TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Yılmaz'dan konut ve kira fiyatlarına ilişkin açıklama

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz'ın konuşmasından öne çıkanları şöyle:

ENFLASYONLA MÜCADELE

Ekonomi vatandaşımızın temel gündemi. Bizim de gündemimiz o. AK Parti başından beri ekonomiyi birinci öncelik olarak görmüştür. Son dönemde dünyada yaşanan hadiseler ekonomiyi daha öncellikli konuma getirdi. Reel tarafta iyi bir performansımız var. Rakamsal olarak da ortaya koyabiliriz. Son 3 yılda dünyadaki kümülatif büyüme dünyada yüzde 6 Türkiye'de yüzde 20 oldu. Enflasyonda diğer ülkelerde olduğu gibi bizde de sıkıntılı bir tablo var. Geçen yıl yüzde 80'leri aşan enflasyon gördük. Yıl sonunu yüzde 64'le kapattık. Şuan yüzde 43'lerdeyiz. Daha alacağımız yol var. Bir taraftan büyümeyi devam ettirirken diğer taraftan enflasyonla mücadele etmeye çalışıyoruz. Bizim gündemimiz bu. Türkiye tercihini yapmış durumda. Son 3 yıllık perspektifle bakarsanız görürsünüz. Bununla birlikte enflasyonu düşürme çabası içerisindeyiz. Bu zaman aldığı için bu süreçte geniş kesimlerin enflasyon karşısında gelirlerinin satın alma güçlerinin azalmasına karşı tedbirler alıyoruz.

Enflasyon dediğimiz rakam yüzlerce kalemin ortalamasından oluşan rakam. TÜİK ortaya bir rakam koyuyor. Bahsettiğimiz Türkiye'nin ortalama enflasyonu. Konut, gıda ve enerji hane halkı içerisinde önemli kalemler. Bu 3 sektör bizim açımızdan önemli.

FAHİŞ FİYAT

Denetim yapılması gerekiyor. Serbest piyasa kuralsız piyasa demek değil. Dolayısıyla maliyetlerden bağımsız fırsatçılara karşı kamu otoritesinin tedbirler alması lazım. Bir takım adımlar attık bunu da sürdüreceğiz önümüzdeki dönemde. Bir taraftan da arzı artırmalıyız. Arzı artırırsanız fiyatlar da düşer. Bu konuda kanallarda bir tıkanıklık varsa bunları aşmalıyız. Seçim beyannamesinde de tarıma vurgu yapıyoruz. Tarım stratejik bir sektör buna daha fazla yönelmeliyiz. Tarımsal üretimi daha fazla artırmamız gerekiyor.

PETROL VE DOĞAL GAZ KEŞİFLERİ ENERJİDEKİ FİYATLARI NASIL ETİKEYECEK?

Enerji bir maliyet unsuru temel bir girdi. Dolayısıyla enerji maliyetini düşürdüğünüz zaman hem hane haklarının daha az harcama yapmasına imkan sağlıyorsunuz hem de iş yerlerinin maliyetlerini düşürmüş oluyorsunuz. Bu kapsamda dış dünya ile rekabet halinde oluyorsunuz. Enerjide dışa bağlılığımızı azaltan politikalar güdüyoruz. Bir tanesi bu petrol aramaları. Karadeniz gazımız, Gabar'da ki petrolümüz yeni aramalarla inşallah önümüzdeki dönemde yeni müjdeler de alacağız. Dolayısıyla bir taraftan da fosil yakıtlarla ilgili bu çalışmalarımız var. Bir taraftan da devreye girdiği anda tek başına %10'umuzu karşılayacak bir nükleer santralimiz olacak. Buna ilave yeni santrallerde planlıyoruz. Yenilebilir enerji konusunda Türkiye kendi kaynaklarını da üretmeye başladı.

Bunlarla ilgili yeni müjdeler de alacağız. Diğer taraftan nükleer enerji. Yeni santraller de planlıyoruz. Hidroelektirik kapasitemizi genişletiyoruz. Yenilebilir enerjiyi de geliştiriyoruz. Enerjide dışa bağımlılığı azaltmamızın 3 faydası var. Birincisi cari açığımız azalacak. Makro dengelerimiz ciddi manada dengelenecek. İkincisi çevresel etkisi olacak. Sıfır atık hedefimiz var. Hane halkının ve firmaların daha az masraf etmesini sağlayacak.

KONUT FİYATLARI

Konut konusunda yeni tasarruflarımız var. Arzı artıracağız. Esas mesele konut arzını artırmamız. Bir yandan deprem konutlarını yapıyoruz diğer yandan da büyük kampanyalarımız var. TOKİ'nin yaptıkları var. Yeni şehirler oluşturmayı tasarlıyoruz. Uydu şehirler düşünüyoruz. Sadece İstanbul'a 1 milyon nüfusu barındıracak iki önemli yerleşim yeri planlanıyoruz. Anadolu'da 7 yerde bu planlanıyoruz. Böylece konut ve kira fiyatlarını aşağı çekmeyi düşünüyoruz.

Metropollerde kamu çalışanlarının sorunu var. Kamu çalışanlarını rahatlatacak adımlar atacağız. Maaşla kira dengesizliğini giderecek adımlar atılacak. Memurun o yükünü azaltacağımız tedbirler olacak. Şehirlere ve bölgelere göre tedbirler düşünüyoruz. Bunu seçim beyannamenize koyduk.

