Güncelleme Tarihi:
Koronavirüs ile birlikte özellikle kapalı mekanlardaki hava kalitesi çok daha önemli bir boyuta ulaştı. Öyle ki AVM’ler gibi uzun süre kapalı olan mekanların yeniden açılma sürecinde ortaya koyulan şartlardan biri de mekanların hava kalitesinin belirlenen şartlara göre sağlanabilmesi oldu. Burada da iklimlendirme sektörüne büyük talep oluştu.
FİLTREYE YOĞUN İLGİ
Salgın döneminde iklimlendirme sektörü kuruluşlarının taze ve temiz havaya olan talepten dolayı fazla mesai yaptığını söyleyen İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şanal, “Kapalı mekanlardaki havalandırma kalitesi gerekli ölçülerde sağlanamıyorsa koronavirüs tüm insanlar için daha büyük tehlikeler oluşturabiliyor. Özellikle filtrelenmemiş ya da taze olmayan havanın aynı şekilde iç mekana verilmesi bulaş riskini arttırarak salgının yayılmasını hızlandırıyor. Çok sayıda kuruluş da çalışmalarını aksatmadan devam ettirebilmek için iklimlendirme ve havalandırma sistemlerini bu dönemde yenilemeye çalıştı. Üreticiler özellikle filtre tarafında çok büyük bir talep ile karşı karşıya kaldı” ifadelerini kullandı.
TEKRAR YÜKSELDİ
Bu dönemde üreticilerin hem iç pazar için hem de ihracat için yoğun bir çaba içerisinde çalıştıklarını belirten Şanal, “Yıla ihracatımız arttırarak başlamıştık. Maalesef salgın dönemiyle beraber sınır kapalıları kapandı ve uluslararası ticaret durma noktasına geldi. Bizim için ihracat çok önemli. Yılın başında bir kaç uluslararası fuara fiziki olarak katıldık ama bu yeterli değil. Bu dönemi kayıp olarak gördük. Daha sonrasında tüm dünyada temiz hava ekipmanlarına olan talepte bir artış yaşandı. Ağustos ayı itibarıyla ihracatımız tekrar hızla artışa geçti. Bu ivme ile devam edersek geçen senenin üzerine çıkacağız” şeklinde konuştu. Şanal, sektörde kilogram başına 4.3 dolar olan ihracatın da 5 dolar seviyesine çıkacağının altını çizdi.
STRATEJİK HEDEF
Yıllardır fiziki fuarlarla diğer pazarlara ulaştıklarını anlatan Mehmet Şanal, “Salgın döneminde bu pazarlara kendimizi unutturmak istemedik. Bir ihracatçı için bu çok önemlidir. Dijital ortamda da tüm yapılması gerekenleri yaptık. Hem birlik olarak hem de sektördeki firmaların bireysel çabaları ile ihracatın sürekliliğini sağladık. Şimdi önümüzdeki dönemde Kazakistan, Katar,Etiyopya, Kolombiya ve Brezilya’ya gideceğiz. Buralar iklimlendirme sektöründe talebin şu an için yüksek olduğu ancak bizim gerekli satılı yapamadığımız pazarlar. Buralara gidip bu pazarlardan gerekli payı alacağız. Özellikle Türkmenistan gibi pazarlara daha fazla mesai yapacağız” diye konuştu.
AVRUPA’NIN HAVASINI BİZ TEMİZLEYECEĞİZ
Avrupa’nın bir değişim sürecinde olduğunu ve Türk üreticiler için bu durumun büyük bir fırsat doğurduğunu ifade eden Mehmet Şanal, “Avrupa iklim krizinin ve hava kirliliğinin etkilerinin önüne geçmek için bazı standartlara geçti. Biz bu konuda biraz geriden geliyoruz ama üreticilerimiz bu değişim için gereken standartlarda üretim yapmayı sürdürüyor. Artık Avrupa’da bazı gazların kullanılması yasak. Doğayı, insanı ve kentleri koruyan teknolojileri kabul ediyorlar. Biz de bu standartları yakından takip ederek bu pazar için üretim yapıyoruz. En büyük rakibimiz olan Çin pandemi sonrası güç kaybediyor. Bu açığı biz tamamlayacağız” dedi.