Güncelleme Tarihi:
TÜRK finans sektörünün liderlerini bir arayan getiren en önemli etkinlikler arasında yer alan CEO Club ‘Bankacılar Zirvesi’, 2018 yılında da Vodafone Türkiye’nin ana sponsorluğunda, Accenture ve NGN’in co-sponsorluğunda gerçekleşti. Türkiye bankacılık sektörünün 2018 performansının yanı sıra gelecek hedeflerin masaya yatırıldığı etkinlik Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Hüseyin Aydın ve Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin’in açılış konuşmalarıyla başladı.
Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın ‘Bankacılık 2019' başlığıyla yaptığı konuşmada piyasalardaki normalleşmeye vurgu yaptı. Aydın, “Para ve sermaye piyasalarındaki normalleşmeye bağlı olarak riskler makul düzeylere gerilemekte, öngörülebilirlik artmaktadır. Bu sayede kısa vadeli olsa yurtdışı kaynak girişinin yeniden artması, ticari ilişkilerin normalleşmesi, likidite baskısının azalmasını bekliyoruz” dedi.
Bölgedeki jeopolitik risklerin yüksek kalmaya devam ettiğini, ve yine bölgedeki ülkelere yönelik yaptırımların ticareti ve finansal hizmetleri olumsuz etkilediğinin altını çizen Aydın, “AB küresel krizin zorluklarını yaşarken Brexit gibi önemli bir mesele ile de uğraşmaktadır. Bundan dolayı dünya ekonomisinde kısa dönemde sürekli ve istikrarlı bir büyüme ve ticaret ortamının oluşması kolay görülmüyor. Hal böyleyken, dikkatli olmak gerekiyor. Disiplini elden bırakmadan, dengeleri sağlam kurmak ve sürdürmek, tüm zorluklara rağmen bir yandan döviz gelirlerimizi, bir yandan da iç tasarruflarımızı arttırmaya yönelik daha fazla çaba göstermek gerekiyor” diye konuştu.
"YEP’E PİYASALAR POZİTİF TEPKİ VERDİ"
Dış gelişmeler ve iç dinamikler dikkate alınarak hazırlanan ve uygulanan yeni ekonomik programa piyasaların pozitif tepkiler verdiğini aktaran Aydın, para piyasalarında oynaklık azaldı. TL’nin değer kaybı durdu, en kötüyü dikkate alırsak değerlenme var. Enflasyonist bekleyişlerde düzelme var. Faiz oranlarında aşağı yönlü bir seyir var. Türkiye’nin risk göstergesi (CDS) düştü. Bankaların yurtdışı borçların çevrilmesindeki gayretleri önemli ölçüde başarılı oldu. Krediler ile mevduat arasındaki fark azalmaya başladı. Merkez Bankası rezervlerindeki düşüş önemli ölçüde yavaşladı. Uluslararası ilişkilerde de olumlu gelişmeler var; ABD ile daha yapıcı bir iletişim var, AB ile ilişkiler yeniden rasyonel bir yörüngeye oturdu” şeklinde konuştu.
Özetle, piyasaların ateşinin düştüğünü söyleyen Aydın şöyle konuştu: “Para ve sermaye piyasalarındaki normalleşmeye bağlı olarak riskler makul düzeylere gerilemekte, öngörülebilirlik artmaktadır. Bu sayede kısa vadeli olsa yurtdışı kaynak girişinin yeniden artması, ticari ilişkilerin normalleşmesi, likidite baskısının azalmasını bekliyoruz. Şimdi sıra üretim, yatırım ve ticari alanlarda toparlanmaya geldi.”
