Tahtakale’den ‘sallantılı küpe’ye geçti, bijuteride 30 milyon lirayı yakaladı

TÜRKİYE’nin en önemli ticaret merkezlerinden biri olarak çok sayıda işadamı yetiştiren ve ve ‘ticaretin üniversitesi’ olarak anılan Tahtakale’de ticareti öğrenen Trabzonlu Halil İbrahim Türkgenç, bugün büyük bölümü alışveriş merkezlerinde olmak üzere ülke genelinde 86 Prenses ve Euromoda bijuteri mağazasının sahibi. Beylikdüzü’nde 5 bin metre kapalı alana sahip bir de fabrikası olan Euromoda Bijuteri ve Hediyelik Eşya Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi (Euromoda) Yönetim Kurulu Başkanı Türkgenç, üretim ve mağazalarda 600 kişilik istihdama sahip. Ticaretteki başarısının sırrını “Liseyi bitirdikten sonra üniversiteyi kazanamadım. Tahtakale Üniversitesi’ne gittim” diye açıklayan Türkgenç’in yurt içinde büyük öblümü alışveriş merkezlerinde olmak üzere 86 mağazası var. Ayrıca yurt dışında 7 ve yurt içinde 12 franchisee mağazası daha olan ve 30 milyon liralık ciroya ulaşan Türkgenç şöyle başlıyor girişimcilik öyküsünü anlatmaya:
 “1954 Trabzon Araklı doğumluyum. 4 kız 4 erkek kardeşiz.  Şu anda 4 kardeşimle ortak devam ediyoruz. Babam çiftçilik ve marangozluk yapardı. İlkokul bitince Trabzon’a lise okumak için gittim. İmam hatip lisesine kayıt oldum. İlk dönemi okudum ama o dönemde (1969) İstanbul’a göç ettik. İstanbul’da düz liseye, Yeşilköy Lisesi’ne kayıt oldum ve bitirdim ama üniversiteyi kazanamadım. Amcam Tahtakale’de bu işi yapıyordu. Onun yanına girdim ve Tahtakale Üniversitesi’ne kayıt yaptırmış oldum. 6 sene onun yanında çalıştım. İmalat, toptan ve perakende her tarafında işi öğrendim. Amcamla çalışırken kendime Osmanbey’de ilk mağazamı Prenses adıyla açtım. Kardeşim o mağazanın başında duruyordu. 1976’da askerden gelince de amcamla ayrılma kararı aldık.”
Galleria, Capitol, Akmerkez
İbrahim Türkgenç, amcası Mithat Türkgenç’ten ayrıldıktan sonra kendi imalatanı da kurduğunu belirtiyor ve bir taraftan da mağazalaşmaya devam ettiğini anlatıyor. Türkgenç, şöyle konuşuyor: “Amcamın markası Üç Yıldız’dı. Benim ise şahsi hedeflerim farklıydı. Kendi imalatımı kurdum. Çünkü iyi bir ürün çeşidine sahip olabilmek için üretim şarttı. O dönemlerde ithalat yoktu. Hatta bu tür ürünlerin ithalatı yasaktı. Sonra Osmanbey’de ikinci mağaza, İzmir’de iki mağaza derken imalatı da büyüttük. Türkiye’nin alışveriş merkezleri gündeme girince Galleria, Capitol biz girdik. Akmerkez’e de Euromoda olarak mağaza açtık. Bu üç alşveriş merkezinde mağaza açınca markalaşma da hızlandı.”
Sallantılı küpe ve İhracat
İbrahim Türkgenç, büyümesini sağlayan en önemli kaldıraçların 1980’li yıllardaki ‘sallantılı’ küpeler ve yine aynı dönemde Avrupa’ya yaptığı yüklü ihracatlar olduğunu belirtiyor. Türkgenç, şöyle devam ediyor: “Mağazalar çoğalınca imalatı da büyütmüştüm ve İtalya, Almanya, Fransa’da fuarlara gitmeye başlamıştım. Kısa sürede de ihracatımız başladı ve 1980’li yıllarda Avrupa’ya çok iyi ihracatlar yaptım. Uzakdoğu piyasada yoktu. Kolye, yüzük, bilezik, ihraç ettik. En çok ihraç ettiğimiz ürünler de renki taşlı, sallantılı küpelerdi.”