AİLE VE GENÇLER 

Aile kalkanı altında önemli bir program başlatıyoruz. Aile ve Gençlik Bankası. Dijital banka olacak. Karadeniz gazından elde ettiğimiz gelirin önemli bir kısmı buraya aktarılacak. Ev hanımlarının emekliliğine katkı sağlayacağız. Primlerinin 3'te 1'ini biz karşılayacağız. İsteğe bağlı emeklilik diyoruz. Diğer yandan yeni evlenen çiftler. Yeni evlenen çiftlere 150 bin TL faizsiz 2 yıl ödemesiz 4 yılda geri ödemeli destek vereceğiz. Yaş kriterleri sonraki aşamada belirlenecek. Ailede hiç çalışan yoksa o aileden bir kişiye alıp çalıştıran şirkete prim desteği vereceğiz. Genç istihdamını ve girişimciliğini artırmaya yönelik projelerimiz var. Gençleri tarıma yönelteceğiz. Bu bölgelerde genç girişimcilere destek olacak sistem kuracağız. Bir taraftan genç girişimcileri destekleyeceğiz bir yandan da tarım sektörüne hareket getireceğiz.

"TÜRKİYE BU YILA BÜTÇE PERFORMANSI OLARAK GİRDİ"

Türkiye bu yıla bütçe performansı olarak girdi. Bu yıl miktar açığımız artacak. Deprem oldu ve OHAL ilan edildi. Yasal olarak yüzde 5 artırma hakkımız var Meclis'e gelmeden. Ek bütçe ihtiyacı olduğu zaman ise Meclis'e gelir. Gider kadar da gelir göstermek durumundasınız. Bütçe açığı değişmemiş olacak. Önümüzdeki aylarda ihtiyaç olup olmadığını göreceğiz. Geniş kesimleri enflasyona ezdirmeyeceğiz. Sadece büyümeyle kalkınma olmaz. Büyüme topyekûn bir kavram. Bir taraftan büyüyeceğiz bir tarafta gelirin adaletli dağılmasını sağlayacağız.

7500 TL ÜZERİ MAAŞ ALAN EMEKLİLER

7500'e artırınca sınırda olanlar çok etkilenmedi o artıştan. Sayın Cumhurbaşkanımız ilan etti. Şikayeti giderecek düzenleme yapılacak. Memurlara yapılan artış emeklilere de yansıyacak. Refah yükselecek diyebiliriz.

SEÇİMDEN SONRA KUR YÜKSELECEK İDDİASI

Döviz kuru rejimimiz var. Bu rejimin özü şu. Dövizi piyasa belirler. Arz ve talep belirler. Burada şöyle bir farklılık var. Bir nominal kur var bir de reel kur var. Nominal kur enflasyondaki hareketlere göre şekillenebilir. Esas olan ekonomi temellerdir. Reel kurda çok önemli bir istikrarsızlık beklemiyorum. Ama nominal olarak enflasyonla hareket edecek bir kur göreceğiz. Orta vadede kur, ekonomik temeller uyumlu şekilde hareket edecek.

KİŞİ BAŞI GELİRİN 16 BİN DOLAR OLMASI HEDEFİ 

AK Parti geldiğinde 3 bin 600 doları kişi başına gelirimiz. Geçtiğimiz yıl itibariyle kişi başına gelirimiz 10 bin 600 dolar yükseldi. Milli gelirimiz ise 236 milyar dolardan 905 milyar dolara çıktı. 5 yılda hedefimiz milli gelirimiz 1,5 trilyona yükseltmek ve kişi başına düşen milli geliri 16 bin dolar yapmak. Kritik eşik 13 bin dolar. Önümüzdeki 5 yıl bunun dönemi olacak. Adım adım olacak.

TÜRKİYE EKONOMİ MODELİ

Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat. Bu 4 başlığı esas alıyoruz. Genel çerçevemiz bu. Bunun dışında bir farklılık olacağını düşünmüyorum. Biz kalkınmakta olan bir ülkeyiz. Bir taraftan büyümeyi sağlayacağız diğer taraftan kalkınma stratejisi izlemek zorundayız. Bu dörtlemeyi başlatan şey yatırım. Yatırım çok kritik. Stratejik sektörlere yatırım yapmak önceliğimiz. Güncellenmesi gereken unsurlar elbette olabilir.

FAİZ POLİTİKASI

Merkez Bankamızın araç bağımsızlığı var. Genel çerçeveyi hükümet belirler araçları da Merkez Bankası belirler. Merkez Bankası genel belirleyen politikalara destek veriyor. Merkez Bankası'nın nasıl davranacağıyla ilgili benim yorum yapmam doğru olmaz.

MUHALEFETİN VAATLERİ

Kemal Kılıçdaroğlu'nun 300 milyar doları vaadini plansız programsız olarak görüyorum. Daha seçilmeden Türkiye adına gidip nasıl bir pazarlık yapar? Halkın gözünü boyamaya dönük sözlerin siyasetçiye olan güveni azalttığını düşünüyorum. Siyasete olan güveni zayıflatan yaklaşımlar. Doğrusu sayın Cumhurbaşkanımızın tavrıdır. Yapamayacağını söylememek, söylediğini de yapmak. Ben bunun siyasete güven açısından önemli olduğunu düşünüyorum.