Açıklamalar geldi: Taşeron işçilere kadro için tarih bekleniyor

Taşeron işçilere kadro konusu yıl sonu yaklaştıkça gündemdeki ağırlığını arttırmaya devam ediyor. Kamuya hizmet veren ancak taşeron işçi oldukları için kamu çalışanları ile aynı haklara sahip olamayan yüz binlerce çalışan, taşeron işçilere kadro konusunda detayları araştırmaya devam ediyor. Son olarak Maliye Bakanı ve Çalışma Bakanı tarafından yapılan açıklama, taşeron işçilere kadro konusu için yıl sonunu işaret ediyor

CHP'DEN TAŞERON ÇALIŞTAYI

14 Kasım tarihinde ajansa düşen habere göre CHP, 18 Kasım Cumartesi günü "taşeron işçilik çalıştayı" düzenleyecek. 

CHP Emek Büroları tarafından düzenlenecek çalıştay, Litai TBB Konukevi'nde saat 10.00'da başlayacak. 

Çalıştayın açılışında Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Genel Başkanı Kani Beko da birer konuşma yapacak. 

"Türkiye'de Dünden Bugüne Taşeron İşçilik", "Taşeron İşçileri Nasıl Güvenceli Olacak?", "Güvenceli İş, Güvenceli Yaşam" başlıklarında gün boyu oturumlar düzenlenecek çalıştayın sonuç bildirgesi, çözüm önerisi olarak hükümete iletilecek. 

MALİYE BAKANINDAN TAŞERON AÇIKLAMASI

Maliye Bakanı Naci Ağbal, 13 Kasım tarihinde ajanslara düşen habere göre taşeron düzenlemenin yılbaşından önce çıkması için Hükümet olarak bir iradelerinin olduğunu belirterek, "Bu konuda da yoğun bir şekilde çalışmalarımız devam ediyor." dedi.

Ağbal, TBMM Genel Kurulunda, Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının ikinci bölümü üzerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı. 

Taşeron düzenlemesiyle ilgili bakanlıkların çalışmalarını belli bir noktaya getirdiklerini belirten Ağbal, Ekonomi Koordinasyon Kurulunda bu konuyla ilgili toplantıların yapıldığını, burada birçok konunun gündeme geldiğini söyledi. 

Kapsam da dahil olmak üzere statü, ileriye dönük haklar, sağlanacak imkanlar gibi çok sayıda başlık olduğuna işaret eden Ağbal, şöyle devam etti: 
"Bu çalışmaları süratle tamamlayıp Bakanlar Kuruluna getireceğiz. Bakanlar Kurulunda da bu konularda Hükümet olarak kararımızı verdikten sonra, en kısa zamanda olacağını tahmin ediyorum, bu kanun tasarısını Meclise getirmek istiyoruz. Bu konuda yapılacak yasal düzenlemenin yılbaşından önce çıkması noktasında Hükümet olarak bir irademiz var. Bu konuda da yoğun bir şekilde çalışmalarımız devam ediyor." 

ÇALIŞMA BAKANINDAN TARİH AÇIKLAMASI

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu 12 Kasım tarihinde ajanslara düşen haberlere göre, bu sene bitmeden taşeronda çalışan vatandaşların kamuda istihdamlarıyla ilgili çalışmayı tamamlayıp gereğini yapacaklarını söyledi.

Bakan Sarıeroğlu, taşeron sürecinin yıl sonuna kadar tamamlanacağını ve gündemlerinde taşeron süreci olduğunu vurgulayarak, şu görüşlere yer verdi:

"Taşerondaki kardeşlerimizin taleplerini, ihtiyaçlarını çok iyi biliyorum. Göreve geldiğimizde hemen çalışmaya başladık. Konuyu farklı mecralara çekmeye çalışan kesimler var ama Sayın Başbakanımız grup toplantısında gerekli açıklamayı yaptı. İnşallah bu sene bitmeden taşeronda çalışan vatandaşlarımızı kamuda istihdamlarıyla ilgili çalışmayı tamamlayıp gereğini yapacağız."

HAK-İŞ: TAŞERON SİSTEMİNİN HANGİ SORUNLARA MUHATAP OLDUĞUNUN FARKINDAYIZ

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan 11 Kasım tarihinde yapmış olduğu açıklamada, "Biz iyi niyetliyiz. Biz üzüm yemek istiyoruz, derdimiz o. Bu taşeron gerçeğini en iyi bilenlerdeniz. Yaşananları, mali portesini, ülkenin ekonomisindeki karşılığını biliyoruz, taşeron sisteminin hangi sorunlarla muhatap olduğunun farkındayız." dedi.

Arslan, Hizmet-İş Malatya Şubesi'nin 7. Olağan Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, sendikalarının önemli bir sayısal çoğunluğu bulunduğunu belirtti. 
Türkiye'nin en büyük ikinci konfederasyonu olduklarını ancak bu sayıların kendilerine yeterli gelmediğini dile getiren Arslan, asla vazgeçmeyeceklerini, bütün olumsuzluklara rağmen çalışmalarını sürdüreceklerini ifade etti. 

Arslan, "En büyük sorunlarımızdan biri bugün taşeron meselesidir. Biz taşeron mevzusunda da ilk günkü gibi aynı yerde duruyoruz. Hükümetimize açık net ifadelerimiz oldu. Maliye Bakanlığının daha önce yaptığı çalışmayla, geçtiğimiz günlerde yine medyada servis edilerek önümüze getirilen Özel Sözleşmeli Personel çözümünü asla kabul etmiyoruz." diye konuştu. 

Gündeme getirilen uygulamaya baştan beri karşı çıktıklarını kaydeden Arslan, bunun hayata geçirilmemesi için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi. 
Hükumetin henüz böyle bir taslağı ortaya koymadığını da anımsatan Arslan, şöyle devam etti: 

"Biz iyi niyetliyiz. Biz üzüm yemek istiyoruz, derdimiz o. Bu taşeron gerçeğini en iyi bilenlerdeniz. Yaşananları, mali portesini, ülkenin ekonomisindeki karşılığını biliyoruz, taşeron sisteminin hangi sorunlarla muhatap olduğunun farkındayız. O zaman geliniz artık bu sistemi sürdüremiyorsak gelin öyle bir sistem ortaya koyalım ki sürdürülebilir olsun. Biz objektif bakıyoruz. O yüzden hükümetimize buradan sesleniyorum. Taşeron konusunu bizimle beraber konuşun. Bizi dinleyin, taleplerimizi dikkate alın ve o doğrultuda bir çözümü hep birlikte bulalım." 

TAŞERON, 'İŞÇİ' SINIFINDA YER ALSIN

Kasım ayının ikinci haftasında Türk-İş Genel Mali Sekreteri Ramazan Ağar, "Elbetteki işçinin devlet güvencesine alınması olumlu ama biz statüyü çoğaltmayalım diyoruz. 2 statü olsun; biri işçi, diğeri de memur olsun." dedi.

Türkiye Yol-İş Sendikası Genel Başkanı da olan Ağar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, taşeron işçilere kadro verilmesine yönelik çalışmalarda sona aşamaya gelindiğini öğrendiklerini belirterek, taşeron meselesini Türkiye'nin gündemine kendilerinin getirdiğini söyledi. 

Yol-İş Sendikası olarak 2010 yılında Karayolları'nda 10 bin işçinin kadroya alınmasını sağladıklarını ifade eden Ağar, "Türkiye'de 4A, 4B, 4C ve sözleşmeliler var. Bu hoş bir şey değil. Bir odada 5 ayrı statüde çalışan insanlarımız var. Bu 6'ncısı olacak. Taşeronda çalışan arkadaşlarımız devlet güvencesine alınacaksa işçi statüsünde alınsın. İşçilik yapan işçi statüsüne girsin, memurluk yapan da memurluk statüsüne girsin. Geçmiş yıllarda ülkemizde işçi ve memur vardı. Şimdi aynı odada 5-6 farklı statüde çalışan insan var. Sonuçta bunların hepsinin parası devlet tarafından ödeniyor." diye konuştu. 

Ağar, ilgili düzenlemede işçilerin hangi statüde kadroya alınacağının kendilerine henüz bildirilmediğini dile getirerek, 4E ve memur sendikasına tabi olacaklarına yönelik kendilerine net olmayan bilgiler geldiğini kaydetti. 

"İşçi işçidir, memur da memurdur." diyen Ağar, "Değişik, değişik sistemlerin konulmasının bu ülkeye faydası yok. İnsanlara da yazık. Bir odada ayrı ayrı ücret alıyorsak ayrı ayrı statümüz varsa bu iş barışını bozar. Eşit iş, eşit ücret ilkesi var. Bu anayasada var, bunu uygulayamıyoruz ama en azından 2 statümüz olsa işçi ve memur şeklinde biri işçi, diğeri memur olur. İşçi işçiliğini bilir, memur da memurluğunu bilir ama şimdi 5-6 sistem herkes ne olduğunu bilmez hale geldi." ifadelerini kullandı. 

Ağar, taşeron işçilere kadro verilmesine yönelik çalışmaları olumlu karşıladıklarını aktararak, "Elbetteki işçinin devlet güvencesine alınması olumlu ama biz statüyü çoğaltmayalım diyoruz. 2 statü olsun; biri işçi, diğeri de memur olsun. Elbette ne şekilde olursa olsun taşeronda çalışmaktansa devlet güvencesi altına alınmak hoş bir şey. Bunu her zaman söylüyorum." değerlendirmesinde bulundu. 

BAŞBAKANIN TAŞERON AÇIKLAMASI

Eylül ayının son günlerinde Taşerona kadro konusunda bir televizyon programında sorulara yanıt veren Başbakan Binali Yıldırım, bu hakkı elde etmek için bekleyen vatandaşların endişe etmemesini söyledi. Taşeron işçilere kadro konusunda iki bakanlık ve Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı'nın beraber çalışma yürüttüklerini ifade eden Yıldırım, çalışmaların yıl sonunda bir karara bağlanacağını ifade etti. İşte, Taşerona kadro konusunda yapılan açıklamalar ve detayları

İşte Başbakan Binali Yıldırım'ın iki önemli konu hakkında yaptığı o açıklama;

"Taşeronlarla ilgili konuyu en geç bu yılın sonunda bir karara bağlamış olacağız. Taşeron statüsünde çalışan vatandaşlarımız endişe etmesin. Onların çalışmasını teminat altına alacak ve sürekliliğini sağlayacak bir model üzerinde büyük ölçüde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı çalıştılar. Devletle bağları kurulacak bir şekilde çalışmalarına devam edecekler.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANINDAN YIL SONU AÇIKLAMASI

Ekim ayının sonlarına doğru ajanslara düşen habere göre; Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile TESK Başkanı Bendevi Palandöken’in de katıldığı görüşme sonrası açıklamalarda bulunan Yıldırım, “Tabii ki Türk-iş’e gelip taşeron konusu konuşmamak olmaz. Konu için hükümet olarak uzun süreden beri bakanlığımız maliye bakanlığımız ve diğer ilgili bakanlarımız bir çalkışma yürütüyorlar. Muhakkak bu meseleyi gündemden çıkaracağız ve çalışanlarımızı kamuda taşeron olarak çalışanların statülerini bir kalıcı esasa bağlayacağız. Çalışmalar çeşitli alternatifler dikkate alınarak tamamlanmak üzere. Buradaki son tarihimiz bu yıl çıkmadan bu işe noktayı koymak. Bu yönde de çalışmalar devam ediyor. Önümüzdeki haftalarda bakanlar kuruluna gerecek, ekonomi koordinasyon kurulunda görüşülecek, varılan sonuç kamuoyuyla paylaşılacak” dedi.

MEMUR-SEN: TAŞERONLA BİRLİKTE SÖZLEŞMELİ PERSONEL DE KADROYA GEÇİRİLMELİ

Memur-Sen 7 Kasım tarihinde ajanslara düşen açıklamasında, taşeron çalışanların kadroya geçirilmesi yönündeki çalışmalarında sona gelen hükümete, "4/B ve 4/C’li personel de kadroya geçirilsin" çağrısında bulundu.

Memur-Sen Konfederasyonu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına yazdığı yazıda, "4/B ve 4/C’li personel de taşeron çalışanlarla birlikte eş zamanlı olarak kadroya geçirilmeli" çağrısında bulundu. Memur-Sen tarafından Bakanlığa iletilen yazıda, kamu personel sisteminin ve kamu personeline ilişkin mevzuatın bütünüyle dışında olan taşeron işçilerin sürekli istihdamına imkan sağlayacak düzenlemenin gündeme geldiği bu süreçte, kamu personel sistemi ve mevzuatıyla ilişkisi tartışmasız olan 4/B ve 4/C statüsündeki kamu görevlileri ile KİT’ler bünyesinde görev yapan ve memurlar tarafından yürütülen hizmetleri gören kamu işçilerinin kadroyla, sürekli istihdamla buluşturulmasının gerekliliği vurgulandı.

Yazıda, "3.Dönem Toplu Sözleşmesi’nin kapsamında yer verilen ve Kamu İşveren Heyeti Başkanın da imzasının bulunduğu 4/C ve 4/B kapsamındaki personelin, KİT’lerde görev yapan işçi statüsündeki personelin kadrolu istihdamla ilişkilendirilmesi noktasında siyasi iradenin açık, kesin ve gerçekleştirmeye talip olduğu hüküm ve vaat konumundadır" ifadeleri yer aldı.

Taşeron işçilerinin kadroya geçirilmesine ilişkin her türlü süreci desteklediklerinin altını çizen Memur-Sen, "Kamu personel sistemi içerisinde yer alan ve fiilen de kamu hizmeti sunmakta olan 164 bine yakın sözleşmeli personel ile 20 bini aşkın 4/C kapsamındaki geçici personel olmak üzere 185 bine yakın kamu görevlisinin kadrolu ve güvenceli istihdamla ilişkilendirmesinin de taşeron işçilerle ilgili düzenlemeyle birlikte gerçekleşmesi ve sonuca bağlanması uygun olacaktır" değerlendirmesinde bulundu.

Hükümet, geçtiğimiz günlerde taşeron işçilerin kadroya geçirilmesi yönündeki çalışmalarında sona gelindiğini açıkladı.