Gümüş takıya da giriyoruz

EUROMODA Genel Müdürü Ceyhun Türkgenç, şu anda kendilerine ait 86 Prenses ve Euromoda Bijuteri mağazası bulunduğunu belirtiyor ve “Bunların 46’sı Euromoda, 40’ı Prenses. Ayrıca 12 tane de Euromada franchisee mağazamız var. Yurt dışında da 7 franchisee ortağımız bulunuyor” diyor. Türkgenç, yakında EUrostar Silver markasıyla gümüş takıya da giriyoruz. Bunun için ilk konsept mağazamızı Beylikdüzü’nde açacağız. Bu marka gümüş takılarımız bütün diğer bijuteri mağazalarımızda da gümüş reyonunda satılacak” diye konuşuyor. Ceyhun Türkgenç, önümüzdeki ödnemde yurt dışında daha sağlıklı mağazalaşacaklarını, yurt içinde de yeni alışveriş merkezlerinde mağaza açmaya devam edeceklerini söylüyor.

CHP ve AK Parti’ye maç yaptırıyoruz

TRABZONLU bir Karadenizli olarak, Beylikdüzü’nde Beylikdüzü Karadenizliler Derneği’ni (Beykarder) kurduğunu ve başkanlığını yürüttüğünü anlatan Halil İbrahim Türkgenç, 100’e yakın öğrenciye burs verdikerini, sık sık hamsi partisi yaptıklarını anlatıyor. Türkgenç, “Bir de voleybol turnuvaları düzenliyoruz ki bu geleneksel oldu. Turnuvamız tüm kesimlere açık olduğu için de çok renkli geçiyor. CHP ve AK Parti ilçe teşkilatları bile voleybol turnuvamıza katılıyor ve kıyasıya maç yapıyorlar” diyor. Karadenizli bir işadamı olarak inşaat işine de girdiğini söyleyen Türkgenç “Beylikdüzü merkezinde bir arsamız vardı onu kat karşılığı verdik.  Kavaklı içinde 30 dönümlük arsamıza da  güzel bir site kuracağız.”

İşlediğimiz ham derinin yüzde 80’i ithal ediliyor

TÜRKİYE Deri Konfeksiyon-cuları Derneği(TDKD) Başkanı Ramazan Hazar, Türkiye’de işlenen ham derinin yüzde 80’inin ithal edildiğini söyledi ve “Hatalı kesimler olmasa ham deri ithalatı yüzde 60’lara kadar düşebilir” dedi.  Başkan Hazar şunları söyledi: “Sektör ham deri sıkıntısı çektiği için Kurban Bayramında toplanacak deriler nefes aldıracak. Vatandaşların kesim sırasında daha dikkatli olmalarını istiyoruz. Deriyi tulum halinde kesiksiz olarak çıkarsınlar. Koyun derileri için 2 kilogram, sığır cinsi deriler için 6 kilogram kaba tuzu deriye yaysınlar. Serin ve gölge yerde muhafaza etsinler. Ham deriyi tuzlayıp açık havada muhafaza etsinler.”

Emekli memurun kurduğu ‘yemek’ şirketi 50 bin kişiyi doyuruyor

2000 yılında, devlet memurluğundan emekli olan Beşir Doğan’ın kurduğu Üç Öğün, 650 çalışanı ile yoluna devam ediyor. Taşıma yemek, yerinde yemek üretimi, catering ve organizasyon ile ayda 50.000 kişiye yemek hizmeti verebilen firmanın 4 fabrikası bulunuyor. Beşir Doğan kriz döneminde yüzde 30 büyüdüklerini belirterek, “İstanbul genelinde restaurant zincirimiz de var. Bu restoranlarla Küçük ve Orta Boy İşletmelere (KOBİ) odaklandık. İkitelli Soo Restaurant 1000, İstinye İMKB içindeki Soo 750, Florya Soo 2800, Balmumcu Soo 450, Ankara Soo ise 3500 kişilik ihtiyacı karşılayabiliyor. İstanbul Aydın Üniversitesi kampüsüne yaklaşık 3 milyon liralık yatırımla üniversitenin tamamına hizmet vermeye başladık.”