Tanıtıma Hollywood önerisi

HENÜZ 3 yaşındaki iken, Türkiye’nin gönderdiği ilk işçi kafilelerinde yer alan anne ve babasıyla Almanya’ya giden iletişim uzmanı Ufuk Sevinç, medya ile ilişkiler alanındaki 20 yıllık deneyimini Türkiye’nin tanımı için gönüllü olarak kullanmak istiyor. Uluslararası hukuk ve iş yönetimi eğitimi alan Sevinç, hukuk yerine iletişim ve tanıtım alanına yönelmiş. Sinema tarihinin kült filmlerinden Matrix dahil birçok Hollywood filmini finanse eden ABD merkezli Patroit Pictures şirketinin eski ortaklarından Sevinç, uzun yıllar Alman RTL ve Pro7 televizyonlarının tepe yönetiminde yer almış. Sevinç bugünlerde emisyon salınımı konusunda yanıltıcı tanıtım yaptığı gerekçesiyle başta ABD pazarı olmak üzere global arenada ciddi bir kriz yaşayan Volkswagen Grubu ile çalışıyor. Sevinç’in eşi Rabiye Gökkaya ile birlikte kurduğu Network & Communication Company (N&C) iletişim şirketi, Volkswagen’in yanı sıra Mercedes, Audi, Porsche gibi otomotiv firmalarının, Lindt Lambertz gibi çok sayıda dünya çapında markanın da iletişim faaliyetlerini yürütüyor. Profesyonel faaliyetlerinin yanında sık sık terörle gündeme gelen Türkiye’nin özellikle darbe sonrası bozulan imajını düzeltmek amacıyla Almanya’da gönüllü toplantılar düzenliyor.

‘TÜRKİYE’YE GİTMEYİN’ UYARILARI
Şu anda özellikle AB ülkelerinde Türkiye’ye yönelik olumsuz algının arttığına değinen Sevinç, bunu pozitife çevirmenin mümkün olduğunu söylüyor. Sevinç, “Bence ilk yapılması gereken, şu anda Türkiye’ye ısrarla yüklenmeye çalışılan, ‘canavar’ algısını tersine çevirmek. Bunu tabi ‘Türkiye canavar değildir’ gibi bir mesajla veremezsiniz. Canavar ifadesini hiç kullanmadan, ülkenin ekonomik potansiyelini ve tarihi-kültürel değerlerini, doğasını öne çıkararak yapabilirsiniz. Emin olun siz ülkenin güzelliklerini öne çıkardıkça, ‘Türkiye’ye gitmeyin’ uyarıları kesilecek. Çünkü bunlar aslında devletler arası konuşmalar, siz o ülkelerin vatandaşlarına yatırımcısına sesleneceksiniz. Uluslararası medyayı hedefleyen, medya mensuplarına yönelik bir iletişim kampanyası planlamalı ve ısrarla uygulanmalı” diyor. 

GÜCÜ YETEN HERKES ÇALIŞMALI
Eğer imkan yaratılırsa Türkiye’nin tanıtımı konusunda seve seve bir rol üstlenmek istediğini kaydeden Sevinç’in imaj çalışmaları konusundaki fikirleri şöyle: “Ben şu anda Türkiye’nin gerçekte olduğundan daha olumsuz algılandığını gözlemliyorum. Bu konuda devlet yetkilileri, ekonomi yönetimi, özel sektör gibi birçok farklı kesim olumlu mesajlar vermek üzere çalışmalar yürütüyor. Bütün bunlar çok güzel ama imaj ve tanıtım söz konusu olduğunda yapılanlar hiçbir zaman yeterli değildir. Gücü yeten herkesin bu konuda bir şeyler yapması lazım. Hem de bir an evvel başlanması gerekiyor. Türkiye’nin tanıtımında rol alabilecek aklımda en az 10 Hollywood yıldızı var. İlk etapta ünlülerin olumlu mesajları ile gündeme gelinebilir.”

GELECEĞİ ANLATAN 2 AŞAMALI BİR PLAN
TÜRKİYE’nin şu anda acil olarak ekonomik gücünü ortaya koyan iki aşamalı bir program hazırlaması gerektiğini söyleyen Ufuk Sevinç, şunları anlattı: “Bir yandan  dünyanın önde gelen yatırımcılarına dönük bir roadshow ile gerçekleri göz önüne serebilir, bir yandan da dünya çapında ünlüler tanıtım elçisi seçilebilir. Bunlar ülkenin atlattığı zorlu süreçten sonra geleceğe yönelik olumlu mesajlar verebilir. Çünkü artık geçmişte olanın değil, geleceğin konuşulması lazım.  Biz Volkswagen’de bu metodu seçtik. Ayrıca kültürel alanda da bir atak yapılabilir. Örneğin Sultan of The Dance (Anadolu Ateşi) gösterisini dünyanın önemli başkentlerine gönderir, Türkiye’nin bu yönünü gösterirdim. Türk mutfağına sağlık sektörüne, turizme dünya starları ile dikkat çekerdim, Türkiye’ye davet ettirirdim.” 

RTL'YE 3. KÖPRÜYÜ SORDU
3. KÖPRÜNÜN açılış törenini Türk televizyonlarından izlediğini kaydeden Ufuk Sevinç, “Bu önemli açılışın hiçbir Alman televizyonunda haber olarak yer almadığını gördüm. Bu duruma çok kızdım. Uzun yıllar yöneticilik yaptığım RTL’yi aradım. Neden bu haberi yapmadıklarını sordum. ‘Kusura bakma, tepkini anlıyoruz ama şu anda Türkiye’de o kadar çok şey olur ki, tam olarak ne yapacağımızı, nasıl yaklaşacağımızı bilemedik’ dediler. Dolayısıyla sadece bu cevaptan bile anlaşılıyor ki Türkiye’nin bütün bunları Avrupa medyasına daha iyi anlatma yönünde bir stratejiyi hayata geçirmesi lazım. Çünkü Türkiye’de bir bomba patlasa, kötü bir gelişme olsa geniş haber oluyor ama yeni yatırımlar, güzel bir gelişme olsa bunu Avrupa medyasında anlatan yok” diye konuştu.