun bir şekilde işgücü piyasasının esnekliğini, mobilitesini artıracak şekilde düzeltilmesi lazım. OECD ülkelerini alın; kıdem tazminatının olduğu ülkeler, olmayan ülkelere oranla yaklaşık 1.5-2 kat daha yüksek işsizlik oranına sahip. OECD ülkelerinde haftalık ortalama çalışma saati 38 saat. Türkiye’de ise 49 saat. Türkiye’de 38 saat olsaydı istihdam yüzde 20 daha yüksek olurdu.”

 BÜYÜMENİN SÜRÜKLEYİCİSİ YAPISAL REFORMLAR

MERKEZ Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, Türk bankacılık sektörünün güçlü seyrini koruduğunu belirtti. “Forum İstanbul 2017”de konuşan Çetinkaya, ekonomide rekabetçiliği ve verimliliği artıracak yapısal reformların, güçlü büyümenin temel sürükleyicisi olacağını ifade eden ederek, “Ekonomik aktörlerin mali yapılarının güçlendirilmesi, aşırı borçluluğun vade ve kur uyumsuzluğunun önüne geçilmesi, düzenleme ve denetleme faaliyetlerinin iyileştirilmesi ve sistemik riskleri sınırlayacak makro ihtiyati çerçevenin oluşturulması büyümenin sürdürülebilir ve dengeli olması açısından önemli. Böyle bir ortam para politikalarının da etkinliğine katkıda bulunacaktır” dedi. 

FARKLI SEKTÖRLERDE HAMLELERİMİZ OLACAK

TÜRKİYE Varlık Fonu (TVF) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bostan, yarının “süper starı” olması umulan küçük firmalara yatırım yapıp yapmayacaklarına ilişkin, belli sektörlerde tasarımlara başladıklarını ifade etti. Türkiye’de finansal teknoloji alanında büyük fırsatlar olduğunu düşündüğünü, lojistik ve enerji alanlarında da fırsatlar olduğunu söyleyen Bostan, “Bunlara uluslararası arenadan çok ciddi ilgi var. Yani hem bizim paydaşlarımızdan hem de diğer şirketlerden büyük ilgi var. Önümüzdeki dönemde farklı sektörlerdeki alanlarda hamlelerimiz olacak” dedi. 

VAKIFLAR’IN BANKADAKİ PAYI VAKIF KATILIM’A

VAKIF Katılım Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk Oran, “Forum İstanbul 2017” zirvesinde Reuters’a şu açıklamalarda bulundu: “Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün Vakıfbank’taki yüzde 58.5 hissesinin Hazine tarafından alınarak Vakıf Katılım’a sermaye olarak aktarılması yapılmakta olan torba yasaya girecek. Vakıf Katılım’a aktarılacak hisselerle ilgili değerlemeler üç farklı kuruluş tarafından yapıldı, bunların ortalaması alınacak. Vakıf Katılım’a aktarılacak olan tutar nakit, sukuk veya gayrimenkul olarak ödenebilir, tercihimiz nakit.” Oran ayrıca kamunun 2-3 katılım bankası daha kuracağını belirtti. 

EBRD: TÜRKİYE’YE 9 MİLYAR EURO YATIRDIK

AVRUPA İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Türkiye Yönetici Direktörü Jean-Patrick Marquet, EBRD’nin Türkiye’de çok büyük bir yatırımcı olduğunu belirterek, hâlihazırda Türkiye’ye 9 milyar Euro yatırım yaptıklarını, bunun 2 milyar Euro’sunun yeni yatırımlar olduğunu bildirdi. Marquet, Türkiye’nin çok büyük, dinamik ve sofistike bir ekonomi olduğunu vurgulayarak, “Maalesef büyük bir zafiyeti var. Sermaye piyasaları görece olarak yeterli derinlikte değil. Hem varlık açısından hem de hisse senetleri açısından” şeklinde konuştu. 

‘HER YIL 4-5 BİN MW YATIRIM YAPMALIYIZ’

LİMAK Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, Türkiye’nin 7- 8 yıl içerisinde 40 bin megavat (MW) yatırım yapacağını söyleyerek, “Yani her yıl ortalama 4-5 bin MW yatırım yapmak zorunda” dedi. Türkiye’nin 2003-2004 yılları arasında kurulu gücünün 40 bin megavat olduğunu belirten Özdemir, “Bugün Türkiye’nin gücü 80 bin MW’a ulaştı” şeklinde konuştu. Zorlu Enerji Grubu Başkanı Sinan Ak ise önümüzde dönemde Türkiye’nin özellikle yenilenebilir ve doğalgaz yatırımlarına ağırlık vermesi gerektiğini vurguladı.