‘Tanıtım’ yasamızı çıkarın Türkiye’yi marka yapalım

Güncelleme Tarihi:

‘Tanıtım’ yasamızı çıkarın Türkiye’yi marka yapalım
Oluşturulma Tarihi: Kasım 25, 2003 02:07

Bir süre önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, ‘Türkiye Markası Projesi’ni anlatan Türkiye Tanıtım Konseyi, aldıkları sözlü desteğin yasaya dönüşmesini istiyor. Konsey İcra Kurulu Başkanı Erkut Yücaoğlu, ‘‘Konsey'e yasal altyapı sağlanırsa, tanıtım dağınıklığı da biter’’ dedi.

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan'a brifing vererek, ‘‘Türkiye Markası Projesi’’ni anlatan Türkiye Tanıtım Konseyi, yasal zeminin oluşturulmasıyla 2004 yılında eyleme geçmeye hazır. Bayramdan sonra Bakanlar Kurulu'nda çalışmaları değerlendirilecek olan Türkiye Tanıtım Konseyi'nin yasa ile kuruluşunun resmileştirilmesi bekleniyor. Başbakan'ın ‘‘Bu işe hız verilsin, hemen 2004'te çalışmalar başlasın’’ yönündeki yaklaşımından büyük memnuniyet duyan konsey üyeleri, yasal zeminin işin işleyişi ve sürekliliği bakımından önem taşıdığını vurguluyor.

Şu anda gönüllülük esasına dayanan bir platform olarak faaliyet gösteren Türkiye Tanıtım Konseyi'nin İcra Kurulu Başkanlığı'nı yürüten Erkut Yücaoğlu, Konsey'in vakıf gibi özel bir yapı ile de faaliyet gösterebileceğini belirtirken, ‘‘Ancak bir yasa ile kurulmasını arzu ediyoruz, çünkü marka demek süreklilik demek, bu da yasa ile güvence altına alınabilir’’ dedi. Olimpiyat Oyunları Hazırlık ve Düzenleme Kurulu'nu örnek gösteren Yücaoğlu, diğer ülkelerdeki başarılı tanıtımların da konseyler aracılığıyla gerçekleştiğini kaydetti. Ülke markasının kamu, özel sektör ve sivil toplum örgütlerinin birlikte yürüteceği çalışma ile oluşturulabildiğini vurgulayan Yücaoğlu, çalışmaları şöyle anlattı:

Diğer ülke örnekleri incelendi, yabancı uzmanlarla görüşmeler yapıldı. Spesifik projeler henüz oluşturulmadı ama, bir değerler haritası, kültür-sanat envanteri çıkarıldı. Şimdi malzemenin nasıl işleneceği araştırılıyor.

Konsey'in öngörüsü 3 yılda 3 kere daha etkili model. Türkiye'nin ekranlara yansıyan bir yüzü var. Olumsuz çıkan haberler yapışıp kalıyor, olumlu olanlar yeterince değerlendirilmiyor. Türkiye'nin sahibi var ama Türkiye markasının sahibi yok. ABD'de Dışişleri Bakanlığı'nda bir ‘‘ürün müdürü’’ var, biz de bir ürün müdürü olmalı.

Türkiye Tanıtım Konseyi kampanya değil proje sunacak. Yönetim kurulunun dışında konseyde 15-20 kişilik bir çekirdek kadro olacak. Bu kadro hem proje geliştirecek, hem de yürütülen kampanyaları izleyecek.

İyi niyetle para harcansa bile doğru yere gitmiyor. Çeşitli bakanlıklar, kurum ve kuruluşlar harcama yapıyor ama Türkiye'de tanıtıma ne harcandığı tam olarak bilinemiyor. Türkiye'nin kendi kendini memnun eden bir tanıtımdan vazgeçip hedef kitlesine ulaşacak mesajlar vermesi lazım.

8 EKSEN BELİRLENDİ

Konsey'in önerdiği tanıtım süreci 8 eksene bağlandı. Bunlar, Avrupa Birliği (AB), turizm, İstanbul, dış ticaret, yabancı sermaye, kültür-sanat, popüler kültür ve modern folklor, gastoronomi.

Bu noktaların bazılarında Türkiye'nin olumsuz bir görüntüsü var, bazılarında bilgi eksikliği söz konusu. Bunları doğru noktaya götürme konusunda Türkiye'de bazı yanlışlar yapıldı. Türkiye hep defansif, gündeme sahip olamayan ya da cevap veren konumuna düştü. Türkiye proaktif olmalı.

