Güncelleme Tarihi:
TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz, sendikalaşma çalışmaları sırasında işçilerine baskı uyguladığı iddiaları gazetelerde ve sosyal medyada yer alınca TÜSİAD’ın itibarının zedelenmemesi için istifa ettiğini açıkladı.
TÜRK Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Muharrem Yılmaz, şirketi Sütaş’ta sendikalı işçilerin atıldığı, atılan işçilerin protesto alanına tezek döküldüğü ve işçilere baskı uygulandığına ilişkin haberlerin TÜSİAD’ın itibarını zedelemesine imkan vermemek için yönetim kurulu başkanlığından istifa ettiğini açıkladı. Yılmaz’ı istifaya götüren süreç ise nisanda başladı. Sütaş’ta işçilerin Türk-İş’e bağlı Tek Gıda İş’e üye oldukları ilk 27 Nisan’da sendikanın açıklamasıyla gündeme geldi. Ardından Tek Gıda-İş sendikalı olan 26 işçinin işten atıldığı açıklandı. Başta Evrensel gazetesi olmak üzere medya da Sütaş işçilerinin sendikalaşma mücadelesi yer alırken sosyal medyada “Sütaş ürünlerini boykot” çağrıları yapıldı. O arada Yılmaz’ın TÜSİAD Başkanı olarak yayımladığı bildiri ile işçilerin 1 Mayıs bayramını kutlaması da eleştiri konusu olmuştu. Son olarak dün de bazı gazetelerin manşetinde Sütaş’ta işten atılan işçilerin protesto alanına ‘tezek’ döküldüğü iddiası yer alması bardağı taşıran son damla oldu.
Bu iddialar üzerine Sütaş Yönetim Kurulu ve TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz gazetecilerin karşısına çıktı. “Acil” organize edilen toplantıda Yılmaz bombayı ilk dakikalarda patlattı. Üzgün görünen Yılmaz haberlerin kasıtlı olduğunu savundu ve şunları söyledi:
43 YIL SONRA BİR İLK
“Haberlerde TÜSİAD’ın adı da yer aldı. TÜSİAD başkanlığımla birlikte haber haline getirildi. Sütaş’taki 40 yıllık çalışmam sonucunda TÜSİAD başkanlığına seçildim. TÜSİAD başkanlığıyla 43 yıl boyunca taş taş üstüne konularak inşa edilen bir itibarı devraldım.
Türkiye’nin en saygın işdünyası kuruluşu ve sivil toplumun kuruluşlarından birinin itibarını devraldım. Haberlerle başkanlığım üzerinden TÜSİAD’ın da yıpratılmasına veya istismar edilmesine imkan olduğunu görüyorum. TÜSİAD’a zarar gelmesine izin veremem. TÜSİAD’ın başkanıyım bunu en çok gözetmesi gereken benim. TÜSİAD’ın itibarına zarar gelmesine imkan veremem.” Bu açıklamanın ardından haberlere yanıt vermesi beklenirken Yılmaz TÜSİAD tarihinde bir ilke imza attı ve istifa etti. Toplantıya gelmeden 15 dakika önce istifasını TÜSİAD yönetim kurulu ve Yüksek İstişare Kurulu’na sunduğunu kaydeden Yılmaz istifa kararını alırken kimseyle görüşmediğini de vurguladı.
Düzenleme pazar günü yapıldı
İşçilerin bekledikleri alanına gübre döküldüğünü iddiasını Yılmaz, “Bir pazar günü kimsenin de orada olmadığı gün bütün Sütaş’ın çevre düzenlemesi çerçevesinde ve bundan sorumlu arkadaşların gübreleme ve çevre düzenlemesini yapma bakım çalışmaları çerçevesinde yapılmış bir iştir. Bunun bir kasıtla yapıldığını tespit etsem ve edersem aynı gün ben cezalandırırım. Haberlerde çıkan fotoğrafı gözden geçirin. Kim gübreyi yaymaya çalışıyor. Sütaş işçileri mi başka insanlar mı? Senaryo var, şov var burada” diye yanıtladı.
Erdoğan ‘Vatan haini’ demişti
TÜSİAD Başkanlığı boyunca Başbakan Erdoğan’ın eleştiri oklarının da hedefi olan Yılmaz ocak ayındaki TÜSİAD Genel Kurulu’nda “Hukukun üstünlüğüne riayet edilmeyen, vergi cezası veya başka türlü cezalarla şirketler üzerinde baskı kuran bir ülkeye yabancı sermayenin gelmesi mümkün değildir” demişti. Bunun üzerine Erdoğan, sert tepki göstererek, “Bunun ülkeye ihanet” anlamına geldiğini söylemişti.
Babası kurdu o büyüttü
Yılmaz, 2 Ağustos 1957’de Bursa’da doğdu. Galatasaray Lisesi mezunu Yılmaz, Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Fakültesi’nden mezun oldu. Babası Sadık Yılmaz’ın kurduğu Sütaş’ta üniversitede okurken çalışmaya başladı. 1989’da şirketin genel müdürü oldu. Yılmaz, babasının 2005’te vefat etmesinin ardından şirketin yönetim kurulu başkanı oldu. İSO’nun geçtiğimiz yıl açıkladığı İSO 500 listesine Sütaş 56. sıradan girmiş, cirosu 120 milyon lira olarak kayıtlara geçmişti.
Cadı avı yok
YILMAZ, işten çıkarmalarla ilgili sorulara şu cevabı verdi: “4 bin kişinin çalıştığı işyerinde işten ayrılmalar olur. Ben performans nedeniyle ayrıldığını söylerim başkası başka sebep bulur. Sütaş’ta cadı avı yoktur, sendikal faaliyetlerin işyeri huzurunu bozacak seviyeye gelmesinden kaynaklanmıştır. Kötü niyetli olsam sendikalılar 250 kişiyken müdahale ederim.”