Hüseyin Aydın, bu çerçevede, bankacılık sektörü olarak yapılan çalışmaları şu şekilde özetledi:
“Dış kaynak girişinin sürmesi için olup-bitenlerin banka bilançolarına etkileri ve Yeni Ekonomik Program hakkında muhabirlerimizle, yurtdışı kreditörlerle ve yatırımcılarla görüşüyoruz. Kaynakların ekonomi için en doğru alanlarda ve miktarlarda kullanılması için öncelikleri belirliyoruz. Bu bağlamda, kredilerin çevrilmesi için bankalar olarak tek tek veya birlikte müşterilerimiz ile sürekli iletişim içindeyiz. Tüm çabamızla kredi kanallarını açık tutmaya, vade ve fiyatlamalarda esneklik sağlamaya gayret ediyoruz.
Bu aşamada hepimizin dikkat etmesi gereken konu, ekonominin şoklara karşı direncinin yüksek kalmasıdır. Bundan dolayıdır ki makro dengeleri daha sağlam kurmayı amaçlayan programın uygulanmasına tüm sektörler olarak destek vermeliyiz. Olup bitenleri doğru anlamalıyız. Esas olan Türkiye ekonomisinin sağlıklı büyümesidir. Zor dönemlerde, her birimizin kendimiz için en iyisini yapıyor olmak makroekonomi için doğru olmayabilir. Kişisel veya sektörel sorunlarımızı ülke sorunu haline getirmemeliyiz. Talep ve önerilerimizi oluştururken rasyonel olmalıyız. En iyi yaptığımız işe odaklanıp daha iyisini yapmalıyız.
Dönem birbirimizi anlama ve destek olma, yardım etme, işbirliği ve güç birliği yapma dönemidir. Konularımız yönetilebilir ölçektedir. Türkiye ekonomisi sağlam bir bünyeye sahiptir ve güçlü bir yapıdadır. Yeni Ekonomik Program’ın beklentileri iyileştireceğine ve öngörülebilirliği artıracağına inanıyoruz.”
MELTEM BAKİLER ŞAHİN: “FİNANSMAN VE TEKNOLOJİNİN GÜCÜNÜ BİR ARAYA GETİRİP TÜRKİYE’YE BİRLİKTE KAZANDIRALIM”
Günümüzde bankacılık sektörünün dijitalleşme ile birlikte yeni medyan okumalarla karşı karşıya olduğunu belirten Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin de şunları kaydetti: “Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojisinden büyük veri uygulamalarına, robot teknolojileri ve yapay zekadan, sosyal medya ve anlık iletişime kadar dijitalleşme ile yaşanan tüm gelişmelerin, bankacılık sektörü açısından fırsatlar barındırdığını düşünüyoruz. Vodafone olarak, şebeke ve teknoloji çözümlerimizle, bankaların çalışanlarının birbiriyle daha hızlı ve etkin iletişim kurmasını, müşterilerine daha kaliteli hizmet vermelerini ve iş süreçlerindeki operasyonel çevikliğin artırılmasını sağlıyoruz. Dünyanın en büyük 50 küresel bankasının yüzde 50’si, Vodafone Grubu’nun yaygın küresel şebeke erişimi, mobil ve sabit iletişimin yanı sıra Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojisi ve bulut çözümleri alanlarındaki uzmanlığından yararlanıyor. Türkiye’de de bankaların ve finans kuruluşlarının ‘dijital iş ortağı’ olarak, sektör için katma değer odaklı 360 derece telekom çözümleri sunuyoruz. Vodafone olarak geleceği heyecan verici bulduğumuzu her fırsatta söylüyoruz. Bu heyecan verici yolculukta, Türkiye’de bankacılık sektörüyle beraber yol alabilmeyi, yapacağımız iş birlikleriyle geleceğin bankacılığını birlikte şekillendirebilmeyi istiyoruz. Belli sektörler belirleyerek işletmelerin ihtiyaçlarına özel, onları yarının dünyasına bir adım daha yaklaştıracak çözümleri birlikte üretebiliriz. Türkiye’nin sürdürülebilir büyüme hedefine katkımızı beraberce artırmaya, finansman ve teknolojinin gücünü bir araya getirerek hem işletmelere hem de Türkiye’ye birlikte kazandırmaya hazırız.”
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR