Güncelleme Tarihi:
Aydın Ticaret Borsası adına tescil sürecini yöneten AB Komisyonu Coğrafi İşaretler Uluslararası Marka ve Patent Danışmanı Huriye Özener Kayabaşı, kentin dünya çapında tanınan tarımsal değerlere sahip olduğunu, bunları tescille koruma altına almak istediklerini belirtti.
Aydın'ın inciri için 2011 yılında AB Komisyonu'na başvurulduğunu, tescil sürecinin devam ettiğini anlatan Kayabaşı, Aydın Ticaret Borsasının girişimiyle Aydın kestanesinin de tescili için başvuru yaptıklarını söyledi.
Aydın kestanesinin Türk Patent Enstitüsü tarafından 2010'da tescilinin yapıldığını, bunu uluslararası alana yayacaklarını ifade eden Kayabaşı, "Aydın Ticaret Borsası adına 'Aydın kestanesi' coğrafi işareti için 8 Eylül 2015 tarihinde "TR-PDO-0005-01362 referans numarasıyla AB Komisyonu'na müracaat yapıldı. Açılan sürecin sorunsuz tamamlanması halinde kestanemizin yurt dışında pazarlanması açısından önemli bir avantaj sağlanacak, haksız kullanımların da önüne geçilecektir" dedi.
Kayabaşı, Aydın kestanesinin meyve kalite özelliğini belirleyen en önemli üç unsurunun meyve iriliği, kabuğunun soyulabilirliği olduğuna dikkati çekerek halen kestane şekerinde kullanılan ürünlerin önemli bölümünün Aydın'dan karşılandığını bildirdi.
TESCİL BEKLEYEN BEŞİNCİ ÜRÜN
Aydın Ticaret Borsası Başkanı Adnan Bosnalı da Aydın kestanesinin AB nezdinde tescil bekleyen Afyon sucuğu, Afyon pastırması, Malatya kayısısı ve Aydın incirinin ardından 5'inci ürün olduğunu, sürecin tamamlanması halinde Antep baklavası gibi dünya genelinde tanınan bir marka haline geleceğini ifade etti.
Aydın'ın kestanede iç talebin yüzde 33'ünü karşıladığını, ihracatta da başta Çin ve İsrail olmak üzere çok sayıda ülkeye ürün gönderdiklerini dile getiren Bosnalı, "AB tescili ürünün markalaşması açısından büyük avantaj sağlayacak. Dünyada tescillenmiş bir kestane olmadığı için Aydın kestanesi, bu ürünle özdeşlemiş hale gelecek. Tescilin özellikle ihracatı önemli oranda artırmasını bekliyoruz" diye konuştu.
Bosnalı, kestanenin Türkiye'den AB'ye yapılan üçüncü meyve başvurusu olduğunu belirterek, yaptıkları hesaplara göre coğrafi işarete konu olabilecek 2 bin 500 ürün olmasına rağmen bunlardan sadece baklavanın tescil edildiğini, 5'i için de sürecin devam ettiğini kaydetti.