2004 yılı önemli

AVRUPA Birliği, Kıbrıs konusunun çözüme kavuşturulması gibi konularla 2004 yılında oldukça sık gündeme gelecek Türkiye, NATO Zirvesi ve OECD'nin İkinci Bakanlar Toplantısı'na da ev sahipliği yapacak. Bunun yanı sıra WAN'ın (Dünya Gazeteler Birliği) Kongresi İstanbul'da yapılacak. ‘‘Türkiye'ye en az 3 bin 500 kişi gelecek’’ diyen Erkut Yücaoğlu, Türkiye Tanıtım Konseyi'nin 2004 yılında aktif olarak faaliyete geçmesinin bu açıdan da büyük bir önem taşıdığını vurguladı.

‘Parayı verin’ demiyoruz markayı yönetmek istiyoruz

Erkut Yücaoğlu, Türkiye Tanıtım Konseyi’nin rolünü şöyle anlattı: ‘‘Tanıtım konusundaki dağınıklığın toparlanması için, bu işi yürüten kuruluşlarla Konsey arasında yazılı mutabakat olacak. Turizm Bakanlığı ya da Otelciler Birliği'nin yapacağı kampanyanın içeriği Konsey ile birlikte belirlenmeli, bunun için de tanıtım sorumlularıyla protokoller yapılacak. Türkiye markasının nasıl işleneceğine birlikte karar verilecek. Bir etkinliğe karar verilince bunun icracısı bakanlık, takipçisi Konsey olacak. Paraları bize verin, tanıtımı yapacağız diye bir iddiamız yok. Markanın nasıl yönetileceği konusunu Konsey belirleyecek.’’

13 kuruluşun 2 yıllık çabası

TÜRKİYE Tanıtım Konseyi'nde TOBB (Türkiye Odalar Birliği), DEİK (Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu), TÜSİAD (Türk Sanayici ve İşadamları Derneği), TÜRSAB (Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği), TÜROB (Türkiye Otelciler Birliği), TİM (Türkiye İhracatçılar Meclisi), TV Yayıncıları Derneği, Türkiye Yatırımcılar Derneği, Reklamcılar Derneği, Reklamverenler Derneği, Halkla İlişkiler Derneği, Uluslararası Reklamcılar Derneği, Araştırmacılar Derneği yer alıyor. Konsey'in Kurucular Kurulu Başkanlığı'nı TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, İcra Kurulu Başkanlığı'nı ise Erkut Yücaoğlu yürütüyor.

Ülke markaları uzmanı Toolan'dan destek alınıyor

İrlanda'nın markalaşma sürecini yöneten, Güney Afrika'nın markalaşma sürecine katılan Noel Toolan, Türkiye Markası Projesi'ne de destek veriyor. Başarılı projelerde izlenen yöntemler şöyle:

İRLANDA:

Avrupa'nın ‘‘köylü ülkesi’’ görülen, terör ve mezhep çatışmalarıyla gündeme gelen İrlanda, barış sürecinin ve yabancı sermaye atağının başlatıldığı mesajıyla imajını tersine çevirdi. ABD'li teknoloji şirketlerine, ‘‘Avrupa merkeziniz İrlanda olmalı’’ diyerek, tarım ülkesi kimliğinden sıyrıldı.

GÜNEY AFRİKA:

Sivil toplum örgütleri Brand South Africa Projesi'ni oluşturdu. Bu proje, sivil toplum, kamu ve özel sektör birlikteliğiyle oluşturulan özerk bir yapıya dönüştürüldü. Vahşi ortam, hafif macera, deniz-güneş, alışverişi esas alan ülke bazlı hedef kitle haritası oluşturuldu. ‘‘Rainbow Nation’’ kod adını taşıyan bu proje ile başarıya ulaşıldı.

MISIR:

Mısır'da bir grup işadamı uluslararası kriz yönetimi deneyimi olan iletişim şirketlerini görevlendirip, hedef pazarlara yönelik strateji hazırlattı. İlk evrede, Fransız cumhurbaşkanlığının terör uzmanı eski güvenlik şefinden bir güvenlik değerlendirmesi isteyen Mısır, bu raporu tüm dünya kamuoyuna duyurdu. İkinci evrede ise, Christian Rocq tarafından yazılan bir dizi kitap ile Mısır uygarlığına duyulan ilgi artırıldı.

İSPANYA:

Barcelona Olimpiyat Oyunları'nı kaldıraç yapan İspanya, bu etkinlik temelinde ülkeyi yeniden konumlandırdı. İçten dışa bir sistem kuran ülke, AB üyeliği kimliğini iletişimin önemli aracı olarak kullandı. Ticaret dünyasının önde gelenleri tanıtım elçisi olarak görevlendirildi, ilginç ürünler Miro imzalı tanıtıcı logo ile ülke ayrıştırıldı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!