Güncelleme Tarihi:
Fed’in karar vermesiyle yatırımcıların da 2016’dan ne beklemeleri gerektiğinin netleşeceğini belirten Friedman, “Her piyasanın en büyük düşmanı belirsizliktir. O nedenle epeydir, ‘şu ana kadar zaten sindirildi’ denilse de bana göre piyasalar yine de Fed’in bu hafta alacağı kararı bekliyor. Çünkü belirsizlik herhangi bir şirketin önümüzdeki dönemde nasıl bir performans sergileyebileceğini modelleme konusunda yatırımcılara sıkıntı yaşatıyor. Dolayısıyla Fed kararları halen kilit konu” dedi.
TÜRKİYE ÇOK GELİŞMİŞ
Bulunduğu konum itibariyle genel anlamda ya da spesifik olarak herhangi bir piyasaya ilişkin beklentilerini paylaşamadığını belirten Friedman, “Belirsizlik azaldıkça yatırımcılar rahat edecektir” demekle yetindi. Sermaye piyasalarını ülkelerin global ekonomiye entegrasyonunu gösteren son derece önemli bir alan olarak değerlendiren Friedman, “Bence Türk sermaye piyasaları oldukça gelişmiş. Bunu sadece teknolojik olarak değil ürün çeşitliliği, regülasyonlar, piyasadaki oyuncuların kurumsallığı ve yabancı yatırımcının ilgisi açısından da söylüyorum. Belki nüfusun çok büyük oranı sermaye piyasası araçlarında yatırımlarını değerlendirmiyor. Ama bunu daha fazla şirketi halka arza davet ederek ve daha çok yatırımcının buraya gelmesini sağlayarak artırmak mümkün. Bence Türkiye’de piyasaların büyütülmesi ve derinleştirilmesi için gerekli teknik ve yasal altyapı mevcut” diye konuştu.
BÜYÜMEK İÇİN HALKA ARZ
Türkiye’de işletmelerin çok büyük bir bölümünün aile şirketi olduğunu da bildiğini ifade eden Friedman, şöyle konuştu: “Ama şirketler büyüdükçe, operasyonları karmaşıklaştıkça, global ekosistemin bir parçası olmak istiyorlar. İşte bu noktada daha fazla kaynağa ihtiyaç duyuyorlar ki, sermaye piyasalarındaki araçlar bu açıdan çok önemli. Çünkü sermaye piyasaları araçları ile şirketler kendilerine büyük yatırımcı guruplarından oluşan kalıcı ve alternatif kaynaklar bulabiliyor. Özel sermaye de (private equity) iyi bir kaynak, erken aşamalarda şirketlerin büyümesine yardımcı oluyor. Ama halk sermayesi (public equity) hem kalıcı hem de düşük maliyetli. Türk şirketleri de büyümek istiyorlarsa, halka arzı önemli bir kaynak olarak görmeliler.”
BİZİM İÇİN ÇOK ÖZEL BİR ANLAŞMA
2 yıl önce Borsa İstanbul’a yüzde 5 hisseyle stratejik ortak olmasından bu yana belki de Türkiye’de en çok konuşulan borsalardan biri Nasdaq oldu. Nasdaq son olarak bu ortaklık kapsamında geliştirilen BİST’in yeni işlem platformu BISTECH’in 30 Kasım’da devreye girmesiyle gündeme geldi. BISTECH teknolojisine geçiş nedeniyle New York’taki Nasdaq Kulesi ve Borsa İstanbul’da eş zamanlı gerçekleştirilen gong törenine katılmak üzere Türkiye’ye gelen Nasdaq Başkanı Friedman, Nasdaq’ın BİST ile ortaklık anlaşmasının birçok ilki barındıran çok özel bir anlaşma olduğunu vurguladı. Nasdaq’ın ilk kez hem teknolojik altyapısını kaynak kodları ile birlikte sattığını ve aynı zamanda o borsaya azınlık ortak olduğunu belirten Friedman, “Borsa İstanbul ile benzersiz bir ortaklık kurduk. İlk boyutu Borsa İstanbul’un bir hissedarı olduk. Bunu sadece burada yaptık. Ayrıca sistemimizin 9 bileşenini tek bir günde burada uyguladık” dedi.
Üçüncü ülkelerde işbirlikleri
BISTECH’in oluşturulması sırasında Nasdaq ile Borsa İstanbul’un çok başarılı bir işbirliği gerçekleştirdiğini kaydeden Adena Friedman, “Önümüzdeki dönemde bunun olumlu sonuçlarını ve Borsa İstanbul ile birlikte teknolojik altyapıyı farklı ülkelere sattığımızı görmek için sabırsızlanıyorum. Bölgedeki diğer borsalarla irtibat halindeyiz. Yeni birçok ortaklığa gidiyoruz” diye konuştu.
Yüzde 2 hisse daha alabiliriz
BORSA İstanbul ile yaptıkları anlaşma kapsamında yüzde 5 hisse aldıklarını hatırlatan Adena Friedman, “Yüzde 2 ekstra hisse daha alma hakkımız var. Bu opsiyon halen masada duruyor. Önümüzdeki dönemde değerlendireceğiz” dedi.